12. Bölüm~inkar

1.2K 87 11
                                    

Selam arkadaşlar 3 bin olduk. Nece binlere inşallah. İleride KÜÇÜĞÜM kitabına yaptığımız gibi 1M olduğunda burda buluşacağız !!!!

Sizi çoooook seviyorum ve öpüyorum!!!

İyi okumalar!!!<3333

İyi okumalar!!!<3333

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

12. Bölüm~inkar

"Tükürdüğümü yalayıp sana aşık olmayı ben istemedim"

Kafamda dönen ve uykularımı kaçıran o cümle. Sabahın beşi ve ben odayı talan etmiş durumdayım. Nasıl uykumu kaçırabilir! Nasıl kafamı karıştırabilir! Nasıl içimde yok etmeye çalışırım cihanı yeşertirdi!

"Tükürdüğümü yalayıp sana aşık olmayı ben istemedim"

Ellerimi stresle yüzüme sürttüm. Sarhoştu, sabah hatırlamadığını söyleyecekti, evet öyle diyecekti ve konu açılmadan kapanacaktı. Bunu istiyordum... Yada istemiyordum bilmiyorum.

Cihan ve ben....

Biz bu zamana kadar bir araya gelememişken böyle bir oyun mu bizi bir araya getirecekti? İmkansızdı. 'Hatırlamıyorum' diyecek ve konu kapanacaktı.

Peki neden bir yanım deli gibi hatırlasın diye çığılık atıyordu? Eğer hatırlamıyorum derse kırılacaktım biliyorum, hemde çok kırılacaktım.
Gözlerimin içi yanıyordu uyukum vardı ama uyuyamıyordum çünkü Cihan uykumu imkansız hale getirmişti.

Şu an onu uyandırıp, 'akşam söylediklerini hatırlıyor musun?' diye sormamak için kendimi çok zor tutuyordum. Her iki cevabı benim için hem iyi hemde kötüydü. Allah'ım kafayı yiyecektim!

Saat sekiz civarları olmuştu. Odamdan korkuyla çıktım, Cihan'ı görmekten utanıyordum. Şu an karşıma dikilse kalbim duracakmış gibi geliyordu. Olabildiğince sessiz ve hızlı hareket edip mutfağa girdim, hızlıca arkamı dönüp kapıdan baktım kimse yoktu derin bir 'oh' çekip mutfağın kapısını örttüm, bunu neden yaptım bilmiyorum.

"Bir sorun mu var Ömür?" Duyduğum sesle yüksek sesli bir çığılık attım. Cihan, sesin yüksekliği ile yüzünü buruşturdu ve gülümsemeye başladı. "Kusura bakma" dedi.

Cihan karşımdaydı ve gözlerime bakıyordu. Yüzüm cayır cayır yanıyordu.

"Se-sen ne zaman kalktın?" Dedim, elindeki bardağı bana yaklaştırıp dudaklarıma götürdü. " İç" dedi ve kendi elleriyle bana su içirdi. Gözlerini gözlerimden ayırmadı, kalbim geceyi hatırladığını düşündükçe gümbür gümbür atıyordu.

"Sağol"

"Rica ederim"gözleri koluma kaydığında elimdeki kupayı hızla tezgaha koyup kolumu avuçları arasına aldı. "Ne oldu sana?! Ömür nasıl oldu bu?!" Dedi telaşla.

KORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin