Bölümü şarkıyla dinleyin lütfen İyi okumalar...
°
Sabahın ilk ışıkları vuruyordu penceremden içeriye. Uyuyamamıştım hem, düşünüp durmuştum, sonuçta bugün bir itirafta bulunacaktım.
Öyle değil mi?
Oldukça zor bir itiraf. Ne tepki alacağımı iyi biliyordum, en fazla aşağılanır, dayak yerdim. Bunu bekliyordum açıkçası. Ne olurdu da kabul edilseydim. Sadece bir defaya mahsus biri tarafından kabul edilip, sevilebilseydim.
Düşüncelerimi bir kenara bırakıp kalktım yataktan. Son bir karar olarak duşa girmek istemiştim. Girdikten sonra ise parfüm sıkardım, temiz ve güzel kokmak isterim jimin'in karşısında. Farkedilmesemde gayet iyi bir fikirdi.
Beni hiçe sayabilir, sevmeye bilir, umut verebilir, canımı acıtabilir hatta hayal kırıklığına bile uğratabilir. Ben daha önce kimsenin onu sevmediği kadar güzel ve özel sevdim. Çünkü ben daha önce, kimse onun için kılını bile kıpırdatmazken büyük sorumlulukların, büyük fedakarlıkların altına girmeye hazırdım. Onu yalnızca oturduğu yerden sevenlerden değildim. Ben sevmenin ne olduğunu en iyi onda öğrendim. Belki hiçe sayıldım, belki alay konusu oldum, ama yine de sevdim. Ve bundan sonra ki hayatımda da seveceğime dair söz veriyorum.
Güzel insanlar biriktirmek lazım. Her ne olursa olsun ben daima var olduklarına inanıyorum. Onlardan biri de jimin'di mesela, ben onun güzel insan olduğunu ilk gördüğümde anlamıştım zaten. Güzel derken öyle dış görünüşten bahsetmediğimi anlamışsınızdır. Kalbi güzel insandı jimin. Ben buna inanıyordum. Sever ise gerçekten sevebilecek biriydi. Beni de sevsin istiyordum.
Güzel insanlar biriktirmek lazım bu hayatta dedik, değil mi? Evet. Lakin hiçbirimiz iyi bir birikimci değiliz. Küçükken elime geçen paraları biriktirmeye çalışıp, ikinci veya üçüncü gün canım çikolata veya başka birşey çekerdi. Biriktirdiğim paraları gider, harcardım. Küçükken benim biriktirmek istediğim ve bir türlü biriktiremediğim o paralara yaptığımı büyüdüğümde insanlar bana yaptı ve yapmaya da devam ediyorlar. İnsanlar o kadar kötü ki; sana sırt çevirip gitmek için dara düşmeni bile beklemiyorlar. Değer verdiğini hissettiğinde hemen değişiyorlar ve senden uzaklaşıyorlar...
• ᴥ •
Görüş açıma giren okul ile adımları tedirgince ilerletiyordum. Girdiğim gibi de hemen jimin'i bulup itiraf edecektim herşeyi, planım bu yöndeydi. Ne olursa olsun bugün bu iş bitecekti işte. Jungkook habersizdi kararımdan ama fırsat bulamamıştım ona söylemek için. Neyse herhalde birşey demezdi.
Kapıdan içeriye adımladım. Bahçede onu arıyordum, bulmuştum bile. Gözlerimi kapatıp derince soludum temiz havayı. Nefesimi dışarıya verdim ve onlara doğru ilerlemeye başladım.
Yapabilirsin yoongi. Yapabilirsin yoongi. Yapabilirsin yoongi. Güven kendine sakin ol her şey yolunda.
Savaş veren kalbim rahatlamamı istiyordu. Evet yapabilirdim. Sakinim.
Yanına varınca durdum önünde. Beni farketmişti ki, taehyung da jungkook ile olan konuşmasını bırakıp jimin'in yanına adımlamıştı. Şimdi ikisi de bana bakıyordu.
"Hey, neler oluyor?"
Dedi taehyung. Gözleri hala bendeydi.
"Bir sorun mu var? Ne istiyorsun?"
Konuşan o'ydu şimdi. Geri mi dönseydim. Yanlış mı yapıyordum bilmiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Die, Yoonmin
Fanfiction"Sikeyim yoongi, adımla inlemen beni deli ediyor." >%60 texting >%50 düz yazı •Homofobik istemiyorum• Başlangıç: 20.09.21 Bitiş: 18.06.23 #Die - 1