Uta No Kami [Vocaloid FF]

Bölüm 2

Düzenlenmiştir. 

Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz lütfen! ^^

Sonda bir duyurum var, okumanızı öneriyorum...

İyi okumalar!

-----------------------------------------

~ Hatsune Miku ~

~Hazırlanma aşamasının ilk günü~

Ekran karardı ve seyirciler bizi alkışladı. Yanıma, pembe saçlarını arkasında savura savura adının Luka olduğunu öğrendiğim kız geldi. Omuzlarımdan tuttu ve bana baktı. ''Oh, Neru senden bahsetmişti ama; Hiç bu kadar güzel olacağını tahmin etmemiştim!'' dedi. Sadece Bir Neru'ya, bir Luka'ya bakarak durdum... ''Ne?'' Evet... Bu ağzımdan çıkan ilk cümle olmuştu.

O sırada yanıma sırıtan Neru geldi, ''Luka, Umm... Miku adına bu yarışmaya ben kayıt yaptırdım. Bunlardan haberi olduğunu söyleyemem.'' 

Luka denilen kız bir Neru'ya, bir bana baktı ve sonrasında benim gibi afallamış bir yüz ifadesi ile sordu, ''Ne?''  Luka tam ağzını açmışken seyircilerin odayı boşaltması için ekranda bir komut belirdiğini fark ettim. Seyirciler çıkarken ekranın hemen altındaki küçük çaplı sahnede siyah saçlarının yanında bir perçemini kırmızıya boyamış olan ve gözlüğünün altından parıldayan kırmızı gözleri ile bir adam çıktı. 

''Merhaba, Uta no Kami yarışmacıları! Bu sene, babam yerine ben bu yarışmayı üstlendim. Değişikliği fark etmişsinizdir zaten!'' dedi gülümseyerek. Gözlüğünü çıkardı ve pantolon cebine koydu. Ah, bu çok... Kaba görünüyordu! ''Ha, bu arada adım Rook!'' diye ekledi sağ gözünü kırparken. 

Rin ve Len el ele tutuşmuş bir biçimde adamın yanına geldiler. Len'in kaşları fazlasıyla çatılmışken, Rin resmen ağlamamak için mücadele veriyordu. Len, zaten boş olan salonun içinde bir de bağırarak konuşunca sesi hepimize yetti, ''Rook! Baban ya da sen fark etmez! Biz Rin ile bu yarışmaya takım olarak katıldık! Ne demek grup?! Bu yarışmada daha önce böyle bir şey olmadı!'' Rin de ona onay verircesine kafasını salladı. Len, bir elini Rin'in sırtına koyup sıvazladı, ''Hey, ağlama Rin...'' dedi öncekinin aksine yumuşak ve huzur verici bir ses ile... 

Rook gülümsedi, ''Merak etmeyin, ben her şeyi düşündüm. Ayrı takımlarda bile olsanız karşı takımdan bir kişi seçip onunla bir şarkı söyleyebilirsiniz. Bu sefer takımları her şarkıda değiştirebilmeniz ve en mükemmel şarkıyı söyleyip kazanabilmeniz için size milyonlarca şans verdik!'' Luka'nın gözlerinin parladığını gördüm resmen! 

Rin ve Len de başlarını onaylarcasına salladılar, ''Pekala, o zaman şimdi gruplarınıza geçin.'' dedi Rook. Len, Rin'in yanağını öptü ve onu buraya doğru sırtından hafifçe itti. Gülümseyerek yanımıza gelen Rin'i izledim. Aynı anda Len de kendi grubuna doğru yürüyordu. 

Rin yanıma ulaştığında bana gülümsedi, ''Buraya yeni yüzler görmek güzel. Sanırım sen... Neru'nun bahsettiği Hatsune Miku olmalısın değil mi?'' Başımı onaylarca salladım, Neru, benim hakkımda bu kadar bilgiyi nerede söylemişti? Pekala, bu da merak ettiğim konulardan biriydi ama öncelikle, Kagamine'leri öğrenmek istiyordum! ''Umm, Rin...'' diyerek başladım söze, Rin'in gözleri anında karşı gruptan bana çevrildi. ''Sizin... Len ile nasıl bir ilişkiniz var? Ben kardeş olduğunuzu düşündüm.'' dedim. Ve anında elimi sallayarak ekledim, ''Y-Yani anlatmak istemiyorsan anlatmak zorunda değilsin... Sa-sadece merak etmiştim ve...--'' 

Rin gülümseyerek ağzını açtı, ''Ben ve Len ikiziz.'' dedi. Dudak büktüm, ''Peki şu 'geçen senenin kazananları; Kagamine Rinto ve Kagamine Lenka' ?''

