Bölüm 6

148 14 2
                                    

Bir arkadaşımın isteği üzerine erkenden bölüm yazayım dedim. ^^ Buradan kendisine teşekkür ediyorum. Beni şevklendirdi. Ayrıca, daha erken yayınlayacaktım ama boynum tutuldu ve gerçekten aşırı derecede acıyor. Yazım hatalarına bakamadım, özür dilerim şu aralar bilgisayarda biraz kafayı yemiş durumda. Bu seferlik idare edin, ayarlayayım düzelticem. ^^ 

~ Sonda bir yazı var. Okumanızı rica ediyorum, teşekkürler. ~

İyi okumalar! ^^

                                                                    


''Rin'e yaklaşma, Mayu. Ya da adın her ne ise.'' dedi Luka, korku saçan bakışlarının ardından. Mayu, bir anlığına afallasa da sonrasında bir iki adım geri çekilip elindeki tavşanla konuşmaya başladı, ''Ben sadece o yara izi duruyor mu diye bakacaktım... Kötü bir amacım yoktu ki... Değil mi, Mimi-chan?'' (Y/N: Bilgilerinde yazana göre tavşanının adı Usano Mimi. Çevirildiğinde bu 'Tavşanın kulağı' gibi bir anlama geliyormuş.)

 ''O yara izi?'' dedi Luka bir anlığına Rin'e dönerek. Mayu, tavşanıyla konuşmayı bir kenara bırakıp Luka'ya gülümsedi, ''Hm... Biz, Kagamine'ler ile bir yarışmada karşılaştığımızda, orada Gumiya-sama'da vardı. Ve...'' yüzü birden şirinliği kadar korkunç bir hal aldı, ''Kagamine Rin, Gumiya-sama'ya bakıyordu.'' 

Gumi araya atladı, ''Gumiya? Megpoid Gumiya mı?'' kaşları çatıktı ama kafasında soru işaretleri olduğu belliydi. Mayu, Gumi'yi süzdü, ''Sen, Megpoid Gumi'sin değil mi? Gumiya-sama'nın kız kardeşi.'' 

Evet, Mayu'nun bahsettiği Gumiya, Megpoid Gumiya'ydı, Gumi'nin abisi olan. Ama... Neden ona sürekli 'Gumiya-sama' diyordu? Ayrıca, sırf Gumiya'ya baktı diye Rin'i yaralamak... Derdi neydi bu kızın?! ''Abimle ne işin var?'' dedi Gumi. Mayu bir iç çekti ve başını sağa doğru yatırdı, ''Sanırım Kagamine size hiçbirşey anlatmamış... Ben, Gumiya-sama'yı sevi-''

Mayu'nun sözü, kapıyı şiddetle açarak giren Len ile bölündü, ''Rin!'' etrafa bakındı. Mayu'yu gördüğü an ona kötü bakışlarını yollayarak Rin'in yanına geçti. Herkes Len'e dönmüştü. ''Ah, şimdi tam oldunuz işte.'' Len'in bana baktığını gördüm. Hafifçe gülümsemişti bana bakarken, sanırım teşekkür ediyordu. Tekrar sinirli bakışlarını Mayu'ya yöneltirken dişlerinin arasından konuştu, ''Sen git. Ben anlatırım.'' Mayu duygusuz yüzü ile Len'e bakmayı sürdürürken Gumi'ye şirince gülümseyerek ''Abine benden selam söyle, Gumi!'' diyerek gitti. 

Rin, derin bir nefes verdiğinde sağ omzunu sıktı. Len yere bakarak ağzını araladı, ''Mayu ile geçen yaz, bir konserin açılışında tanıştık. Açılışı Gumiya yapıyordu. Mayu da söylemeye gelmişti, aynı şekilde biz de.'' kollarıyla Rin'i sardı, ''Rin ve ben, Gumiya gibi bir ustayı her gün görmüyorduk. Bu yüzden izlemeye başladık. Mayu, bize iyi şans dilemek için geldiğinde önce çok tatlıydı. Konu bir şekilde Gumiya'ya gelince, Rin ona hayran kaldığını söyledi. Mayu'nun tuhaf davranmaya başladığını o an anlamıştım, ama hayal gücümdür diyip çok takmadım... Konser bittiğinde, ben ikimize su almaya gittiğimde Mayu'yu Rin'in yanında gördüm. Önce selam vericektim ki... Elindeki baltayı gördüm.'' (Y/N: Tamam biraz tuhaf kaçabilir ama Mayu, yaratılışında da bir yandereydi ve çizimlerinde arkasında kuşağına bağlı bir balta var. Yani bu kadar saçmalamam, olan birşey bu.)

Hepimiz şaşkınlıkla Len'e bakıyorduk. Balta mı? Mayu... Neydi böyle? ''Çok birşey yapmadan yetiştim. Ama, omzunda hala küçük bir yara izi duruyor...'' 

Gumi, araya girdi, ''Bir dakika... Şimdi Mayu, Gumiya'ya mı aşık? Ve o bir yandere, öyle mi?'' Len onaylarca başını salladı. Rin mırıldandı, ''Ne kadar ona Gumiya'ya karşı bir şey hissetmediğimi söylesem de beni dinlemedi...'' 

Uta No Kami [Vocaloid FF]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin