Takıntılı (Çeviri/JackJi Fanfic)

Takıntılı: Bölüm 9

Ç.N/Gece eklediğim bölüm eksik görünüyordu.Wattpad'den kaynaklanan bu sorun için okuyuculardan özür dilerim.Bu yüzden yeni bölümü kısa zamanda çevirip eklemeyi düşünüyorum.Yorumlarınız, beğenileriniz benim moral kaynağım.Onlar sayesinde yeni bölümü çevirecek keyfi buluyorum.Açıkçası şu aralar hiç bir şey yapmak istemiyorum ama yine de yorum, beğenilerinizi hatta eleştirilerinizi bekliyorum. :)

İyi okumalar^^

Young Ji kısık sesle: ''Anne!'' dedi.

''Evet, Young Ji?'' Annesi odasına geldi.

''Ona evine dönmesini söyler misin?'' diye sordu annesine.

''Kime?''

''Jackson'a '' Sonra kaşlarını kaldırdı.

''Neden?'' annesi yine sormuştu, hah.

''Sadece...'' Buraya sıkışıp kalmıştı.

''Yapamam.O bir geceliğine burada kalacak.'' dedi.

'Ne?!Bekle, annem neden onun burada kalmasına izin verecek kadar onunla iyi anlaşıyor?Onu tanıyor muydu ki?'

Young Ji aniden sordu: ''Anne, onu tanıyor muydun?'' Young Ji bir şeylerden şüphelendi.

''Kimi?''

''Jackson'ı.''

Annesi açıkladı: ''Ah, evet.Arkaşımın oğlu ve senin yakında kocan olacak.Onu küçüklüğünden beri tanıyorum.'' 

'Voah!Annem onun burada kalmasına izin verecek kadar onunla iyi anlaşıyor ha, endişeye gerek yok yani onu tanıyor ve o benim yakında evleneceğim adam ha?! Ne haltlar dönüyor?!' Young Ji mırıldandı.

''Yakında evleneceğim adam mı?!Voah, siz benimle dalga mı geçiyorsunuz?! Anne, biliyorsun o garip.Gerçekten garip!'' Young Ji sinirlenerek sızlandı.

‘’Hayır,cidden o senin yakında evleneceğin kişi.Garip mi?Ne gibi garip?’’ Bonus soru.

‘’Şey gibi garip…’’

‘’O her zaman böyle anne, benim garip olduğumu söyleyip duruyor.’’ Jackson aniden sözlerini keserek araya girdi.

‘Anne?O benim annemi ‘anne’ diye mi çağırdı?’

''Ah, anlıyorum.Hahaha. Kuyruğun varmış gibi sende garip bir şeyler var Young Ji.Hahha’’ (Ç.N:Kuyruk burada hangi anlamda kullanıldı bilmediğim için olduğu gibi çevirdim.) Bayan Yeon kahkaha attı.Young Ji gözlerini Jackson’a dikti.Jackson ise sadece kaşlarını kaldırdı ve sırıttı.

Young Ji yatağa uzandıktan sonra: ''Hah!Anne, bunu söylediğim için üzgünüm ama dışarı çıkar mısın lütfen? Kaba olmak istemem ama gerçekten uykuluyum, uyumak istiyorum.’’ Dedi.

‘’Evet, tabiki.Dinlen ve yakında iyileş.’’ Annesi başını öptü ve odadan ayrıldı.Young Ji Jackson’a baktı.

''Sen neden burada duruyorsun?Odamdan defol.’’

''Tamam, dinlen sen.’’ Dedi ve odadan çıktı.Kapıyı da kapattı.Young Ji yastığını aldı ve yavaşça gözlerini kapattı.

Jackson Young Ji’nin odasından çıkalı 1 saat olmuştu.Odasına geri döndü.

Jackson’ın BA

Yatağının köşesine oturdum.Sen gerçekten kalbimi çaldın Young Ji ama bana kalbini vermedin.Neden?Senin için iyi değil miyim?Saçına dokundum ve okşadım.Ona yaklaşarak başından öptüm. ''Çabuk iyileş.’’ Sonra, odadan ayrıldım.

**01:38**

Young Ji aniden uyandı. ‘Ahhh, susadım!’ diye mırıldandı.Aslında mutfağa gidemeyecek kadar üşenmişti ama susadığı için bunu yaptı.Mutfak çok karanlıktı, her şeyi net göremiyordu.Yavaşça yürüdü…Sonra bir şeye çarptı.

''AHHHHH…!’’ Young Ji bağırdı ama sonra birisi ağzını kapattı.

''Sesini alçaltabilir misin lütfen?! Annen sesi duyarsa uyanacak.Hayalet değil, benim, Jackson’’ dedi ve sonra Young Ji’nin ağzını serbest bıraktı.Young Ji’nin bedenini kendi yüzüne çevirdi.

''Bu benim hatam değil!Sen yakmamışsı…’’ Bam! Young Ji’nin gözleri büyüdü ve nutku tutuldu.

Jackson onun dudaklarını öptükten sonra: ''Bu ağzını kapatmanın en iyi yolu, sana sesini yükseltmemeni söyledim ama sen beni dinlemedin.Her neyse iyi geceler, hoşça kal!’’ dedi ve onu karanlıkta yalnız bıraktı.Young Ji orada oyuncak bebek gibi kalakaldı. (Ç.N/Sanırım donakalmasından bahsediyor oyuncak bebek derken :D )

''O sadece…Jackson, öleceksin!!!İlk öpücüğümü çaldın!!!’

Jackson’ın BA

Sonunda, Tanrım! Dudakları! Ah! Tamam, sorun yok.O yakında karım olacak.Mutluca gülümsedim ve doğruca odama gidip uyudum.

Young Ji’nin BA

Jackson, sen gerçekten, gerçekten…Gerçekten ahhhh gerçekten salaksın! Yarın öleceksin! Bunun hesabını okulda vereceksin! Sabırlı ol Young Ji, sadece yarını bekle. Hihih, yarın kötü kız olacağım. Kendi kendime güldüm ve odama yürüdüm.