Bu sözüm üzerine Rin gülmeye başladı. ''Sanırım sen de Kagamine ailesini merak ediyosun. Haklısın da, tuhaf bir geleneğimiz var...'' Başımı 'devam et' anlamında salladım, ''Daha sonra anlatırım, şimdi biraz işimiz var gibi.'' dedi. Kaşlarımı yukarı kaldırdığımda Neru lafa atladı, ''Yarışmadan önce genelde katılacak kişiler belirlenir ve bir eğitime alınırlar. Aynı zamanda, yarışmayla ilgili bilgi alırlar, takımlarını oluştururlar... Ama sana haber vermediğimiz için, bu yarışmayı öğretmemiz lazım.'' Kaşlarımı çattım, neden bana haber vermeden buraya kayıt yaptırmıştı ki? 

Derin bir nefes aldım, ''Pekala, öğretin o zaman...'' Luka başını olumsuz anlamda salladı, ''Hazırlanma aşamasının ilk günü, ilk yapılan şey şarkı simülasyonu'dur. Çıkanları biraz gözlemle, daha sonra detaylı bilgi veririz.'' dedi ve gülümsedi. Ama benim aklımda hala soru işaretleri vardı. Öncelikle, şarkı simülasyonu neydi? Ben daha sorumu soramadan yürümeye başlamışlardı, onlara yetişmeye çalışırken gittiğimde görürüm diye mırıldandım sessizce.

***

''Bir bakalım...'' dedi Rook, kırmızı perçemini gözünün önünden çekerken gözlüğünü-nereye bıraktıysa- bırakmıştı ve böyle kırmızı gözleri, tüm parlaklığıyla ortaya çıkıyordu. ''Kagamine ikizlerinden birisi şarkı söylemek ister mi?'' dedi gülümseyerek. Elini hemen önündeki Rin'e uzattığında, Rin bir anlığına kararsız kalmış olsa da, yanına Len gelip elini omzuna atınca Rook'un elini tutarak minik platforma çıktı. Hemen ardından da Len çıktı. 

Rook, yüz ifadesini yapmacık bir şaşırma haline getirdiğinde ''İki kişi mi söyleyeceksiniz? Oh, ilk gün için iyi cesaret, Kagamine'ler...'' dedi. Len, sinirle Rook'a baktı, ''Evet evet, çok konuşmada şarkıyı aç.'' dedi elindeki telefonla uğraşırken. Rook'un telefonundan bir melodi çıktı, aynı anda Rook gülümseyerek telefonu arkadaki bilgisayara bağladı. Bir kaç ayar yaptıktan sonra, Len ve Rin'e girebilirsiniz diyerek gülümsedi. 

Len ve Rin, içeri girdikleri anda içerideki ortam, kıyafetleri, hatta saç stilleri bile biraz olsun değişti. Benim gözlerim hayretle büyürken, Neru bana sırıtarak bakıyordu. Neredeyse tamamiyle sarı bir odadaki siyah koltuklara oturmuşlardı Rin ve Len. Koltukların arasındaki boşlukta bir televizyon vardı. Rin ve Len'in kıyafetleri siyahtı. Rook, bir Rin ve Len'e baktı, bir de izleyen bize. ''Başlatıyorum...'' dedi ve içeriden onay bekledi. İkizler aynı anda kararla başlarını salladılar ve müzik başladı... 

-------------------------------------

Merhaba! Öncelikle direk konuya gireyim, bu şarkı dahil her şarkıda multimedia'ya koyduğum klibi izleyin. HD'de izlemeniz önerilir, o kliplerin amacını anlamışsınızdır zaten ama kısaca geçeyim yine de; O klipler hikayede söyledikleri şarkı ve yaptıkları dansın gösterimi. Ortam da aynı, kıyafetler de... 

İlk duyurum buydu. İkincisine gelirsek. Evet, bu bölümü değiştirdim çünkü çok hızlı olaya girmiştim. Biraz yavaştan alacağım, Len ve Rin'in geçmişini öğrenmiş oldunuz ama olsun, bir sürü gizemli geçmiş var daha~

Ben olayları kurguladım, yorum ve vote sayısına çok takılmamaya çalışarak -aslında moralini çok bozuyor ama çaktırmıyor- hikayeme devam edeceğim. Umm, başka... Heh, multimedia'ları ben 'müzik başladı' gibi bir cümle kurmadan ya da direk 'Burada multimediayı açın' demediğim sürece açmayın lütfen, yoksa tadı kaçabilir haliyle... Başka bir şey yok sanırım... 

Bölümler geç gelebilir ama aklımda hali hazırda bir kurgu var. Diğer hesaplarımdaki hikayelere biraz ara verdim ve bunu geliştiricem. Bölüm ismi koymayı düşünmüyorum çünkü saçmalıyorum. Kendi kafamdan sizin sorabileceğiniz her soruya cevap verdim, aklınızda bir şey kaldıysa, yorumlarda sorun, gördükçe cevap vereceğim. ^^