Akif bey sinirle ve hızla yanımızdan içeri doğru gitti. Egemen ve Barış da arkasından gitmişti.
Alp'e baktığımda afallamış ve üzgün görünüyordu. Kafası yerde dışarı doğru yürüyecekken Koray abim kolundan tuttu. "Dur gitme odana çık."Mahcup bir şekilde, "Gitsem daha iyi olacak." dedi.
"Ne oldu?" diye sordum.
Koray abimin kolundan çıkan Alp, "Klasik annem." dedi. Bakışlarını bana çevirerek, bu durumdan sıkılmış bir bakış attı. "Annemin artık buraya gelmeyeceği açık. Yani benim burada kalmaya hakkım yok."
"Burası bizim de evimiz ve kalmanda her hangi bir sakınca yok. Akşam oldu bugünlük kal. Yarın ben gideceğin yere götürürüm." dedi abim. Alp hâlâ kararsız duruyordu.
"Yok gideceğim. Teşekkür ederim her şey için."
Öyle kırılgan duruyordu ki, sarılmak istedim."Bugün kal. Yarın ben halledeceğim. Babamı da takma kafana." dedi abim itiraz kabul etmeyen bir sesle.
"Annen dolandırıcılık suçundan karakolda." diye ekledi sonra.Gözlerim şaşkınlıkla aralandı. Bunu beklemiyordum. Alp'e baktığımda şaşırmadığını gördüm. Biliyordu sanırım.
Çekindiği ve kendini fazlalık gibi hissettiği belliydi. Bu noktada araya girsem iyi olurdu. Kendisiyle yıldızımız çok barışmasada kötü biri olduğunu düşünmüyordum.
Koluna girerek, yukarı merdivenlere doğru çekiştirdim. "Ayy birde senin nazını mı çekeceğiz canım. Akif bey alışık böyle durumlara. Biz onun zoru yüzünden kalıyoruz sende bizim zorumuzla kal. Ne olmuş? Ev koskoca zaten." Merdivenlerden çıkarken bana karşı çıkmadı. İsteksiz isteksiz yürümeye devam etti.
Yüzüne baktığımda yorgun görünüyordu. Karşı çıkamayacak kadar yorgun belki de.
Odanın kapısının önüne gelince, içeri girmesini işaret ettim. "Partilemeye senin odanda devam edelim. Ben diğerlerini çağırıp geleceğim."
Hızla tekrar aşağı indim. Ne olduğunu öğrenmek istiyordum. Bu tarafa doğru gelen Bahar, Arda ve Ege'yi gördüm.
"Ne oldu?" diye sordu Bahar."Düğün iptal olmuş sanırım. Siz benim odama çıkın geliyorum ben."
Salona girdiğimde kimseyi göremedim. Koridor boyunca yürürken çalışma odasından çıkan Barış, Koray ve Egemen abimle karşılaştım. "Ne olmuş?" dedim.
Egemen yanıma yaklaşıp dedikodu havasına bürünerek, "Neler olmuş, neler?" dedi.
"Kadın dolandırıcıymış. Bir adamla konuşurken öğrenmiş babam. Sonrası malum düğün iptal oldu. Babamın asıl derdi eminim herkesin önünde yaşanmış olması her şeyin. Rezil olduğunu düşündüğü için fazlasıyla sinirli." dedi Koray abim. "Bizim karakola gitmemiz lazım. Direkt buraya geldik. Siz odanıza çıkın." Kafamı salladım.
"Ben düğüne gitmedim ya, düğün bile olmamış. Keşke gitseydik de, o an ki Akif beyin surat ifadesini görseydim." dedim.
Barış önüme geçti. Kaşlarını sinirle çattı. Hayal kırıklığı ve ne yapacağını bilmez bir şekilde duruyordu. Eliyle yüzünü işaret etti.
Koray abime yanıma gelmesini işaret ettim. Barış'ın yüzünü işaret ederek, "Bu mudur?" dedim. İkimizde dikkkatle Barış'ın yüzüne odaklandık. Egemen de yanımıza gelerek incelemeye başladı.
"Tam olmamış sanki, bir şeyler eksik." dedi abim.
"Siz ne anlarsınız. Mükemmeldi." diyerek önden yürümeye başladı Barış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Operasyon: Abiler
Teen FictionAbi operasyonunu resmi bir şekilde başlatıyorum. Artık onların gerçek ailem olduğunu biliyordum. Önce gizlice içlerine girecek, onları tanımaya çalışacaktım. Eğer gerçekten onları kendime yakın hissedersem de gerçekleri söylecektim.