PYROMA

303 39 9
                                    

Anladım ki kimse ilgilenmiyor kimseyi umursamadan bundan sonra canım istediğinde yazıp paylaşacağım. Hep yetiştirmek için uğraştım ama zaten ilgi yok bende bundan sonra hazır oldukça paylaşacağım. İyi okumalar.

-İçeri gir dedim sana.

Üst üste uğradığım şoklardan sonra kısa süreli bilinç kaybı yaşadım. Hiç anlam veremediğim bir şekilde gözlerim ona doğru kenetlenmişti. Silah sesi bile yerimden kıpırdamama yeterli olmuyordu. Sonra omzuma değen o el sayesinde kendi bilincime geri dönmüştüm. Elimi omzumdaki elin üstüne koyup iyi olduğumu onayladım.

Yavaşça ayaklarımın üstüne bastım az önce omzuma dokunan kişiyle göz göze geldim. Bal rengi iri gözleri uzun yüzü ve beyaz teniyle masalsı bir güzelliği vardı. Saçları beline kadar uzanıyordu hafifçe esen rüzgârla adeta dans ediyordu. Gözleriyle ne yapıyorsun der gibi bir hareket yaptı. Sonra mahcup gülümsememi takıp kapıdan içeriye daldım. Uzun saçlı kızda peşimden yavaş adımlarla geliyordu. Gözlerim kirli sakallıyı aradı bir iki silah sesi daha duyulduktan sonra kapıyı kilitleyip peşimizden koşar adımlarla geldi. Suratındaki ciddi ifadeyi yüzüne yapıştırmış olmalılar. Gördüğüm andan beridir ifadesi hiç değişmedi.

Uzun koridorda ilerlerken Ayda ve Derini düşünerek beni kurtaran kirli sakallıya dönüp ciddi bir ifadeyle,

-Benimle birlikte gelen iki kişi daha vardı

Sözümü bitirmeden bir hışımla kesti.

-Merak etme ikisi de güvende. Çağdaş ikisini de mekânımıza götürdü.

-Çağdaş kim siz kimsiniz ve bana neden Alfa dedin?

Uzun saçlı kıza kaçamak bir bakış atıp yavaş hareketle bana döndü.

-Bildiğini sanıyordum.

-Neyi?

-Bizi.

-Nasıl bilebilirim ki?

-Pyroma seni Alfa seçerken bizde oradaydık.

-Nasıl yani rüyamda mı?

-Evet, garip gelecek biliyorum ama öyle. Pyroma sana sivriada da Alfa olduğunu söyledi. Bunu bende gördüm Asya da gördü. (Uzun saçlı kızı göstererek)

-O halde siz

-Ben 4 Asya da 5 numara.

-Biliyor musunuz bu çok kolay olmaya başladı.

-Ne?

-Pyroma benden sizi bulmamı bir araya getirmemi söyledi fakat siz birer birer bana geliyorsunuz. Sahi benim burada olduğumu nereden öğrendiniz?

-Gözcümüz haber verdi.

O kim dercesine gözlerine baktığımda anlayıp cevap verdi.

-Yani Çağdaş.

Yönetim binasından çıkıp gözüme çarpan güneş ışığına bir kere daha sövdükten sonra yakınlardaki bir depoya girdik. Kızlar endişeli bir şekilde konuşuyorlardı. Beni görünce gözlerindeki endişe yerini mutluluğa devretmişti. Ayda koşarak boynuma sarıldı. O küçük narin kolları sandığımdan daha güçlüydü nefesimi kesebilirdi. Belki nefesimi dudaklarından çekmek zorunda kalırdım.

-Senin için çok endişelendik sonra bu geldi ve bizi buraya getirdi.

-Benim bir ismim var.

-Çağdaş dimi?

Diyerek yaklaşıp elini sıktım.

-Doğa ben memnun oldum.

-Bende öyle.

SIFIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin