13.BÖLÜM-İP

2.5K 189 14
                                    

"İkimizde çocuk değiliz öyle değil mi Suho? O yüzden beni dikkatle dinle.Evet sana bir şey olması beni çok ilgilendiriyor.Sana bir şey olursa çok üzülürüm.Oyunun kuralları yüzünden mi seni çok umursadığımı sanıyorsun.Güldürme beni lütfen.Seni umursuyorum çünkü bunu istiyorum.Oyunların canı cehenneme .Bir daha bana böyle saçma şeyler söylersen az sonra olacak şeylerden daha fazlası olur."

"N-ne oluc--" Suhonun konuşmasını Tao'nun dudakları bölmüştü..

Tao bu dudakları seviyordu.Tadını , yumuşaklığını , sıcaklığını..

Tao hiç istemesede ayrıldı dudaklardan.. Alınlarını birbirine yaslamışlardı.Tao gözlerini açtığında Suho'nun gözlerinden yaşlar süzüldüğünü gördü.Endişeyle üst üste soru sormaya başladı.

"Neden ağlıyorsun ? Düşerken bir yerini mi çarptın ? Neresi ? "

Suho daha çok ağlamaya başladığında Tao şaşkına döndü.

"Yoksa seni ağlatan ben miyim ? Seni öptüğüm için mi ağlıyorsun ?"

Suho olumlu anlamda başını aşağı yukarı  salladı.

Tao Suho'nun yüzünü elleri arasına aldı ve konuştu.

"Özür dilerim seni ağlatmak istememiştim." Tao üzgünce konuştu.

 Suho bir kaç santim önünde olan dudaklara ayak uçlarında yükselip minik bir öpücük kondurdu ve  Tao'nun göğsüne sarıldı.

"Ben bunu haketmiyorum Tao.Senin sevgini haketmiyorum.Senin benim hakkımda endişe etmeni haketmiyorum.Ben iyi birisi değilim.Ben bu hayatta olmaması gereken biriyim."

Suho Tao'nun sıcak göğsünde hıçkırarak ağlıyordu.

Uzun olan kollarını miniğine doladı.

"Sen kötü biri değilsin Suho.Sadece kötü ve derin yaralar almışsın.Yaralarını ben iyileştireceğim.."

Miniği göğüsünden ayırdı ve ağladığı için nemlenmiş olan gözlerinin üstüne öpücük kondurdu.

~~

"Hey sonunda döndünüz . Suho , Tao sizi bekleyemedik yedik üzgünüz." Kai dudaklarını sarkatarak konuştu.

"Ama sizede ayırdık gelin yiyin !" Kai tekrar neşeli bir halde konuşunda herkesin kıkırdamasına sebep olmuştu.

Suho gülümseyip Xiumin'in yanına oturdu.Herkes ateş etrafında oturmuş sohbet ediyordu.

Suho konuşmak için ağzını açıyordu ama sonra tekrar geri kapıyordu.Xiumin onun birşey söylemek istediğini anladığında konuştu.

"Bir şey mi diyeceksin Suho ? "

"E-evet yani bir şey diyeceğim."

Suho ve Xiumin sessiz bir şekilde konuşuyorlardı.Diğerleri kendi alemlerinde takılıyordu.

"Ben"

"Evet sen ?"

"Ben.."

"Söyleyecek misin artık ?"

"Ben özür dilerim tamam mı ? Biliyorsun arada salakça şeyler yapabiliyorum."

""Bilmezmiyim.Bunu kendini kesen birisi söylüyor."

Suho 'nun tekrar gözleri dolduğunda bugün neden bu kadar duygusal olduğuna anlam veremedi.Burnunu çektiğinde Xiumin onun ağlamak üzere olduğunu farketti.

"Hey , hey niye hemen gözlerin doldu.Sadece azıcık trip atmak istemiştim."

"Affettin değil mi ? "

OYUN KURUCUHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin