𝗆𝗈𝗏𝖾 𝖻𝖺𝖻𝗒, 𝗆𝗈𝗏𝖾 𝖻𝖺𝖻𝗒, 𝗂'𝗆 𝗂𝗇 𝗅𝗈𝗏𝖾

729 44 0
                                    

"your name is on my lips

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"your name is on my lips."

"Cidden mi Darchelle? Ok atmayı hala öğrenemedin mi?"
Clint kafasını iki yana sallayarak bana umutsuz bir vakaymışım gibi baktığında dudak büzdüm.
"Tanrım, bana öyle bakmayı kes."
Hafifçe kıkırdadığımda Clint omuzlarını düşürdü ve elini omzuma atarak saçlarımı karıştırdı.
"Bazen başka bir kız çocuğum varmış gibi hissediyorum."
Sıkıntıyla konuştuğunda hafifçe eline vurdum.
"Hissediyorum mu? Bana beni küçük kızın olarak gördüğünü söylemiştin."
Clint dudak büzerek geri çekildi ve bana kısa bir bakış attı.
"Artık yeterince küçük değilsin, şu hale bak, seni ne ile besliyoruz biz?"
Gülerek konuştuğunda göz devirdim ve onu itekledim.
"Bence de artık ok işini bırakmalıyız, yapmayacağım belli."
Clint söylediklerimi birkaç saniye düşündükten sonra kafasını onaylar anlamda salladığında hafifçe sırıttım.
"Pekala, antrenman bitti."
Clint ellerini çırparak konuştuğunda hızlı bir şekilde ilerideki hedefi vurdum ve ona göz kırptım.
"Hadi ama Legolas! Benim yapamayacağım bir şey var mı sence?"
Clint ağzı açık bir şekilde bana baktığında elimdekileri oku bırakarak çıkışa doğru koştum.
"Bunun acısını çıkaracağım!"
Arkamdan bağırdığında omuz silktim, önemli olan antrenmandan kaçabilmiş olmamdı.
"Oldukça mutlu görünüyorsun."
Korkuyla yerimden sıçradığımda Steve sırtını yasladığı duvardan ayrıldı ve hafifçe güldü.
"Neden bu kadar sessiz geliyorsun Rogers?"
Hafifçe gülerek konuştuğumda Steve omuz silkti.
"Sen fazla dalgınsın Stark."
Hafifçe gülümsedim ve ellerimizi birleştirdim.
"Gitmem gerek, uzun zamandır dans etmiyorum."
Gülerek konuştuğumda Steve genişçe gülümsedi.
"Natasha olacak mı?"
Kafamı iki yana salladığımda Steve'in gülüşü mümkünmüş gibi biraz daha büyüdü.
"İzleyebilir miyim? Seni dans ederken izlemeyi seviyorum."
Kafamı hevesle onaylar anlamda salladım, genişçe gülümseme sırası bendeydi.

"Steve, öyle değil."
Yüksek bir kahkaha atarak geriye doğru gittim ve Steve'in dans etme çabasını izlemeye başladım.
"Tanrım! Sen bir balerin değilsin Steve."
Gülerek konuştuğumda Steve havadaki kolunu indirdi ve gözlerini bana çevirdi.
"Bu benim gibi yetenekli bir dansçıya yapılan büyük bir hakaret."
Ciddi bir sesle konuşsa da gülmemek için dudaklarını birbirine bastırıyor ve göz temasından kaçınıyordu.
Çok geçmeden dayanamayıp yüksek bir kahkaha attığında kafamı iki yana salladım ve güldüm.
Steve Rogers benim için gönderilmişti, başka açıklaması yoktu.
"Bana bu şekilde bakıyorken seninle burada karşılıklı durabiliyor olmamız büyük bir şey."
Steve fısıltıyla konuşarak bana yaklaştığında hafifçe sırıttım ve ellerimi göğsünden ensesine doğru çıkararak kısa saçlarını çekiştirdim.
"Şu an nerede olmamız gerekirdi yüzbaşı?"
Dudaklarına doğru fısıldadığımda Steve'in ellerimin altındaki bedeni istekle kasıldı.
"Dairemde, belki yatağın üzerinde ya da salondaki geniş koltukta."
Steve fısıltıyla konuşarak elini açık tişörtümden içeriye sokarak belimi hafifçe okşadı.
"Belki de mutfak tezgahında, mekanın bir önemi var mı Darchelle?"
Kısık bir sesle konuşarak gülümsediğinde sertçe yutkundum ve onu biraz daha kendime çektim.
"Ya da dans salonunda? Bu da iyi bir seçenek olurdu yüzbaşı."
Steve söylediklerimden sonra bir saniye bile beklemeden dudaklarıma yapıştığında itiraz etmeden bacaklarımı beline doladım ve beni salonun içindeki giyinme odasına götürmesine izin verdim.
Steve dudaklarını boynumda gezdirerek sert öpücükler bıraktığında dudaklarımın arasından çıkan küçük iniltiler daha da sertleşmesini sağlıyordu.
Steve ile zamanında oldukça dalga geçtiğim için pişman olmuştum, Steve Rogers kesinlikle bir rahibe değildi.
Dudakları tekrar dudaklarıma yöneldiği sırada kendini bana bastırmasıyla inledim ve başımı geriye doğru attım.
Steve buna gülerek ellerini sırtımda gezdirdi ve elleri sütyenimin kopçasını buldu, çok geçmeden çıkarıp attığında hissetiğim rahatlıkla ona biraz daha sokuldum.
"Darchelle, buna devam edersek duramayacağım."
Steve boğuk bir sesle konuştuğunda üzerimdeki tişörtü bir çırpıda çıkardım.
"Durmanı isteyen yok zaten."
Steve vakit kaybetmeden öpücüklerini sıralamaya devam ettiğinde boynumun moraracağına emindim.
Elleri biraz daha aşağıya giderek şortumun uçlarında gezindiğinde parmaklarını hissetmemle kendimi ona ittim.
Steve buna gülümseyerek gözlerini gözlerime çıkardığında hissettiğim zevkle dudaklarımı ısırdım.
Dans salonunu deneme fikrinin hangimizden çıktığını hatırlayacak durumda değildim ama tek bildiğim harika bir fikir olduğuydu.

darchelle || Steve RogersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin