<31

126 9 1
                                    

Uyku.. uykuyu çok seviyorum. Uyumak benim için her şey. Uyurken uyumaktan daha öte şeyler yapıyorum. Sanki bedenim sadece dinlenmekle kalmıyor aynı zamanda başka bir boyuta geçiyor.

Tabii odama sabahın köründe dingonun ahırına dalar gibi dalınmasa.

Uykuyla aramda ki bu güzel şeyi bölen Bade'ye baktım.

'Berkle konuşuyorsanız ne olmuş yani.'

'Kızım ben hiç hazır değilim böyle bir şeye hiç planımda biriyle sevgili olmak yoktu.'

'Dur dur. Dur bir dakika sevgili olacağınızı kim söyledi?'

'Elbette bu konuşmanın sonucu bir yere varıcak bu flörtleşmenin bi meyvesi olmalı di mi?'

'Bilmem olmalı mı?'

Yani olmalı mıydı? İlla olmalı mıydı? Havada kalamıyor muydu öylece. Aklıma Emre ve anonim gelmişti.

'Olmalı Eylem' dedi Bade sitem eder bi şekilde.

'Ya tamam ya devam'

Omuz silkip ayağa kalktım. Biraz gerinip lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkadım aynada kendime baktım. Çırağın karşısına çıkmama az kalmıştı. Düşününce içimde garip bi heyecan oluşmuştu sanki midem kelebeklenmişti. Nasıl olacaktı nasıl tepki verecekti sonrasında olmamış gibi mi davranacaktı yoksa benden uzaklaşacak mıydı. Of of of..

Odama geçip geri yatağıma yattım ve derin bi nefes aldım.

'Kalk bizi kahvaltıya çağrıyor Berk'

Yüzümü buruşturup Bade'ye baktım.

'Nereye kahvaltıya çağrıyorlar?'

'Dükkan- amaaan şey ofise. Kızım şunu dükkan diye taktın dilime. Ofis orası senin garip işçi çırak fantezin yüzünden doğrusunu unuttum.'

Fantezi mi?

Çüüüüş Eylem fantezi mi?

Yok öyle bir şey kes sesini iç ses.

Seni en iyi ben bilirim Eylem herkesten saklanabilirsin ama benden asla.

Siktir git aq.

'Fantezi ne Bade. Ne bileyim öyle geldi dilime öyle alıştım aaa'

Dolabımın karşısına geçip kıyafet seçtim. Fazla abartıya gerek yoktu. Siyah, siyah, siyah ve siyah uyumunu kullanacaktım. Neden? Çünkü kolay.

Siyah tayt siyah tişört spor ayakkabılarım saçımı tarayıp parlatıcı sürdüm mü işte tamam.

Kahvaltıya gidebilirim.

'Hadi gidelim.'

'İçimi açtın Eylem kombininle gerçekten gözümü senden alamıyorum.'

'Çok konuşmada yürü' Bade'yi itip evden çıktık.

Aşağı inip apartamanın kapısını  açtığımda güneş ışınları gözümü sikmişti. Elimle önüme gölge yapıp merdivenlerden indim.

Sabah güneşi sidikliye mi vururmuş Eylem?

Anana vururmuş.

Hemen evimizin karşısında olan ofise girdiğimizde bizi Enes karşıladı.

'Hoş geldiniz kızçeler'

'Hoş bulduk' dedim gülümseyerek.

Enesi takip ederek yürümeye başladık koridorun sonunda ki camdan bir duvarla ayrılmış toplantı odasına benzer odaya girmiştik.

Ooo masaya bak amma çok çeşit var.

Evet baya bir çeşit vardı yani sanki bi kuş sütü eksik.

Babanın evinde bile bu kadar çeşit yememişsindir.

Kes gerizekalı.

'Kime gerizekalı diyorsun?'

Ensemde hissettiğim nefes ile irkilip aniden arkamı döndüm.

Hassiktir be.

Bir adım geri gidip Emre'nin suratına baktım. Yutkunup cevap verdim.

'Hiiç. Hiç kimseye.'

'Öyle olsun bakalım.' diyip gülümsedi. Elini belime yerleştirip beni masaya doğru götürdü.

NAPIYOSUN ÇIRAK NAPIYOSUN!!

Kalbim sakin ol.

Elinin sıcaklığını belimde hissediyordum.

Sandalyenin yanına gelince elini belimden çekmiş yanımda ki yere oturmuştu ben ise hala elinin belimde olmanın etkisinde kalmış öylece duvara bakıyordum.

'Eylem şşş burda mısın kızım?' Bade'nin sesinin geldiği yöne doğru döndüm.

Herkes oturmuş bana bakıyorlardı. Sanırım başlamak için beni bekliyorlardı.

'Evet evet burdayım' diyip sandalyemi çekip oturdum.

Hangisini yiyeceğimi şaşırdım aq. Bu kadar çeşiti kendileri mi hazırladılar.

Tabağıma bi kaç şey aldıktan sonra bu ölüm sessizliğini bozmaya karar verdim.

'Eee Berk ne zaman konuşmaya başladınız Bade ile?' diye Berke bakarak konuştum.

Bi anda Bade öksürük krizine girmiş bi şekilde bana bakmaya başladı.

"Ne yapıyorsun sen amına kodumun malı" der gibi bakıyordu.

Gülümseyip Berk'e döndüm.

Çayından bir yudum alıp bana cevap verdi Berk.

'Hiç öyle bir kaç gündür işte. Zaten biliyorsundur Bade sana anlatmıştır.'

'Ne yani benim laf taşıdığımı her şeyimizi Eylem' e anlattığımı mı ima ediyorsun' dedi Bade.

Gülümsedim. Bu gülümseme normal bir gülümse değildi.

'Hayır Bade ne alakası var. Kızlar en yakın arkadaşlarına böyle şeyleri anlatırlar hani sizde yakın arkadaşsınız diye öyle dedim güzelim.'

'Tamam sus Berk ben anlayacağımı anladım' diyip tabağındakileri yemeye geri döndü Bade.

'Bunu neden yaptın' yanıma doğru hafifçe eğilerek sormuştu Çırak bu soruyu.

Çatalımın ucundaki salatalığı ağzıma atıp ona döndüm.

'Devam mı tamam mı anlamak için'

'Anlamadım' dedi tek kaşını kaldırarak.

Maşallah maşallah çok yakışıklı yaklaştıkça güzelleşiyor

Elimi bacağıma koyup kendimi sıktım ve düşüncelerimi def ettim.

'Ben anladım yakında sen de anlarsın'

'Peki o zaman tamam mı devam mı onu söyle'

Yüzüne baktım. Gerçekten çok yakışıklıydı. Yanağını şaaak diye öpesim gelmişti.

Daldık yine hayallere.

Dur dur dalma Eylem. Eve gidince şarkı açarız sonra saatlerce hayaller kurup onu düşünürüz.

Anlaştık.

'Devam' dedim gözlerine bakarak.

Gülümseyip elini saçına götürdü ve arkaya attı.

Ananı sikeyim ya.

Çırak [texting]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin