Bölüm 10

102 12 8
                                    

Sonda duyuru var, ve çok önemli. Lütfen okuyun~

İyi okumalar~!

-------------------------------------------------

** Kagamine Len'den **

Ama... Onlar?! (Hiç kasmadan Multimedia'ya uçun aşklarım, ehehe :3 Şarkı bittiğinde devam! Yeeğy!)

***

"A-Anne?!" diye bağırdım ağzım bir karış açık bir şekilde. Benden hemen sonra Rin de bağırdı, "Baba?!"

Yavaşça merdivenlerden indim ve bize heyecanla el sallayan anneme baktım. "Burada ne işiniz var?" O sırada Rook sahnenin arkasından çıktı "Ben çağırdım..." biraz durdu ve ekledi, "Aslında babam çağırdı diye biliyorlar." gülümsedi. Annem Rook'a bir süre baktı. Sonra heyecanla gözlerini açtı, "Sen Rook-kun musun? Vaay, amma büyümüşsün. Seni son gördüğümde 14 yaşındaydın~" Gülerek ensesini kaşıdı Rook, sonra da sahne arkasından kafasını uzatan Ruko'yu yanına çekti. Babam Ruko'nun yanına geldi ve saçlarını okşadı, "Sende Ruko-chan olmalısın. İkinizde çok büyümüşsünüz." 

Ben annem ve babamın yanına gelmişken Rin bizi merdivenlerden izliyordu. Hala bana kızgındı galiba... 

** Hatsune Miku'dan **

Hala olanlara bir anlam verememiştim. Onlar Len ve Rin'in annesi ve babası mıydı? Bu nasıl mümkün olabilirdi? Çok benziyorlardı. Fazlasıyla. Olayları anlamdıramayan tek ben değildim sanırım, Gumi de bir sahnedeki ikiliye birde Len ve Rin'e bakıyordu. Luka'ya baktığımda gülümsüyordu. Yanına gittim, "Luka?" dedim ki uzun sarı saçlı kız yanımıza geldi, "Sen Luka-chan mısın yoksa?" dedi. Luka'nın gülümsemesi iyice genişledi, "Evet. Yardımlarınız için yeniden teşekkürler." dedi başını hafifçe sağa yatırırken. Kız bana döndü, "Senin adın ne?" 

"O Hatsune Miku," dedi Rin merdivenlerden inip yanımıza gelirken, "Sana bahsettiğim." Kız elini uzattı bende elini tuttum, tokalaşırken gülümsedi, "Bende Rin ve Len'in annesi, Kagamine Lenka." Kagamine Lenka? Bu ismi... Buraya geldiğim ilk gün, 'geçen senenin kazananları' bölümünde görmüştüm! 

Rin lafa atıldı, "Anne, aslında ben Miku'ya Kagamine'leri açıklamadım..." dedi. Çok geçmeden de ekledi, "O yüzden muhtemelen biraz kafası karışıktır." burukça gülümsedi. Lenka elini çenesine koydu, "O zaman Miku-chan..." duraksadı, "Bu akşam bizim odamıza gel. Sana herşeyi anlatalım." başımla onayladım. 

Lenka bir Len'e, bir Rin'e bakmaya başladı. "Bu arada... Hiç ayrılmayan sizin aranıza nasıl oldu da böyle gergin bir hava girdi?" Kısa sarı saçlı erkek de Lenka'yı onayladı. Bir dakika, eğer bu kız Lenka'ysa, onun da Rinto olması gerekli, değil mi? Bu sırada Len ve Rin gözlerini yere eğdiler. Sonra Len, Rin'e baktı. Rin de başını salladı ve Len söze başladı. "Aslında, Rin, Yuuma denilen bir çocukla biraz konuştu... Sonra bahçeye falan çıktılar... Gülüp konuşuyolardı... Bende onları ayırdım... Rin de buna kızgın..." 

Rinto'dan bir kahkaha duyduğum an ona döndüm. Korkunç bir bakış vardı yüzünde, "Heeh, demek benim kızıma sarkan bir delikanlı var, ha?" gülmeye devam etti, "Len... Kim o? Biraz konuşmak isterim..." Rin sinirle soludu, "Baba!" Rinto da gözlerini devirdi, "Pekala, pekala..." derken arkadan Yuuma'nın sesi duyuldu, "Kızınızla konuşan benim efendim. Ama 'sarkmak' biraz kaba olmadı mı?" dedi Rinto'nun olduğu platforma çıkarken. "Özgüvenlisin, ha..." dedi Rinto dudağının yanı kıvrılırken, "Açık konuşayım," dedi Yuuma ciddileşirken, "Rin, ilk performansını sergilediğinden beri ona hayranım." 

"Hmm..." diye mırıldandı Rinto, "Hayransan sorun olmaz sanırım." diye de ekledi. Lenka, Yuuma ve Rinto arasındaki gerginliği bozmak için ellerini çırptı ve kıkırdadı. "P-Pekala... Len... Bizi buradaki güzel arkadaşınla tanıştırmayacak mısın?" derken Gumi'yi gösteriyordu. "Ah, tabii ki yanındaki beyefendiyle de..." diye Gumiya'ya başıyla selam verdi. "Ha... Tabii..." diyerek Gumi'nin yanına geldi Len. "Bu, Megpoid Gumi." hafifçe kızarıp başını diğer yana çevirdi, "Anlatmıştım..." dedi. Lenka'nın adeta gözleri parladı. Yanına gelip Gumi'nin ellerini tuttu, "Oğluma göz kulak olduğun için teşekkürler." 

Gumi hiçbirşey anlamamış bir şekilde onaylar bir mırıltı çıkardı. Sonra Len Gumiya'yı gösterdi, "Bu da Megpoid Gumiya. Gumi'nin abisi. Ve bir sapık." dedi gözlerini deviriken. Lenka Gumiya'ya elini uzattı ve tokalaştılar. "Sahi, Len..." dedi Rinto. Len, Rinto'ya döndü. "Ne zaman grup gösterinizi yapacaksınız?" dedi. Len, Luka'ya baktı. Luka ona gülümsedi, aynı anda Rin, Gumi ve bende gülümsedik. "Yarın." dedik hep birlikte. Sonra da birbirimize bakıp kıkırdadık.

------------------------------------------------

Şimdi çok önemli bir duyurum var... Lütfen okuyun. Öncelikle, neden bölümler bu kadar sık ve kısa geliyor onu açıklayayım. Bir sonraki bölüm son gibi birşey. En azından bir süreliğine. Şimdi, ben bu sene 8. sınıf olacağım ve benim gibi iğrenç ötesi notları olan biri için bu sene son şans. Bu yüzden kitaba bakamayacağım. Üstüne, ben üstün bir başarıyla leptopumun kenarını kırdım. İkide bir internetim kesiliyo, arada bilgisayar kapanıyo falan birsürü saçma sapan şey. Bilgisayar kafayı yedi. Hiçbirşey yapamıyorum. Zaten bu sebepten dolayı bir kaç gün sonra bilgisayarım yapım yeri olan Almanya'ya geri götürülücek ve yenisiyle değiştiricek. Ama garanti kapsamı olayları falan olduğu için bu sürer. Geri geldiğindede ben çok sık bakamıyıcam. Çok özür diliyorum ve affınıza sığınıyorum. 2-3 gün sonra hızlı bir final yapmak istiyorum. Sezon finali gibi düşünebilirsiniz. Kesinlikle geri dönücem. TEOG'dan sonra öyle bir dönüş yapıcam ki inanamıyıcaksınız. Size bunun sözünü verebilirim en azından. Bir sonraki bölüm, herşey açıklanmayacak ama çoğu sorunuzu cevaplamaya çalışacağım. Final gösterilerinde bizim grubun şarkısını -bu şarkının mükemmel şarkı olmasını istediğim için nereden baksan 2-3 saat aramışımdır- ve onun bölümünü yazacağım. Şunu da söylemek istiyorum; çok az okunma, oy, yorum ve ya takipçi var. Bu bir şikayet değil, hemen yargılamayın. Çok az olabilir. Ama ben, şu ana kadar yorum yapmış, oy vermiş, okumuş ve takip etmiş kişilere öyle büyük bir sevgi besliyorum ki, anlatamam. Biriciksiniz. Kalbimdesiniz. Ve bunu inanın, yapmacık bir şekilde söylemiyorum. Bu bölümü çok hızlı ve kontrol etmeden yazdığım için çok içim acıyor. Beğenmeyeceğinizi düşündükçe hepsini silip uğraşa uğraşa yazasım geliyo. Ama ne kadar istesem de yapamam. Hepinizden teker teker özür diliyorum, hepinizi teker teker öpüyorum. Ay, kendi çocuğumu bir yere yollamış gibi hissediyorum. Çok ironik. Böyle hikayelerde okuyucularını çok sevdiğini iddia eden yazarlar gördükçe "Palavra atma be," diyen ben, burada kendi okuyucularıma büyük bir veda notu yazıyorum ve ağlayacak gibi oluyorum. Manyak bir yazarınız var arkadaşlar. :'D 

Bir sonraki bölüm, her karaktere güzel güzel veda etmeniz için partlı partlı bir bölüm yazacağım. Tüm yorumlara bakıcam, neler istediyseniz hepsini vereceğim. Mümkün olabildiği kadar herşeyi yapacağım. Hatta mümkünatı olmayanları mümkün kılacağım. Sizi çok seviyorum ben. Unutmayın bu manyak duygusal yazarınızı. :') Çok güzel bir dönüş yapacağıma şimdiden söz verdim. Bu sözü de unutmayın. Öpüyorum sizi. Güzel veda yorumu da bekliyorum 1-2 tane. Güzel uğurlanayım bari diyeceğim de, hakketmişsem yazın. Yani kötü yazdın derseniz de anlarım. Kendimle övünmüyorum açıkcası. Kızmam da size. Saçmalamaya başlamadan ben bitireyim bu notu. Buraya kadar okuduğunuz için de çok teşekkür ederim, geçenler varsa görmeseler de onlara da teşekkür ederim. Aman şimdi gidiyorum sanmayın, bir bölüm daha var. O bölümün sonundada saçmalıyıcak bu yazar daha... Ehehehe, çok tuttum sizi. Tekrar ve tekrar, teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. Çok seviyorum sizi. :') ❤️


Uta No Kami [Vocaloid FF]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin