YALANCI ŞEYTANLAR

5. Üç, İki, Bir, Sobe

5. Üç, İki, Bir, Sobe

Şeytanla söylenmiş bir yalan Tanrı'ya ihanet etmek gibidir, derler.

"Çünkü istemeden sebebi olduğun şeylerin kırgınlığı olmaz, nefret gelir oturur o başköşeye her şeyi ardına bırakıp. Anılar birer nefretten ibaret olur çıkar sonra."

&

Nessa Barrett - Do you really want to hurt me

Raye - Escapism

Klergy - You gotta run

Şeytanla bir yalan söylerseniz o an içinde bulunduğunuz durumdan sadece kurtulursunuz.

Ama ondan kurtulamazsınız.

Sonra bir daha söylersiniz yanınıza gelmeye başlar, sizi teşvik eder. Sonra bir daha söylersin, yalan söylemenin zevkine kapılırsın. Çünkü yalan acısızdır başta, içerdeki saf kötülüğü uyandırır. Bir daha söylersin. Bir daha, bir daha... Önce yakınınıza, ailenize, çevrenize... En sonunda kendinize. Aslında kendini en başta kandırdığının farkında bile değilsindir.

Ama bazı yalanların müebbedi fazla sürmüyordu.

Tıpkı şeytanla girişilen iş birliğinin sonunda yapayalnız kaldığın gibi.

"Hadi ama Alara," dedim umursamaz bir tavırla, akademinin koridorundaki cam kenarında ayakta dikilirken. Ben sırtımı kocaman pencerenin pervazına bir şekilde dururken o da hemen yanımda duruyordu. "Bu devirde kim kimin arkasından konuşmuyor? Önemli olan durduk yere birbirinin arkasından kazık atmamak. Sen yapman gerekeni yaptın. Bundan sonrasıyla kafanı yorma."

"Naz'a bir şey yapmayacağından emin misin Mayıs?" Ela gözleri hâlâ şüpheci bakıyordu.

Belli etmese de endişeliydi ve neden bu kadar kastığını anlayabiliyordum, ama Naz için neden bu kadar endişelendiğine anlam veremiyordum. Ne kadar ikna edici konuşursam konuşayım bana inanmadığını elbette biliyordum. Naz'la soyunma odasında benimle ilgili konuşmasından ötürü Naz'a bir şey yapıp yapmayacağımı öğrenmek için yarım saattir beni burada tutuyordu. Her ne kadar şu an Naz'la gerçekten uğraşamayacağımı söylesem de boştu.

"Onu da nereden çıkardın?" diye sordum şaşırmış gibi yaparak.

Hafif parlatıcı sürdüğü dudaklarını yalayarak kollarını göğsünde birleştirdi, bu bana yine bir açıklama yapacağı anlamına geliyordu. "Naz burnunun dikine giden bir kız olabilir Mayıs," diyerek başladı. "Geldiğinden beri pek hoş bir tanışmanız olmadığını biliyorum. Sonrasında da çok iyi anlaşamadınız. Ama onunla uğraşmaya başlarsan hiç tereddüt etmeden sana karşılık verir." Onu senden daha iyi tanıyorum. "Bunun sonucunda da kim zararlı çıkar tahmin etmesi zor değil."

Açık açık Naz'ın kaybedeceğini söylüyordu bana. Naz bunu duysa muhtemelen Alara'ya çok kızacağı kesindi. Alara'nın burada bilmeyip de benim bildiğim; Naz asla merhamet dilenmezdi, bir başkasının onun adında dilenmesine hiç tahammül edemezdi.