Gözümü, avına kitlenmiş bir arslan edasıyla, karşımdaki adama dikmiş hiçbir hareketini kaçırmak istemeyerek dikkatle bakıyordum.
"Aleyna ben sıkıldım artık."
Arkamdaki Bahar'a döndüm. Sıkıntıyla etrafına bakıyordu. Göz devirdim onun bu haline."Bahar biz bu yola baş koymadık mı? Ölmek var dönmek yok demedik mi? Bu kadar kolay sıkılamazsın." Dedim.
"Dün bir gaza gelip plan falan yaptık da. Bunun kalkacağı yok bir saat oldu. Adam tuvalate bile gitmedi be."
Sus işareti yaptım."Sıkılmak yok." Dedim gizemli çıkarmaya çalıştığım sesimle.
"Adamı bulmak için kaç saat uğraştık. Hemen vazgeçemeyiz.""Direkt gidip konuşma fikrini yine bir gündeme getirsek mi?" Diyen arkadaşıma döndüm, gözlerimi kısarak baktım.
"Bahar yaa. Tek gelecektim ben. Yine başladın." Diye önüme döndüm.
"Öyle daha iyi olmaz mıydı?"
"Hayır." Dedim hızla.Adama bakmaya devam ettim. Yirmi beş yaşındaki, ünlü oyuncu Barış Coşkun'a. Burası sık sık geldiği bir kafeydi. Yalnız kalmak için geldiği için çoğu kişi bilmiyordu. Ama biz ne yapmış etmiş bulmuştuk.
"Adamın kalkacağı yok dediğin gibi. B planına geçiyoruz." Fısıldayarak konuştum.
Duyamayacak kadar uzak olsada mooda girmek için yapmıştım."B planımız yoktu ki." Dedi Bahar.
"Şimdi var." Diyerek ayaklandım. Bana şaşkın ördek yavrusu gibi bakan canım arkadaşımı da kolundan tutarak kaldırdım. Koluna girerek adama doğu yürümeye başladık.
"Şimdi ben hayranı gibi olaya dalıp, salak saçma triplere gircem, sen o ara halledeceksin." Kulağına fısıldayarak konuştum.
"Ben yapamam." Dedi telaşla.
"Hayranı rolünü mü yapmak istersin?" Dedim. Kafasını hızla iki yana salladı.
"O zaman anlaştık."
Adımlarımı hızlandırarak, elim ayağım heyecandan titriyormuş gibi masasına oturdum.
"Siz, siz.. ben.. şey pardon çok heyecanlıyım da." Dedim. Bir yandan elimi hızla hareket ettiriyor, heyecandan ne yapacağını bilemez gibi davranıyordum.
Bana bıkmış bir şekilde baktı."Siz hayranımsınız sanırım." Dedi sıkılgan şekilde.
Hevesle kafamı salladım."Barış bey sizi tanıyıp da size hayran olmayan var mı ki. Ne kadar yakışıklısınız." İç çekerek konuştum.
Oyuncu olacak insanım be. Nerede benim ödülüm.
Arkadaki Bahara baktım heyecandan kalmıştı öyle. Gözlerimle hadisene işareti yaptım.
"İmza mı istiyorsunuz? Ya da fotoğraf çekinebiliriz." Dedi resmi bir şekilde.
"İkiside." Dedim sevimli bir şekilde gülümseyerek. Yanında duran kağıtlardan bir tane aldı ve bir kalemle imzalayarak uzattı.
En değerli hazinemmiş gibi aldım kağıdı ve bağırıma bastım."Ömrümün sonuna kadar saklayacağım." Dedim hülyalı sesimle.
Bana ufak bir tebessüm gönderdi. Alışık olmalıydı tabi böyle şeylere.Bahar'a baktım. Eline makası almış tereddütle bekliyordu.
"Hadisene." Dedim bağırarak birden kendime engel olamamıştım.Adamın bana afallamış bakışlarını farkettim."Heyecandan ne dediğimi bilemiyorum. Hadisenizde fotoğraf çekinsek diyordum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Operasyon: Abiler
Teen FictionAbi operasyonunu resmi bir şekilde başlatıyorum. Artık onların gerçek ailem olduğunu biliyordum. Önce gizlice içlerine girecek, onları tanımaya çalışacaktım. Eğer gerçekten onları kendime yakın hissedersem de gerçekleri söylecektim.