Yokluğunda

39

HELLO BALLARIMMM NABERR!!

Nasılsınız?

Beni sorarsanız ben merdivenden düştüm ve zor yürüyorum. Bu bölüm böyle oldu kusura bakmayın. Ağrı içinde anca yazabildim.

Özür dilerim hepinizden..

Neysee buyrun bölüme efenim..

Mutfağa ilerleyip tek başına kahve içen Yusuf'un yanına ilerledim.

Takım elbisesini giymiş haldeydi.

Adımlarım ilerlemiyordu.....

Sessizce sandalyeyi çekip oturdum.

" Yusuf?"

Kahvesinden yudum alıp bana baktı
" Efendim"

" Ben bben düşündüm dddee."

Kekeliyordum... Hayır.

" Ben düşündüm de. Ben evliliğimizi yürütebileceğimizi düşünmüyorum"

Elinde ki kahveyi yere düşürmüştü. Korkuyla geriye sıçrayıp. Gözlerinden alev fışkıran Yusuf'a baktım.

"Sen düşündün demek he. Senn! biz değil. Kendi başına bizim için karar verebiliyorsan ne mutlu.."

Hızla mutfaktan çıktı.

.........

Gece boyu ordan oraya dönmüş Yusuf'un nereye gittiğini düşünmüştüm. Doğru mu yapmıştım?

Bilmiyorum..

Acınası haldeydim resmen.
Onun canı ne kadar yanıyorsa benim de yanıyordu.

Sebepsiz yere bağırmaları sebepsiz, yere tripleri , dinlememesi, kendi bildiğini okuması....

Uzunca halıyla bakışmamız ardından ayağa kalktım. Bugün işe gidicektim ama önce Sedat'a uğramam gerekiyordu. Bade'yi görmek istiyordum.

Hızlıca bir duş alıp üzerini giyindim. Saçlarımı her zaman ki gibi salıp hafif bir makyajla evden çıktım.

Yusuf'un bana aldığı arabaya binmeyip taksi çağırdım.

Kısa süre sonra gelmişti zaten. Çok uzun sürmeyen yolculuk sonrası Sedat'ın evine gelmiştim.

Haberi yoktu ama neyse.
Kapıyı tıktıklayıp beklemeye başladım.

Bir süre açılmayan kapı bir kadın tarafından açılmıştı. Şaşkınlıkla kadına bakıyordum. Kucağında da Bade vardı..

" Buyrun kime bakmıştınız"

Kadını baştan aşağı süzüp " Sedat burda mı?"

Kafasını hızla olumsuz anlamda sallayıp " işe gitti"

Kaşlarımı kaldirip Bade'yi kucağından aldım.

Şaşkınlıkla bana bakan kadın bana doğru hamle yapıp " AA niye alıyorsunuz canım Bade'yi o bana emanet"

Bade'ye öpücükler konudurup
" Kuzum canimm sana iyi bakıyorlar mi??"

Kadın " hanımefendi Bade'yi verir misiniz hem kim olduğunuzu dahi söylemediniz."

Hafifçe gülüp " neredeyse bu zamana kadar ben baktım Bade'ye."

Kadınin gözleri büyüdü ardından
" Pelin hanım"

Kafamı olumsuz anlamda sallayıp
" Erva diycektin herhalde"

Kadın kıpkırmızı kalmış halde bana bakıyordu.