İyi okumalar💕
||||||||||||||||||||||||||||||||
San, Wooyoung için üzülüyordu, hem de çok. Onu her şeyden korumak, kendi gizli kutusunda saklamak istiyordu.
"Beni nasıl buldun?" diye sordu Wooyoung.
"Kalbimi takip ettim, o beni buraya getirdi."
Cevap Wooyoung'u tatmin etmişti bir şey demedi, ikisi de konuşmamayı seçmişti. Sessizce yerde uzanıyorlardı. Sessizlikleri aslında onların sesleriydi: onların kalplerinden geçen, söyleyemedikleri her şey duyuluyordu bu sessizlikte.
"Sen gittiğinden beri biriyle iyi geçiniyorum ama hala üzgünüm. Senin yanımda olmana ihtiyacım var."
Wooyoung yerden kalktı bir şey demeden, San'a da elini uzatarak kalkmasına yardım etti. Ellerini ayırmadan uçurumun kenarından uzaklaşarak ilerlemeye başladılar. Kendileri hala konuşmasa da kalpleri konuşuyordu. Konuşan kalpleri birbirlerine, birbirlerini çok sevdiklerini ve ayrılmamayı istediklerini söylüyordu. Ama kendileri ise öyle diyemiyordu.
Wooyoung kalbini dinlese kim bilir neler ona kaçıncı kez geri dönmüştü, o bunu istemediği için onun çığlıklarını bastırabildiği kadar bastırıyor ve beynine odaklanıyordu sadece, en azından deniyordu bunu.
San ise Wooyoung'u her şekilde istiyordu; kalbi, her hücresi bile onu istiyordu. Onlara zor olsa da karşı koyuyordu. Eğer koymasaydı şimdiye kadar bu kadar sakin kalabilmiş olamazdı.
İşte gelmişti ayrılmaları gereken zaman. San yavaşlamaya başladı. Çünkü o da biliyordu ki ayrılmak zorunda olacaklardı.
İşte ayrılmıştı elleri, kendilerini de başka yollarla sapmıştı bile. Çaresiz ve ağlayan halde...
San zorla da olsa evine kadar yürüyerek varabildi. Wooyoung ise evine varamadan yere yığılmıştı sokağın ortasında. Oradaki insanlar ona, yardım etmese hala sokak köşelerinde yatıyor olurdu.
Onu evine getirmişlerdi. Eve geldiğinde tekti Wooyoung. Uzun süreden sonra yalnız olmamayı diledi.
"San..." dedi istemeden, ağzından bir anda onun adı dökülüvermişti. Ne tesadüf ki bu anda San'ın da ağzından kendi adı dökülmüştü, bundan habersizdi elbet...
"Bize bunu yapmamalıydım, seni bırakmamalıydım. Birlikte her şeyi çözebilirdik, özür dilerim."
Onu bırakma nedeni korkmasıydı. Her şeyden çok korkmuştu. İnsanlardan, kabuslarından, hatta kendinden bile korkmuştu. Tek çözümün her şeyi bırakıp gitmek olduğunu düşünmüştü ama işler daha kötü gitmiş ve her şey daha kötü hale gelmişti. İyi bir şey yapayım derken en kötüsünü yapmıştı, hem de kendisine ve ona da tabii ki.
Berbat olmuştu her şey ve şimdi düzeltemeyecekti zaten, bunu iyi biliyordu. En azından şu an hayatında olan kişiyle her şeyi düzeltmeliydi. Onu günlerdir kendinden uzaklaştırıyordu, Jongho her ona yaklaştığında kendini geriye çekiyor ve başka şeylerle ilgileniyordu. Ama şu an kendinden uzaklaştırdığı Jongho'ya çok ihtiyacı vardı.
Çaresizlik içinde gözlerini kapattı, kendine umut aramak için uykuya daldı. Uykuya daldığında eve Jongho geldi. Wooyoung'la konuşmak için olabildiğince çabuk gelmeye çalıştı, ona niye böyle davrandığını soracak ve aralarını düzeltmeye çalışacaktı. Seveceğini düşündüğü hediyeler bile almıştı ona.
"Sevgilim, ben geldim!" diye seslendi. Karşılık olarak bir ses gelmedi, duyulabilen tek ses sessizliğin içindeki çığlıkların ve gözyaşlarının sesiydi.
"Wooyoung, neredesin canım?"
Jongho evde Wooyoung'u aramaya başladı. Yatak odasına geldiğinde Wooyoung'u yatakta uyurken buldu. Saçını okşayıp öptü, ıslak gözlerini ve yanaklarını da özenle öptü. Sevgilisinin ağlamasına dayanamıyordu, ağladığı her an onun yanında olup onu sakinleştirip mutlu etmek istiyordu.
Onun aklında hala San'ın olduğunu biliyordu. Fakat onu, San'a vermeyi istemiyordu çünkü San'ın daha kendine bile hayrı olmayan biri olduğunu biliyordu. Bunu tek o değil, herkes biliyordu.
Eğer Wooyoung'u ona verirse, Wooyoung'un daha kötü halde olacağını biliyordu. Onu da önceki sevdiği adam gibi sonsuz bir uykuya yolcu etmek istemiyordu.
||||||||||||||||||||||||||||||||
"Since you've been gone i've got along but i've been sad"
Görüşürüz💕
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABY CAME HOME | woosan
NouvellesBence eğer onu bulsaydın o zaman sen bile onun benim olduğunu anlardın... [short story] The neighbourhood'un 'baby came home' şarkısından ilham alınarak kurgulanmıştır. -tamamlandı-