Ve son ders zili de çalınca mesleğimin ilk günü bitmiş oldu.Yavaş adımlarla okuldan çıkarken aklımda olan tek şey bir ev bulmak.Önce otele gidip üzerime rahat bir şeyler giyeyim.Ben yine düşüncelere dalmış ilerlerken birinin adımı seslendiğini duyunca arkamı döndüm.Sınıfımda olan kızı gördüm aynı zamanda sabahki üçlü oluyor bunlar.
"Hocam iyi misiniz ya on kere seslendim adınızı söyleyince anca döndünüz."
"Aaa ben şeyy ııı alışkın değilim ya ondan af edersin." Dediğime kahkaha ile gülen kıza önce gerizekalıymış gibi baksam da bir an için özenmedim değil.
"Anladım hocam sizde haklısınız tabi."
"Bir şey mi olmuştu?"
"Haa ben sizinle vakit geçirmek istedim Mardin'i gezelim size iyi gelir mutsuz gibisiniz sevmediniz mi buraları?" dur bir nefes al kızım ya.
"Teşekkür ederim beni düşündüğün için başka zaman yapalım bugün ev bakmam lazım." dedim koluna sıvazlarken.
"Hocam benim ağabeyim buranın ağası size yardımcı olabilir." Neyiymiş neyi.
"O da ne demek öyle?"
"Yani hocam bizim burada böyle bölge bölge ağalar vardır.Onların sözü geçer,büyük küçük herkes onlara saygı gösterir falan filan işte alışırsınız zamanla." dedi eliyle öylesine geçiştirme hareketi yaparak.Dediği gibi yaşayarak göreceğim bakalım ne demekmiş ağalık falan.Yalnız şu büyük küçüğün saygı göstermesi falan çok bi saçma değil mi ya?Bak işte uyuz edip sinirlendiriyorlar insanı.Düşündüklerimin aksine sakin sakin
"Hayır canım sağ ol hadi git bekletme onları daha fazla" deyince kız da hemen arkasını dönüp gitti.
Bu kızı sevdim arkadaşım olmak istiyor gibi bir hali var bugün okulda da hep tek başına kitap okuyordu.
#Selim#
Bir sene lan tam bir sene oldu hala bulamadım nerede bu kız nereye gider.Acaba şuan yaşıyor mu?İyi mi?Her sabah onu bulacağım diye kalktığım yataktan hayal kırıklığıyla geri dönüyorum.Geceleri ağabeyimi görüyorum 'kötü kötü bakıyor sahip çıkamadın' diyor.Nerede ya hiçbir yerde kaydı,görüntüsü,izi yok.Bu sırada çalan telefonum ile aynaya bakmaya bi son verip telefonuma yöneldim.
Polis arkadaşlarımdan biri aradı Miray'ın Mardin'e öğretmen olarak atandığını ve bu bilginin eline ulaşmış olabileceğini söyledi.Havaalanlarını aradığında Mardin'e inmiş olduğunu öğrendim.Ancak benim akıllı kardeşim belgelerini tamamlamadan gitmiş eğer tamamlamış olsaydı adına yapılan resmi hareketlenmelerden haberim olurdu.Eksik belgelerini de çıkarıp hazırlanmam gerek.Artık çemberin daraldı fıstığım.Hemen kendime Mardin için bilet aldım.Sonunda Miray sonunda buldum seni.Elime bir geçireyim seni önce öyle bir sarılacağım ki kemiklerin kırılıncaya kadar sıkacağım sonra da benden kaçtığın bir seneyi burnundan getireceğim senin.
#Miray#
O kadar yürüdüm ki adım atacak halim kalmadı ev de bulamadım.Her yere baktım,kayboldum,düştüm ama ev bulamadım işte.El mecbur otelde kalmaya devam edeceğim.Şuradaki boş araziye gidip uzanayım azıcık kim görecek görse de umrumda mı tabiiki hayır.Uzanıp gözlerimi kapattım o kadar yorulmuşum ki hiç düşünmeden tam uykuya dalacağım sırada omuzlarımdan hayvan gibi sarsıldım.Korkuyla birden açtım gözlerimi simsiyah gözleri olan adamın biri sarsıyor beni .Ben afallamış halde bakarken konuştu siyah göz.
"Ne yapıyorsun burada?" amuda kalkıyorum tövbestağfurullah ya.
"Uyumaya çalışıyorum görmüyor musun?"
"Hadi ya burası benim git evinde uyu" sokak çocuğuna da benzemiyor ama.
"Allah Allah nereden senin oluyormuş tapusunu göster" dedim saçmaladım işte yine rezil oldum tapusunu göster nedir ya??Ben konuşmayı unutmuşum.
"Çocuk musun sen hem sen benim kim olduğumu biliyor musun da böyle konuşuyorsun?" dedi.Yüzü tanıdık mı gelmişti ne.Biraz düşündüm yakın olan yüzlerimizin arasına mesafeyi açtım.Az daha uzaklaşıp baktım ahhh tabi ya üçlü tayfadan biri.Hmm benim sınıftaki kızın sabah sarıldığı adam.Neydi o kızın adı ha Havin evet evet Havin.
"Hıı biliyorum Havin'in sevgilisi" der demez öfkeyle kalktı yerden ne oluyoruz be hayır bilinmediğini falan mı sanıyorlardı.O zaman ne diye sarılıyorsunuz birbirinize ortalık yerlerde.
"Ne demek lan bu Havinin sevgilisi mi varmış kimmiş lan yok dedi söz verdi yalan mı söyledi kandırdı mı lan beni." Hızlı ve köpük saçan ağzıyla konuşan adama ne saçmaladığını anlayamadan sadece düz düz baktım.
"Sensin işte Havinin sevgilisi ne bağırıp duruyorsun kulağımı patlattın be" deyip ellerimle kulaklarımı kapattım.
"Ben mi abisiyim lan ben abisi Oğuz Ağa" şaşırdım işte şimdi demek ağa abisi buydu.
"Iıı şey ben af edersin sizi öyle sabah akşam ahtapot gibi birbirinizi sarılır görünce sevgili sandım kusura bakma onun dışında Havin'in bir sevgilisi yok.Benim aptallığım" huhhh uzun aradan sonra kurduğum en uzun cümleydi.Ayağa kalktım tam gidiyordum ki Oğuz Ağa
"Nereye Öğretmen Hanım daha ben gidebilirsin demedim" dedi.O ne demek lan öyle deli tarafımı ayaklandırıyor bu adam benim.Sinirle ona dönüp ayağımı sertçe yere vurarak
"Kimsin lan sen bana karışamazsın" diye bağırdım.Paşa Bey alayla karışık kahkaha attı.
"Bastığın toprağın her karışının sahibiyim kızım ben Oğuz Ağa Mardin benim.Ben ne dersem o olur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mardin'deki Öğretmen
General Fiction"Hani bugün bir plandan bahsedeceğini söylemiştin Doğuş daha ne bekliyorsun?" Doğuş boğazını temizleyerek Oğuz'a baktı "Ben tam olarak amacınızın ne olduğunu anlayamadım.Mardin'i bitirmek mi yoksa değiştirmek mi?" "Mardin'i kötü adamlardan kurtarmak...
