15.

11.5K 490 13
                                    

Selam

Asıl bölüm budur

Bundan önce yayınladığım yerde boş yapabilirsiniz

Canım sıkıldığı için öyle bir bölüm yazdım

Ama asıl bölüm budur

Sorunuz varsa buyrun olmayanlara,

İyi okumalar

🪐🪐🪐

"Gel bakalım yanıma." Asena hızla Gürkan komutanın yanına gitti. Gürkan komutan Asenanın kulağına eğilip birşeyler fısıldadı. Asena duydukları ile mutlu olup yerine geri oturdu ve Nehir ile konuşmaya devam etti. Benim gözlerim uzaklara dalmıştı bile. 'Ama babaannem sevmiyor' cidden böyle miydi. Cidden üvey çocukları bile olsam beni hiç bunu öğrenmeden önce sevmemişler miydi. Aras yanıma gelip kolunu omzuma atıp kolunun altına aldı beni. Tedirgin olsanda kollarımı beline doladım. Aras kulağıma eğilip "Ben seni hep seveceğim güzelim." dedi. Bunu demesi ile kollarımı daha sıkı sardım beline. Biz orada sarılarak oturduk diğerleri sohbete devam etti. Yavaş yavaş alışıyordum Aras'a. Sevgisini hissediyordum. Kapının sesi ile kafamı kapıya çevirdim. Sonra bizimkilere dönüp "Birini mi bekliyorduk." Hayır anlamında kafa sallamalarıyla kapıya gittim. Kulbu aşağı indirip kapıyı açtığım an karşımda namlu ile karşı karşıya geldim.

...

Karşımda yüzünde siyah kar maskeli biri vardı. Elinde silah, ve o silahın hedefi şimdilik bendim. Maskeden dolayı boğuk çıkan sesi ile;

"Geç içeri." dedi.

Fakat bu kişinin atladığı bir yer vardı burada 10 tane özel harekat askeri vardı. Ve hepimiz deneyimliydik. Birçok kez operasyona katılıp böyle şeyler yaşamıştık.

Maskelinin dediğini yapıp birkaç adım geriledim. Benim gerilemem ile arkasında bulunan yaklaşık 15 kişi içeri girdi. Hepsi avluda oturan bizimkilerin yanına geçti. Asena Arzunun bacağına sarılmış bir şekilde sessizce ağlıyor Yasemin ve Nehir artık sanki alışmış gibi başlarındaki adamlara bakıyor tim ise dişlerini sıkmış bir şekilde bana bakıyordu.

"Hepiniz çökün şuraya." dedi başıma silah dayayan kişi.

Hiçbirimiz yerinden kımıldamaması onları sinir etmiş olmalı ki başımdaki silahın namlusu arttı. Ama ben hiçbir şekilde yerimden kımıldamadım.

"Duymadınız galiba çökün dedim size."

Bakışlarımı Aras abime çevirdim. Daha az önce kollarının arasındaydım. O da hissetmiş gibi bakışlarını bana çevirdi. Yüzünde minik bir tebessüm vardı bana bakarken. Ondan bakışlarımı çekip Gürkan komutana baktım.

Onun yüzünde ifade yoktu ifadesiz bakışları üzerimdeydi. Son olarak bakışlarımı Ozan abime çevirdim.

Bana artık hareket et der gibi bakıyordu. Bakışlarından aldığım izin ile harekete geçtim.

Kafama silah dayamış solumda olan maskeli adamın bileğini tuttuğum gibi büktüm. Bu hareketim ile silahı düşürmesi gerekirken daha da sıktığı için silah bir anda patladı. Kurşun avludaki mutfağın cam ile kaplı olan kapısına geldi. Adamın eline bacağım ile bir tekme atıp silahın elinden düşmesini sağladım. Silah elinden düşüp Arzu ablanın önüne düştü.

Arzu ablam çevresinde fazla asker olması nedeniyle silah kullanmayı ve teknik dövüş hareketlerini biliyordu. Eğer hızlı olursa o silahı kapardı. Ve öyle de oldu o silahı kaptı. Eline ters bir şekilde aldığı silahı usta bir hareket ile düz çevirdi ve kilidini açıp kocanın başına silah dayayan adamın koluna bir el ateş etti. Kolundan darbe alan adam elindeki silahı yere düşürdü. Tabii abimde durmayıp elinden düşen silahı aldı. Ben yanımda olan hareket ile başımı yana çevirdim. Elinden silahını aldığım adam düştüğü yerden kalkmaya çalışıyordu. Ama sadece çalışıyordu...

Üvey AskerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin