Ezgiyi hic takmıyormuş gibi yanından geçip yatağa oturdum. Saçlarımı topuz yapıp üstümü çıkarmaya başladım.Cok yorgundum ve ezginin o müthiş çenesini hic cekemezdim. Sinirli bir şekilde bana dönüp
"Böyle kurtulabilecegini mi sanıyorsun nehir ? " diye sordu.Ahh bende bundan korkuyordum Iste. En iyisi birşey demeden uyumak diye düşünüp yorganı kaldırıp yatağıma uzandım. Ne de olsa söylenip söylenip giderdi.
Derin bir nefes alıp ezgiyi beklemeye başladım. Ben soru yagmuruna tutacak sanırken yanağımı öpüp
"Iyi geceler" dedikten sonra odadan çıktı.Şaşkın bir şekilde arkasından baka kaldım. Boyle yaparak üzdüm mü onu diye düşünürken bir anda kapı açıldı
"Birşey demedim diye kafanda kurup durma sadece acıdım sana, yazık cok yorgun görünüyorsun " dedikten sonra gülümseyip odadan çıktı. Sapsal ya arkasından bağırdım bende
"Keske her zaman böyle olsan !" Diye yakındım. Yorgunluğun verdiği hisle gözlerimi kapattım.
~~~"Yeterrrrr! Biri şu telefona baksın! " artık kulaklarım bu ses' e biraz daha dayanamazdi. Uykum var benim ya neden her zaman beni buluyor böyle seyler .
Daha fazla dayanamayıp kalktim ve telefonumun olduğu yerden alıp yataga geri yapttım. Kim olduğuna hiç bakmadan direk telefonu açıp kulağıma götürdüm.
"Ne var ya he ne var ! bu saatte aramak icin ne yaşadın sen! zaten surda 1 saatlik uykum var ne istiyorsunuz benden. " diye bağırdım.
Telefondan ses gelmeyince
"Hey sen arayan orda mısın ?" Diye sordum. Bekledim bekledim hasiktir!"Evet ben sabahın köründe belasını arayan burdayım. Sayman bittiyse o cok sevdiğin yatağından kıcını kaldırıp üstüne rahat eşofman takımını giy yarım saat sonra ordayim"
dedikten sonra telefonu suratıma kapattı . Kapattı telefonu suratıma , suratıma kapattı telefonu! Neyse burda kendi kendime triplenmiycem haklı sonucda .
Ne hic öyle bakmayın sabahları bende 'herkes' gibi sinirli oluyorum hele ki iğrenç bir telefon müziğinde uyandiysam, aklımın ucuna telefon müziğimi degistirmeyi kaydettikten sonra gerinme hareketleri yapıp sıcacık yatagimdan kalktım.
Kendimi hemen banyoya attım. Dün icmistim ve yorgunlugum yüzünden o bardaki igrenc üstüme sinmis kokuyla uyumak zorunda kalmıştım. Hemen üstümdekilerden kurtulup sıcak suyun altına girdim.
Sacimi sampuanladıktan sonra suyun altında biraz daha durup çıktım. Hazirlanmam için yarım saatim vardi sonuçta hızlı hareket etmem gerek . Dislerimi fircalayip uzun uğraşlar sonucunda saclarima elveda dedikten sonra banyodan çıktım.
Evet gelelim en zor kısma. Evet evet bende her kizin yaptigi gibi dolabın karşısına geçip giyecek hic bir seyim yok deyip ama dolabın ağzına kadar dolu olanlardandim.
Fazla oyalanmayip yeni aldığım gri eşofman takımı mı giyindim. Saçlarımı kurutup açık bıraktıktan sonra telefonumu alıp cebime attım ve odadan çıktım. Bu kılıkta ne yapacaktık açıkçası meraklanmistim.
Ezginin odasına girdim. Kiyamam ya hâlâ uyuyor tabi o saate kadar benim gelmemi beklediği icin nornaldir. Masanin ustunde bulduğum kağıt'a
'kuzum ben rüzgarlayım beni merak etme :* ' yazdıktan sonra sessizce odadan çıktım.Merdivenleri birer ikişer indikten sonra ayağıma sporlarımı giyinip çıktım. Telefonumu çıkarmistim ki önümde iki cift ayak görmemle kafami kaldırdım. O aşık olunası suratını görünce gülümsedim. Üstünde bol bir t-shirt altindaysa şort vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çakma Psikoloğum
Fiksi RemajaBeklenmedik anda beklenmedik seyler yaşarsın hayatta. Her seyin bittigini sandığın zamanda biri cikar karsina ve iste o zaman anlarsin her sonun bir başlangıç olduğunu.Bitmiş bir sonda, baslamis bir baslangic, bu hikayede acı, mutluluk, yalan, sevgi...