-Bırak dedim!
Luhan kollarını tutan bedene tekmeler savururken bağırıyordu. Kai kollarını tutmuş onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Diğerleri buna cesaret edememişt ...
-Lu yalvarırım dur artık!
Jongin bağırdığında Luhan debelenmeyi kesip ona baktı. Jongin Luhanın sakinleştiğini düşünerek rahatlamıştı.
Luhanın kahkahaları diğerlerini rahatsız ederken Jongin bir kez daha haksız çıktığını farketti.
Luhan değişmemişti...
Sadece çok kısa bir süre için normal olmaya çalışmıştı.
-Lu ! Lu! Lu!
Luhan kendi kendine ismini mırıldanıp gülmeye devam ediyordu. Kai kolları arasındaki bedeni serbest bırakıp ne yapıcağını görmek istedi. Gözü dönmüş gibiydi. Yerde yatan kanlı bedene bakıp sırıttı.
-Ah en güzel renk değil mi kan ?
Elleri depodaki herhangi bi şeyleri tutarken daha çok sallanıyordu.
-Beni uyandırdığınız için teşekkürler Bay Suga...
Luhan bi kahkaha daha atıp Jongine döndü. Jongin ilk defa görmüyordu bu bakışları... Luhan Jongine zarar verenleri döverken böyle bakardı... Şimdi neden ona böyle bakıyordu?
Kai Luhanı anlamışcasına karşısına dikkildi. Kardeşine zarar vermesine izin veremezdi!
-Ne düşünüyorsan hemen unut bunu!
-Neden Kai ? Jongin sadece bir yumruğumla ölücek kadar acı çekicek! Çok güzel değil mi?
Luhan kendi etrafında dönüp kulak tırmalayn bir sesle kahkaha attı!
-Benim çekemediğim acıyı benim için çekebilir!
Luhan donuk gözlerle bağırdığında Sehun daha fazla dayanamıycağını anlayıp Luhana şiddetli bi tokat atmıştı. Minik bedenin kafası yana doğru çevrilirken Kai dahil herkes şaşkınlıkla onları izliyordu. Bu iyi değildi!
-Acıtmadı!
Luhan sessizce mırıldandığında Sehun onun yüzünü tutup kendisine çevirmişti. Ona bakan gözler Luhanın gözleri değildi.
-Neden böylesin? Başkalarının canı acıdığında senin acın hafiflemiycek!
-Benim acım yok! Beni-
-O yüzden mi böylesin? Luhan çok bencil değil mi? Kendi acılarını sana yükleyip hep kaçtı!
-Hayır ! Sen saçmalıyorsun! Sen onun ne çektiğini bilmiyorsun! Ben sadece onu korumak istedim! O bencil falan değil sadece siz aptalsınız!
Pain bağırırken göz yaşları istemsizce yanaklarına akmaya başlamıştı. Elleri şaşkınca yanaklarındaki ıslaklığı bulduğunda yüzü donup kalmıştı. Neler oluyordu? O bi kere bile ağlamamıştıki!
Flashback
-Kapa çeneni!
-Bana bunu yapamazsın!
Luhan küçük elleriyle kulaklarını kapatmış boş gözlerle duvara bakıyordu. Gene oluyordu. Onlar gene bunu yapıyorlardı. Gene yankılanıyordu küçük odadaki çığlıklar tokat sesleri...
-Seni koruma mı ister misin?
Luhan kendine gülümseyerek el uzatan yansımaya şaşkınlıkla baktı. Bu kendisiydi. Daha büyük ve güçlü gözüküyordu. Ellerini kulaklarından çekip minik elini terettüt etmeden karşısındaki silüete uzattı.
-Lütfen...
Flashback end.
Luhan küçük bi şaşkınlıkla mırıldandı.
-Neler oluyor? Onu neden ağlattın?
Donuk gözlere eski pırıltıları yerleşmişti. Ağlayan çocuk kaybolmuştu sanki bi anda. İkizler bile ilk defa karşılaştıkları bu sahneye şaşkınlıkla bakarken Sehun anlamıştı.
Luhan acı çekebiliyordu.
Acı çekemeyen Paindi.
Luhan için gelmişti.
Onun tüm acılarını almak için.
Ama neden?
Hangi çocuk acılarını alması için beyninden birini yaratırdıki?
-Cevap verin bana!
Luhan gözlerinden akan yaşlara aldırmadan bağırdı. Onu nasıl ağlatırlardı? Onun koruyucusunu?
-Luhan...
Jongin Kainin arkasından çekilip ona kollarını doladığında Luhanın aklına Jongine zarar vermek istediği anlar geldi. Pain nasıl bu kadar delirebilmişti? Aptal diye iç geçirdi Luhan...
-Özür dilerim.
-Hayır Luhan özür dileme. Canımı yakan sen olursan şikayet etmem. Abimden çok sevdiğim sen.
Jongin kıkırdarken Kai dudak bükmüştü. Bu küçük ukala hep böyle yapıyordu. Kris ise şaşkınlığından kurtulunca sırıtarak Kainin omzuna kolunu attı.
-Luhandan sonra ikizine sarmazsın değil mi?
Kai sinirle devin karnına dirsek attığında Kris acıyla inlemişti ama Kainin kolundan kurtulmak için çaba sarfetmemesi hoşuna gidiyordu.
-Artık eve gidebilir miyiz?
Jongin sorduğunda hepsi başını sallamıştı. Luhan ise yerde yatan Sugaya bakıyordu.
-Siz gidin ona yardım etmeliyim.
Luhan vücudunu gererken söylenmişti. Sehun ise onun bu haline kahkaha atıp onu onayladı.
-Siz gidin biz yetişiriz.
Diğerleri kafa sallayıp ordan giderken Sehun ve Luhan yerde yatan bedeni kaldırıp yaralarını temizledi. En azından Suga ilk yardım çantası bulundurucak kadar akıllıydı.
Luhan kanlı bedenin pantolonundan telefonunu alıp Jimine mesaj atmaya karar verdi.
-Jiminnie sevgilini ölümüne dövdüm gel ve onu kurtar.
Kendi yazdığı mesaja gülüp Sehunla beraber depodan çıktı. Beyninde yankılanan o soruyu duymadan önce keyfi biraz da olsa yerindeydi.
-Luhan Paini neden yarattın?
Yorum yorum yorum ^^ Hep cici bi hikaye olucak değil ya sajgkjahask
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pain.(Tamamlandı)
Fiksi Penggemar-Acıyı bilmiyorsun! Acı çekmediğin için ne kadar şanslı olduğunun farkında değilsin! -Hayır asıl sen acı çekebildiğin için ne kadar şanslı olduğunu bilmiyorsun!