13.Bölüm

18 3 0
                                    

Herkese merhaba canlarım nasılsınız bakalım?

Umarım beğeneceğiniz bir bölüm olur:)

Keyifli okumalarrr....

kime adil bu dünyada her şeye sahip olanlara mi?
Yoksa hiç bir şeyi olmayanlara mi?

Bir insanın kalbi sırf üç beş cümle için acır mı? Acımamalı
Ama benim kalbim çok acıdı Anıl gelip o konuşmayı yaptıktan sonra üstümü örtüp yukarıya çıkmıştı benim uyuduğumu düşündüğü için rahatlıkla çıkmıştı o cümleler azından peki yarın karşısına gözlerim açık dursam bana tekrar bu cümleleri rahatlıkla söyler mi?

Gece boyunca düşünüp durdum ne yapmalıyım çıkıp gitmeli miyim? Yoksa kalıp o sözleri tekrar duymalı mıyım? Kalbim ağırlıyla hiç bir şey düşünmez oldum yüreğim acıdı o sözler ile hemde çok acıdı. Ben böyle düşüne düşüne sabahı ettim.
Koltuktan kalkıp üstümdeki pikeyi katlayıp koltuğun üstüne bıraktım.

Anıl'ın bana verdiği odaya geçip ılık bir duş aldım yaklaşık yarım saat yıkandıktan sonra kurulanıp çıktım banyodan gardropun önüne geçip siyah deri eteğimi beyaz askılı bluzumu giyip hafif bir makyaj yapıp saçlarımıda olduğu gibi düz bıraktım. Ben kararımı vermiştim o daha bu konuyu açmadan ben açacağım çünkü dünkü çaresiz sesini tekrar duymak istemiyorum.
İşimi bitirdikten sonra aşağı yemek masasına doğru ireledim Anıl her zaman ki yerinde oturmuş kahvesini içiyordu sanki dün bana hiç bir şey söylememiş gibi bana bakıp tebessüm ettikten sonra
"Günaydın kayra." Dedi bende onun gibi bozuntuya vermeyerek karşılık verdim daha sonra güzelce kahvaltımı ettim.

Anıl oturma odasına geçince bende hız kesmeyerek onun yanında gittim bugün her şeyi bitirecektim.

"Anıl!" Kafasını bana doğru çevirdi.

"Ne oldu Kayra?" Diyerek bana baktı

"Konuşmamız gerek." Kafasını sallayıp koltuğu gösterdi bende koltuğa oturup derin bir nefes aldım hâlâ biraz kararsızım bu konuşmayı yapıp yapmamak konusunda.

"Evet Kayra dinliyorum seni." Ah keşke asıl ben seni dinliyorum diye bilseydim.
"Anıl... ben dün bana söylediğin bütün sözleri duydum!" Bir çırpıya söyleyiverdim.
Anıl şaşkınca kaşlarını çatmıştı ve yüzünde anlamsızca bir öfke oluştu. Acaba o bana demeden ben öğrendiğim için mi öfkelendi?

Öfkesini takmayarak dün akşamdan beri ona söyleyeceğim cümleleri beynimde bir araya getirip konuşmaya başladım.
"Kaan daha bana beni sevdiğini söylemeden onun kötü bir adam olduğunu öğrendim kaçtım ondan ama bir yanım her zaman Kaanın yanındaydı çünkü hayat bu dedim hayat şartları onu bu kötü yolara sürüklemiş olabilir ama ben her zaman ondan uzak durdum çünkü onun yaşantısı bana tersti ama o hırsına yenik düştü bana olan sevgisi  beni kazanma hırsına dönüştü. Ve bana unutmayacağım şeyler yaşattı ve halada yaşatmaya devam ediyor.
Ama Anıl sen öyle değilsin ben seni kim olduğunu bile bile yanında kaldım sana güvendim hatta sana az bir şey olsada hissler besledim!" Ona baktım o ise karşıya bakıyordu çenesini sıkmaktan çene kısmı beyazlamıştı. Ben onun tersine ona baktım çünkü belki bu onu son görüşümdü baktım baktım takki artık gönlümün sıkışıp kaldığı süre boyunca baktım ve artık sona yaklaşıyordum konuşmaya devam ettim.

"Biliyor musun Anıl sende gördüğüm küçücük ışığıda dün gece bana söylediğin sözlerden sonra o ışığıda söndürdün !"

Düz bir şekilde karşıya baktı ne konuştu ne sözümü böldü sadece sustu. Ama öfkesi yerindeydi

"Kaan'dan sonra bir kez olsun daha birine inanmak istedim ama sen o sözleri söyleyerek o inancımıda yıktın."

"Kayra..." devam etmedi devam etmesini bekledim ama etmedi gözlerimden bir yaş aktı.

TERZİ KIZ VE MAFYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin