[smut]
ertesi gün george tüm derslerinde tarih konularını gözden geçirdi. cuma günü sınavı vardı ve bugün biraz daha çalışabilmesi için son şansıydı. tarihte fena sayılmazdı. ama ne zaman finaller gelse, her zaman geçecek olsa bile başarısız olacağını düşünür ve endişelenirdi.
dream onun geçmesine yardım edeceğine söz vermişti. tam olarak hile değildi, sadece ekstra yardımdı. haksız bir avantaj.
george, az sonra olacağı teste hazır şekilde elinde bir kağıtla dream'in oturma odasındaki koltukta oturuyordu. dream koltuğun karşısındaki sehpaya oturdu. bacakları her zaman sınıfta öğretirken olduğu gibi iki yana genişçe açıldı. george bunu her zaman dikkat dağıtıcı bir şey olarak görürdü ama şimdi zamanı değildi.
"tamam o zaman ben sadece soru soracağım ve sen de cevaplayacaksın, anlaştık mı?" george başıyla onayladı, kağıdı dream'e verdi.
"iç savaş... ne zaman başladı?" dedi dream, george'un elleri şortunun içinde kucağında, kapüşonlusu tüm vücudunu sarmış ve onu küçücük gösteriyordu. george sevimli ve haksız yere masum görünüyordu. dream onu süzerken içini çekti, sertleşmişti. george sadece karşısında oturmuşken nasıl bu kadar sertleşebilirdi?
"1861" george mutlu bir şekilde yanıtladı. dream sırıttı. bir fikri vardı, ahlaksız bir fikirdi, ama yine de bir fikri vardı.
ayağa kalktı ve george'u kucağına alarak kanepeye oturdu. "aferin" dream'in sırıtışı, ne zaman doğru cevaplasa george'u övebileceğini fark ettiğinde genişledi.
"benim için birden fazla iş yapacaksın, tamam mı aşkım?" george, dream'in iş pantolonunda ki şişkinlikten ne olcağı hakkında küçük tahminlerde bulunabiliyordu.
"clay sen sertleşmişs-" dream onu boynundan öperek susturdu. "biliyorum, üzgünüm" dedi öpücüklerinin arasında. george bu çalışmanın yönünü fark ederek, oturduğu yere, yani dream'in kucağındaki şişkinliğe sürtündü.
"yardım ister misin" george nefesini verdi. dream başını salladı, "hadi bir oyun oynayalım, sen uslu bir çocuk olup ben seni test etmeye devam ederken sorunumda bana yardım et. eğer yanlış cevaplar ya da cevap vermezsen sana dokunmayı bırakırım"
george dream'in gömleğini avucunun içine aldı. "oh, bunu sevdim" dedi usulca, dream'in onun için şortunu çıkarmasına izin vererek.
dream pantolonunun fermuarını açtı ve gömleğini çıkardı. george'u kendi kapşonlusu onun üzerindeyken becermek istiyordu. elleri esmerin vücudunda gezindi ve belini tuttu. çocuğu hareket ettirdi ve erekte olmuş penisine oturttu, bu george'un hafifçe inlemesine neden olmuştu.
"ah..bu zor olacak" diye sızlandı george. "bunu yapabilirsin bebeğim, sadece çok iyi düşün" dream kısa bir süreliğine duraksadı "iç savaşın üç ana nedeni neydi?" ve yavaşça içine girmeye başladı, hafifçe yukarı aşağı şekilde esmeri penisinde zıplatıyordu, henüz çok sert gitmek istemiyordu.
"abraham lincoln'ün s-seçimi, kölelik, v-ve bu hareketin kaldırılmmh- kaldırılması"
"aferin, gördün mü? yapabileceğini biliyordum," diye övdü. george, dream'in nazik övgülerinden her zaman tatmin oluyordu. "thomas stonewall jackson kimdi?"
george, dream her soru soruşunda daha da hızlanacağını düşündü çünkü böyle imkansız görünüyordu.
"konfedera...konfe- hmmm~ ah! clay! s-siktir- mhaah..sikeyim!" george'un ağzından korkunç derecede cinsel bir inilti çıktı. dream zevkle tısladı.
"cevap vermelisin bebeğim" dream durdu, george yüzünü buruşturdu ve gözlerini kapadı. dream çıkardığı güzel sesler için onu sertçe becermek istiyordu ama kendini tuttu. "konfederasyon generali-" george nefesini verdi. dream içine girmeye devam etti, "mm aferin, beni çok iyi dinliyorsun" dream onu övmeden edemedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
teach me | dreamnotfound
Fanfictiongeorge bunun yanlış olduğunu biliyordu. tarih öğretmeni bacaklarını iki yana genişçe açmış sırasında otururken onu yardıma muhtaç bir şekilde izlemenin kötü olduğunu. [+18] dsmp #1 mcyt #1 dnf #5 dreamnotfound #2