B3 | Üstü Kesik Yaralar

6.3K 90 7
                                    

B3 | Üstü Kesik Yaralar 

... 

Gözlerimi kapattım ve üstüme gelip, beni ezmeye çalışan bütün sorunlarımı karanlığa gönderdim. Onlarla beraber bende o karanlığa gömüldüm. 

Dinledim. 

Yağmurun cama çarparak çıkardığı sesi, rüzgardan dolayı sallanan çanları, insanların bir an önce eve gitmek için çabaladığını. 

Kim eylemler duyulamaz demişti? Onları sadece görebilirdim öyle mi? Hayır. 

O insanların bir amacı vardı. Amaçları ve istekleri doğrultusunda yaşıyorlardı. Peki benim amacım neydi? İstediğim şeyler var mıydı? 

İstediğim şeyleri düşünmeye çalışırken aklıma gelen:

Dağınık sarı saçları, derin bakan, okyanusu andıran gözleri hemen zihnimden sildim. 

Onu düşünmemeliydim. 

Saçlarımı geriye doğru ellerimle ittirerek diplerini tuttum. Kendimi sırt üstü yatağa attım. Derin bir nefes aldım ve geri verdim. 

Şu anlık tek amacım bu gibi görünüyordu. 

Komodinin üzerinde duran telefonum çalmaya başladığında umursamadan, tavanda ki çizimlerimi izlemeye devam ettim. 

Telefon bir kaç defa üst üste titrediğinde başımı oraya çevirdim ve uzanarak telefonumu aldım. 

Mesaj Hayley'den di. 

Onu ekmiştim. 

Ve şu an hala beni beklediğini yazmıştı. Eğer gelmezsem, gelene kadar orada oturacağını benimle konuşmadan da gitmeyeceğini biliyordum. Daha önce yapmadığı şey değildi. 

Yatakta doğrularak çoraplarımı giydim. 

Üstümde ki dizlerime kadar gelen oversize tshirte aynada baktım. Yağmur yağıyordu. Üstüme bir şey almayacaktım. Belki fiziksel sağlığım bozulursa mental açıdan iyileşirdim ve mantıklı kararlar verebilirdim. 

Hayley'e geleceğime dair kısa bir mesaj attıktan sonra, kapıda duran botlarımı giydim. Telefonumu aldığım küçük çantanın içine attım. Kulaklarımı çıkardım ve şarkı dinlemeye başladım. 

Yağmur yüzüme çarpıyordu. 

Tıpkı hatalarım gibi. 

Yüzüme hafif bir gülümseme yayıldı. Yoldan geçen insanlar bana deliymişim gibi bakıyordu. 

Birkaç sokak geçtikten sonra Hayley'in babasına ait olan küçük kitapçının önünde durdum. Derin bir nefes aldım. Uzun bir konuşma beni bekliyordu. Kapıyı iterek içeri girdim. 

Kapının üstünde ki zil çaldı. 

"Hemen geliyorum, bir saniye." 

Kısa süre içinde, iç kısımdan çıkan Hayley beni görünce gülümsedi. 

"Hoş geldin."

"Hoş buldum." 

Kaşlarını çattı. "Ben pek hoş bulmadım ama. Kızım bu halin ne?!"

Suç işlemiş, küçük bir çocuk edasıyla dudaklarımı büzdüm. 

"Sadece yağmuru hissetmek istemiştim." 

"Çok yakında büyük bir ağrı ve ateşte hissedeceksin."

Omzumu silktim. 

"Sana kuru kıyafet getireceğim. Sende bize ılhamur yap." 

Pretty Dirty +18 Yarı Texting | Joseph MorganHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin