5.Bölüm

1.2K 67 17
                                    

Hünkar bir kaç saat önce yumduğu gözlerini aralamış güneşin doğuşunu bekliyordu odasında. En huzurlu olması gereken yerde neydi şimdi bu hali. Neden kendini fazla hissediyordu bu evde. Bunları düşündükçe kendine kızıyor Ali Rahmet'e haksızlık ettiğini biliyor daha da fazla öfkeleniyordu. Ama olmuyordu bu duyguyla baş edemiyordu. Evet Ali Rahmet onu çok seviyor bundan da emindi, kendinden ne kadar eminse Ali Rahmet'ten de o kadar emindi. Ama huzurlu değildi.

Bir kaç saatin ardından kapısı çalındı Hünkar'ın.

H. Gel

A.Günaydın gün ışığım.

Elinde mis gibi bir kahvaltı tepsisi ile dalıverdi içeri Ali Rahmet. Hünkar şaşkınca onu izlerken kucağına bıraktı ve karşısına yerleşti.

H.Bu ne Ali Rahmet

dedi gülümsemeye çalışarak

A.Kahvaltı.

dedi ağzı kulaklarında

H. Onu görüyorum da burada böyle yatakta yemesek olmaz mı? Teşekkür ederim çok güzel görünüyor ellerine sağlık ama hem Saniye de aşağıda ayıp olur hem ben sevmem ki yatak odasında bir şey yemeği.

Ali Rahmet'in yüzü düşmüştü. Oysa nasıl bir heves ile hazırlamıştı süslemişti. Önce bir duraksasa da

A.Peki o zaman aşağı inelim

"peki" diyebilmişti sadece. Sonra Hünkar'ı haklı bulmuştu. Ne alaka Fekeli abartma yeri mi şimdi diye kızmaya bile başlamıştı hatta kendine.

A. Ben Saniye'yi düşünemedim bir de değişiklik olsun demiştim ama haklısın neyse ben iniyorum sen de gelirsin o zaman.

H.Tamam. Geliyorum hemen.

Gülümsedi ikisi de birbirine. Ali Rahmet getirdiği tepsiyi yine aldı eline kapıyı kapatıp çıktı.
Ali Rahmet çıktığı an Hünkar kendini geri yatağa bıraktı kendi kendine kızıyordu o da

H.Neden yapıyorsun bunu Hünkar. Değdi mi adamın kalbini kırmaya. Gözlerindeki hevesi söndürdüm offfff

Hünkar giyinirken bir yandan da düşünüyordu. Sadece huzursuz ve fazla hissettiği için miydi bu tavrı. Ali Rahmet'in ona karşı fedakar olmasını kabul edemiyor hakkı görmüyordu görmüyordu da sadece bu da değildi. Sanki Ali Rahmet'in sabrını sınamak istiyordu. Eğer bıkacaksa şimdi bıksındı. Tekrar bir ayrılığa hazır değildi yüreği. Nikah masasından tekrar dönmeyi bu sefer kaldıramazdı. Geçen sefer hatalarını öne sürmüş kendini haksız çıkartmış ve bunu Ali Rahmet'in hakkı görmüştü. Affetmişti. Ama şimdi yapamazdı ki. Ne olacaksa şimdiden olsun diyordu. Oysa bilmiyordu ki ne olursa olsun artık ayrılık yok. Zemheri bitti bahar başladı. Ali Rahmet de ders aldı hatalarından korkuyordu o da deli gibi Hünkar'sız bir hayattan. Hünkar da artık Ali Rahmet'siz kalmak istemiyordu ondandı aklının ve yüreğinin tüm bu oyunları.

Hünkar hazırlanıp aşağı inmişti.

H. Günaydın.

S. Günaydın hanımım.

Ali Rahmet kalkıp sandalyesini çekmişti Hünkar'ın. Gülümsediler birbirlerine. Kahvaltının ardından bahçeye atları sevmeye çıktılar hemşire de arkalarından geldi.

A. Kızım Hünkar Hanım at binebilir mi? Çok yavaş, ben yanında olacağım aheste aheste gideceğiz.

Hünkar'ın gözleri parladı. Lütfen dercesine dönmüştü hemşire hanıma ama maalesef beklediği cevabı alamadı ikisi de.

•𝓥𝓪𝓼𝓵 •Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin