BABALARIM BÖLÜM 3

4.2K 75 19
                                    

3 ay sonra

Okuldan çıkmış Kıvanç babamı bekliyordum. Sabah bana geç geleceğini söylemişti.  İşleri çok yoğunlaşmış bu aralar. Zaten her gün eve çok yorgun geliyor. Anlamıyorum neden bu kadar çok çalıştırdıklarını. Babamın ne iş yaptığını tam olarak bilmiyorum ama bir şirkette masa başı olmayan bir iş yapıyormuş. Önümde duran siyah arabayla düşüncelerimden sıyrılıp arabadan inen Kıvanç babama sarıldım.

"Beklettim bebeğim özür dilerim ama Mert baban gelene kadar böyle idare etmek zorundayız"
Mert babam çalışmıyordu zaten Kıvanç babamın kazandığı para bize yetiyordu. Birkaç günlüğüne babaannemin yanında kalmaya gitmişti Mert babam. Bana birşey söylememişlerdi ama ben kötü birşeyler olduğunu anlamıştım.

"Sorun değil zaten şurada toplasan 5 dk geç geldin."

"Hadi bin bakalım" dediğinde bindim o da binerek arabayı sürmeye başladı.
"Imm baba benim sana birşey anlatmam gerekiyor." Babam kaşlarını çatarak kısa bir süreliğine bana bakmış ardından yola bakmaya devam etmişti.

"Söyle bakalım neymiş?"

"Kızma ama"

"Bebeğim ne olduğunu söyleyecek misin?"

"İlk önce kızmayacağına söz ver"

"Ne yaptın? Okulda kavga falan mı çıkardın?" Dedi bıkkın bir ses ile.

"Hayır okulla alakalı değil yani evet okulla alakalı ama derslerimle bir alakası yok. Söz verirsen anlatacağım."

"İyi söz anlat bakalım"

"Baba şey"

"Ney?"

"Ben aşık oldum"

"Bu muydu iki saate söyleyemediğin şey?"

"Kızmadın mı?"

"Neden kızayım ki çiçeğim bu hayatta aşık olmak, sevmek, sevilmek kadar normal birşey yok. Anlat bakalım kim bu çocuk, o da seni seviyor mu?"

"Evet seviyor, adı Berke çok tatlı bir çocuk birde biraz çalışkan."

"İyi hadi bakalım hakkında hayırlısı olsun kuzum."

"Amin babacım amin" dediğimde çoktan gelmiştik bile arabadan inip hemen eve girdik. Işıklar sönük ve perdeler kapalıydı. Elimi ışık düğmesine atıp ışıkları açtığımda karşımda babannemler ve Mert babam vardı. Birden bağırdıkları için korkmuştum. Ve yerdeki çantamı unutup ona takılarak düşmüştüm. Mert babam hemen yanıma koşarak beni kaldırdı. Birşeyim olup olmadığını sordu. Bende yok diyince rahatlamış gibi nefes verdi.
Etrafı incelediğim zaman babaannelerimin birinin elinde en sevdiğim pasta olan muzlu pasta diğerinin elinde ise bir hediye paketi gördüm. Etraf birazda olsa süslenmişti.

"Ne bunlar?"

"Aa bu gün senin doğum günün ya çiçeğim unuttun mu?" Dedi Kıvanç babam. Hemen telefonumu çıkartıp tarihe baktım 11 ekim ah unutmuşum.

( O kadar zeki bir yazarım ki yarım saat düşünmenin sonunda bu günün tarihini yazmaya karar verdim.cjddkfkf)

"Unutmuşum" dedim gözlerim dolarken.

"Ne oldu kuzum beğenmedin mi?"

"Hayır aksine çok sevdim sadece biraz duygulandım teşekkür ederim"

"Ağlama ama çiçeğim bak en sevdiğin pastadan yaptı babaannen"

"Gördüm ellerine sağlık babaannecim çok teşekkür ederim" diyip yanına giderek yanağından öptüm.

"Aaa bana yok mu? Darılırım bak" dedi diğer babaannem gidip onunda yanağından öptüm.

"Biz?!" Dedi babalarım gidip onlarında yanağından öptüm. Sonra tüm günü gülerek, eğlenerek, şarkı söyleyip dans ederek geçirdik. Babaannemler akşam evlerine giderken biraz mızmızlandım ama sonra kabullendim. Gece babamlara çok yorulduğumu erken yatmak istediğimi söyledim. İyi geceler dileyip herkes odalarına gitti. Yani onlar kendi odalarına ben kendi odama. Sabah uyandığımda ise karnımda feci bir ağrı vardı. Üşütmüşümdür diyerek önemsememeye çalıştım. Okula gitmek için hazırlanacağım zaman bacak aramda ıslaklık hissettim. Hemen yorganı üzerimden atıp ne olduğuna baktığım zaman ise şok ve korku arasında gidip geldim.
Ama bu...

Sizce ne olmuş olabilir? Fikirlerinizi yorumlara yazın. Okuduğunuz için teşekkür ederim.

BABALARIM [BxB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin