XIV
Korkunç ve Bayağı Öykü
Yaşlı Fanchette, Issoudun'de Flore Brazier'nin Jean-Jacques'ın evinde kraliçe olmasını doğru bulmayan tek kadındı, bu düzenin ahlak dışı oluşuna karşı çıktı ve hakarete uğramış ahlakın yanını tuttu; gerçekten de bu yaşta, bir Suyu Bulandıran Kız'ın, eve yalın ayak gelmiş bir küçük kızın, hanımı olmasını onuruna yediremiyordu. Fanchette'in fonlarda üç yüz frank geliri vardı, doktor onun biriktirmiş olduğu paraları fonlara yatırtmış, ona yüz ekü ömür boyu gelir de bırakmıştı, dolayısıyla rahatça geçinebilirdi, nitekim yaşlı efendisinin gömülmesinden dokuz ay sonra, 15 Nisan 1806'da evden ayrıldı. Bu tarih, anlayışlı insanlar için Flore'un namuslu bir kız olmaktan çıktığı tarihi belirtmiyor mu?
Fanchette'in ayrılışını önceden kestirecek kadar kurnaz olan Suyu Bulandıran Kız, hizmetçiden vazgeçmeye karar vermişti, çünkü politikayı öğrenmek için iktidar olmaktan başka bir yol yoktur. Altı aydan bu yana, çaktırmadan, Fanchette'i bir doktora hizmet etmeye layık usta bir aşçı yapan aşçılık yöntemlerini inceliyordu. Oburluk konusunda doktorlar, piskoposlarla aynı kefeye konabilir. Doktor, Fanchette'i geliştirmişti. Taşrada iş olmayışı ve yaşamın tekdüzeliği zihinsel etkinliği mutfağa çeker. Taşrada, Paris'te olduğu kadar lüks bir şekilde yemek yenmez ama daha iyi yenir; yemekler üzerinde düşünülmüş, incelemelerde bulunulmuştur. Taşranın uzak köşelerinde, basit bir kuru fasulye yemeğini, bir şeyin çok başarılı olduğunu başını sallayarak ifade eden Rossini'ye layık şekilde yapmasını bilen tanınmamış dehalar, Carême'ler[57] vardır. Doktor Paris'te tıp eğitimi görürken burada Rouelle'in kimya derslerini de izlemiş, bu derslerden aklında kalan bilgiler mutfak kimyası yararına dönüşmüştü.
Yemek konusunda Issoudun'de, Le Berry dışında pek az bilinen, birçok değişiklikle ünlüdür. Yumurtanın beyazı ile sarısının aşçı kadınların yaptıkları gibi birlikte sert bir biçimde çırpılmadığında, omletin çok daha hoş olduğunu keşfetti. Ona göre, beyazını köpük durumuna getirmeli, içine yavaş yavaş sarısını katmalı ve tava değil de, porselen ya da fayans bir cagnard kullanmalıydı. Cagnard, dört ayaklı bir tür kalın sahandır, ocağın üstüne konulduğunda, dolaşan hava ateşin onu çatlatmasını önler. Touraine'de buna cauquemarre denir. Rabelais, sanıyorum, cocquesigrue[58] pişirmeye yarayan bu cauquemarre'dan söz ediyor ki, bu da böyle bir kabın çok eski çağlarda kullanıldığını gösteriyor. Doktor aynı zamanda sosları koyulaştırmada kullanılan malzemenin (roux) acılığını gidermenin çaresini de bulmuştu, ama ne yazık ki kendi mutfağı ile sınırladığı bu giz yok oldu.
Tavada ve ızgarada yemek pişirmek gibi ne görmekle ne de yapmakla öğrenilebilen bu iki yetenekle doğmuş olan Flore, kısa zamanda Fanchette'i geçti. Usta bir aşçı olarak, Jean-Jacques'ın mutluluğunu düşünüyordu, ama onun da oldukça boğazına düşkün olduğunu söyleyelim. Eğitimsiz insanlar gibi, beyniyle iş görecek durumda olmadığı için, etkinliğini ev işlerinde gösterdi. Mobilyaları sildi, parlaklıklarını yeniden kazandırdı ve evde her şeyi Hollanda'ya yaraşır bir temizlik içinde tuttu. Kirli çamaşır yığınlarını ve çamaşır yıkama denen, taşra âdetlerine göre, yılda üç kez yapılan o taşkınları yönetti. Çamaşırlara ev hanımı gözüyle baktı ve onları onardı. Sonra, yavaş yavaş servet yapmanın gizlerini öğrenmeyi çok isteyip, Rouget'nin iş konusunda bildiği pek şeyi özümsedi ve bu bilgileri ölen doktorun noteri Mösyö Héron'la yaptığı görüşmelerle artırdı. Böylece Jean-Jacques'cığına güzel öğütler verdi. Hep kâhya kalacağından emin olarak, bu bekâr adamın çıkarları için sanki kendisi söz konusu imiş gibi sevgiyle ve bıkmadan çalıştı. Amcasının isteklerinden yana korkusu yoktu. Doktorun ölümünden iki ay önce Brazier de paralandığından bu yana yaşamını geçirdiği meyhaneden çıkarken düşüp ölmüştü. Flore babasını da kaybetmişti. Dolayısıyla efendisine, bir aile edinmekten ve yaşamakta bir çıkar bulmaktan mutlu bir yetimin sahip olması gereken bir sevgiyle hizmet etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suyu Bulandıran Kız
Historical FictionHonore de Balzac (1799-1850): Fransa'nın 19. yüzyıldaki sosyal yapısının tarihsel bir tablosunu çıkardığı eski ve yeni romanlarını 1830'dan sonra İnsanlık Komedyası başlığı altında toplamıştır. Suyu Bulandıran Kız bu anıtsal eserin "Töre İncelemeler...