"Tenim tenine bu kadar açken benden kaçmazsın Ömrü'm" dedi. Üzerimde ona ait olan gömleğin iliklerini tamamen çıkardı ve rasgele bir yere attı.
"Karıma dokunmak istiyorum, onu hissetmek istiyorum"
★★★
Gökyüzü Deniz'e aşıktı, Deniz bunu bilmeden Gök...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hayatımda hiç bu kadar utanmamıştım. Vücudum sanki kaynar kazanın içine düşmüş gibi yanıyordu. Cihan'nı öldürecektim.
Zeliş Teyze gülmemek için gözlerini kaçırdı ve dudaklarını birbirine bastırdı. Hasan Amca'da aynı şekilde. İkisi bizi görmezden gelip yürümeye başladılar. Kahretsin! Yanlış anlamışlardı işte!
Hilal kocaman açık ağzı ile karşımıza dikildimişti. Elimin tersini boynuma değdirdim ama o bile beni serinletmeye yetmemişti. Zeliş Teyze ve Hasan Amca'nın yüzünün şeklini kafamdan asla çıkaramayacak ve tüm gece bunu kafama takıp uyuyamayacaktım.
Off!! Rezil olmuştum.
"Sakın!" Diye uyardım Hilal'i. "Ağzını bile açma!"
Hilal ellerini iki yana açtı. Üzerinden şoku atamamıştı ben olsam bende atamazdım. Fazlasıyla yanlış anlaşılmaya müsayit bir pozisyondaydık.
Kahkaha atmaya başladı. "Sen....kıp... kırmızı....ahh. özür dilerim!" Gülmekten konuşamıyordu. Elini karnına koydu ve gülmeye devam etti. "Cihan iyice gıcığıma gitmeye başladın. Şimdi bir vuracağım düm dişlerini avcuna dökeceğim senin" Dedim gram umursamadı. "Rezil oldum ya" ağlamalı bir sesle değişimde Cihan bana baktı. "Saçmalama, bizi evliyiz . Bu iyi oldu, hatta baya iyi oldu" dedi, kendimi tutamadım ve bacağına tekme attım. Kendini banyoya soktuğunda kapıyı örtüp onu içeride koydum ve salona doğru yürümeye başladım. Şimdi gelde bak yüzlerine.
Ben tedirginlikle merdivenlere yönelirken Cihan çoktan çıkmış ve yanıma gelmişti. Ben hâlâ merdivenin başındayım. Asla bakamazdım yüzlerine.
"Burda beklecek misin?" Diye sordu.
"Kapa ceneni! Sana uyuz oluyorum" dedim, gülmeye başladı sessizce. "Eve gidelim, sıkıldım" dediğinde yüzümü hızla ona döndüm.
"Seni öldüreceğim eve vardığımızda hatırlat olur mu?, bunu senden mislisiyle çıkaracağım" dedim, kollarımı göğsümde birleştirdim ve yüzümü başka bir yöne çevirdim
"Bugün burada mı kalsak acaba" dedi, gıcıklık yapıyordu, ucunun kendine dokunduğunu bilmiyordu sanırım
"Sen bilirsin. Ailene neden başka odada yattığını açıklayacak kişi sensin" dedim, yüzü düştü. Tomsarmaya başladı.
"Sinirimi bozuyorsun" dedi, sinirle sahte bir kahakaha attım.
"Ay ne tesadüf, bende aynı şeyleri hissediyorum sana karşı. Duygularımız karşılıklı yani" dedim, kaşları havalandı.
