Neru'ya ve Haku'ya bakıp gülümsedim. Uta No Kami yarışmasına iki aylık bir ara verilmişti ve herkes evine gönderilmişti. Ama bu gün, yarışmanın tekrar başlayacağı gündü. Yarışma salonunun girişindeki kapıyı hafifçe ittirdim. Kapının açılmasıyla üstüme Rin'in atlaması bir oldu. "MİKUU! KURTAR BENİ!" ne olduğunu anlamadan bir Rin'e bir Neru'ya bir Haku'ya birde bizi izleyenlere bakıyordum. O sırada öfkeyle bize gelmeye çalışan Len'i, onu tutan Gumi ve Gumiya'yı, kenardan Len'e bakıp sırıtan Yuuma'yı ve onu azarlayan Luka'yı gördüm. Neru, Haku ve ben aynı anda bir iç çektik. HİÇ değişmemişlerdi. Hemde hiç.
♢♢♢
"Ah, yani Yuuma'nın seni kızdırmak için Rin'i öptüğünü söylüyorsun?"
"Aynen öyle!" diye bağırarak oturduğu yerden kalktı Len. Aynı anda Gumi tarafından kulağından çekilerek geri oturtuldu. Hafifçe kıkırdadığımda Len'in öfkeli bakışlarına maruz kaldım ve sustum.
"Sadece teşekkür amaçlı, masum, yanaktan bir öpücüktü Len! Çok abartıyorsun!" bu sefer bağıran Rin'di. Oda ayağa kalkmıştı ama aynı şekilde Yuuma tarafından oturtulmuştu.
"Durun bir dakika, ne teşekkürü? Tanrı aşkına bir hafta yoktuk sadece, ne yaptınız ya?!" Neru çıkıştı bu sefer ikizlere. Biz, -Neru, Haku ve ben- diğerlerinden bir hafta sonra gelmiştik. Ailemizin habersiz (!) ziyareti sonucunda bir hafta gerideydik onlardan. Aslında geleceklerini Neru'ya söylemişlerdi ama Neru bize söylemeyi unutmuştu! Herneyse.
Rin önce Yuuma'ya baktı sonra da cevap bekleyen meraklı gözlerin sahiplerine -Luka, Haku, Len, Neru ve ben- derin bir iç çekti.
"Yuuma yüzme bilmiyordu, Len sağolsun onu havuza ittiğinde boğuluyordu ki ben kurtardım. Bu yüzden teşekkür için beni yanağımdan öptü." dedi sakince. Ama sonra birden Len'i parmağıyla işaret edip bağırdı, "Ama bu aptal olayı aşırı abartıyor!"
"Yuuma-kun yüzme bilmiyor mu?" dedi Haku. "Cidden," dedi Luka. "Uvaah, Yuuma'nın tüm karizmasını yıktın Rin~" dedi Neru muzip bir sırıtışla.
Yuuma derin bir iç çekti ve elini ensesine götürüp zorla güldü, "Aslında sudan korkuyorum biraz..." duraksadı, "Bu konudan konuşmasak olur mu... Lütfen..." ayaklandı, "Ben odama çıkıyorum. Hepinize iyi günler." başıyla bizi selamladı ve merdivenlere yöneldi.
Ortamdaki sessizliği bozan ben oldum, "Nedense... Yuuma'ya kötü hissettirmiş gibi hissediyorum..." dedim birden. Tüm gözler bana döndü, "Neden?" dedi Luka. "Şey... Tam olarak açıklayamam ama... Şöyle, normalde Len'i kızdıran ve hep gülümseyen Yuuma'yı sahte bir gülümsemeyle görmek... Tuhaf geldi. Ayrıca, bir anlığına gözlerinde bir hüzün vardı. Ya da bana öyle geldi..."
Hepimiz yeniden ölüm sessizliğine gömüldüğümüzde Neru ve Haku omzuma ellerini koydular, "Ablam böyle diyorsa, muhtemelen doğrudur. Senin kaç kere bizi tek kelime etmeden çözdüğünü sayamayız bile, değil mi Haku?" dedi Neru neşe verir bir sesle. Haku da başıyla onayladı. "Miku-nee öyle diyorsa, doğrudur."
Gumi ayağa kalktı ve dikkatimizi sahte bir öksürükle kendine çekti, "Eğer öyleyse Yuuma-kun yalnız kalmak istiyordur. Ama yalnız kalırsa muhtemelen kafasında bir çıkmaza girer. O yüzden onun yanında olmalıyız." Gumiya'nın hafifçe gülümsediğini gördüm.
Hepimiz başımızla onayladık ve merdivenlere yöneldik. O sırada merdivenlerden inen Kaito ve Meiko'yu gördüm. Gülümseyip başımla selam verdim. Kaito da bana selam verdi ve Meiko'ya baktı. Bana mimiksiz bir yüzle bakan Meiko'yu gördüğümda biraz tırstım, "Ee... Meiko-san?" Bana yaklaştı ve düşünceli bir ifadeyle çenemden tutup yüzümü incelemeye başladı, "Sen cidden Kaito'ya benziyorsun..." dedi ve Kaito'ya döndü, "Değil mi?"
Kaito şaşırdı, "Eh? Cidden mi?" O da yanıma geldi ve bana baktı, "Cidden öyle..." Meiko kıkırdadı, "Pekala, bana 'Meiko-san' deme bundan sonra, Miku-chan. Sadece Meiko yeterli." duraksadı ve kulağıma eğildi, "Kaito'nun saçları ve gözlerini aldıysan yüzünü de benden alırsın. Bu yüzden bana anne diyebilirsin~" dedi. Sonra da Kaito'ya dönerek kıkırdadı. Kaito'nun duyduğundan emindi. Hoş, Kaito kıpkırmızıydı, anlaşılıyordu. Gülmeye başladım. Sonrasında Luka, Kaito ve Meiko'ya Yuuma'nın durumunu anlattı. Kaito böyle birşey duyduğunu söyledi ve söze başladı,
"Yuuma'nın bir arkadaşı boğulmuştu sanırım. Ondan beridir sudan korktuğunu söylemişti bize. Ama detayları bilmiyorum. Ona sormanız daha iyi olur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uta No Kami [Vocaloid FF]
FanfictionHatsune Miku, bir mektup alıyor, bu mektup onu sahneye çıkarıyor. 'Uta No Kami' (Şarkıların Tanrısı) yarışmasında 1. olacak grup, kim olacak? Bu yazdığım ilk kitabımdır, umarım beğenirsiniz!