Biraz uzaklaşmasını bekledim. O sırada arabayı çalıştırmış, emniyet kemerini takmış, biraz gözden kaybolmasını beklemeye başladım.
Baya uzaklaştığını görünce yavaş bir şekilde yola koyuldum ve takip etmeye başladım. Normalde bu saatlerde trafiğin olmaması gerekirken arabalar çok fazlaydı. İlerliyordum, bir sıkıntı yoktu yine de. Maria beni fark etmemişti. Zaten baksa da onca araba içinden beni ayırt edemezdi.
Dediği gibi caddenin sonunda onu bir araba bekliyordu. Hemen arabaya bindi etrafına bile bakınmadan. Ama arabada Larissa falan yoktu gördüğüm kadarıyla. Uzun saçlı, hafif uzun sakallı bir erkek olduğunu az çok görebiliyordum. Beni fark etmemesi için elimden geleni yapıyordum. Hızlı bir şekilde anayola çıktılar. Ben de beni fark etmemeleri için önüme bir arabayı almış arkalarından gidiyordum. Onları dikkatli bir şekilde incelemeye çalışıyordum her ne kadar zor olsa da. Hararetli bir şekilde konuşuyorlar gibi geliyordu. Sonrasında anayoldan çıktılar ve Novgorod caddesine saptılar.
Bu caddede araba çok azdı, beni fark etmeleri mümkün olabilirdi. O yüzden çok da hızlı gitmemeye çalışıyordum. Yaklaşık 10 dakika kadar bir süre şehir içinde kaldıktan sonra Serpukhov kasabasına ilerlediklerini fark ettim. Ne işler çevirdiklerini gerçekten anlayamıyordum. Hava baya karanlıktı ve de biz ıssız bir yolda ilerliyorduk. Eğer ben de o yoldan gidersem muhtemelen arkalarında onları takip eden biri olduğunu düşünebilirlerdi. Gözden kaybolmalarını bekledim. Yaklaşık 5 dakika gibi bir süre bekledikten sonra tekrar yola koyuldum. Aynı zamanda nerde olabilirler, hangi yollara sapmış olabilirler diye de düşünüyordum. Korkutucu bir yoldu. Aynı zamanda korkutucu bir kasaba.
Buraya sadece bir kere gelmiştim o da büyük annemin öldüğü yıldı. Bu kasabada doğmuştu büyük annem. Sonrasında başka bir yere taşınmışlardı. Ama buradaki evlerini satmamışlar, öylece çekip gitmişlerdi. Büyük annem öldükten sonra bu kasaba hep kötü bir anı olarak zihnimde yer edinmişti ve bir daha da adımımı dahi atmamıştım.
Belli bir süre gittikten sonra yolun kenarında bir araba olduğunu gördüm. Plakaya baktığımdaysa bu Maria'nın bindiği arabaydı. Ama içi boştu. Benim onları takip ettiğimi anlamışlar mıdır diye düşünmeden edemedim. Belki de bundan sonraki gidecekleri yere yürüme gitmek zorundalardı.
Arabayı park ettikleri yerin hemen önünde küçücük patika bir yol vardı. O yoldan gitmişlerdir diye düşündüm. Aynı zamanda ben de oradan gidip gitmemekte kararsızdım. Evet korkuyordum ama merakımı da dindiremiyordum.
Kısa bir düşünme diliminden sonra korkuma yenik düşmeyerek arabanın torpido bölümündeki feneri alarak arabadan çıktım. Arabanın kilidini kapattım ve yavaşça ilerlemeye başladım. Etrafta ne bir ev ne de bir insan vardı. Sadece ağaçların arasından uçan yarasaları gözlerim seçebiliyordu. Bir de tilki sesleri. Derin bir nefes aldım. Etrafı görebileceğim kadar ışık mevcuttu o anlık. Feneri açma gereği duymadım. Yavaş ve sessiz bir şekilde patika yoldan girdim ve ilerlemeye başladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BRICTOM
Misterio / Suspenso"Ruhlar var ateşlerin arasında, her biri yakalanmış kendisini yakacak olana." -DANTE