Wrong Love -Kooktae-

Kaderin Oyunu

İyi okumalar💜💜💜

Yazar ağzından;

Jeon Jungkook ve Park Mi Re.

Biri delta biri vita. Yüzyılda bir birbiri için doğduğu düşünülen iki tür. Deltanın vitayla, vitanın ise deltayla mühürlenmesi ve bunun nesillerce böyle devam etmesi nedeni ile hiç düşünmeden dayatılıyordu bu düşünce.

Jungkook'a da öyle olmuştu. Doğmuş, büyümüş aklı erdiğinde vitası ile ilgili şeyler anlatılmış, onunla evleneceği onun ruh eşi olduğu başka bir türle evlenemeyeceği söylenmişti. Jungkook'ta küçüklüğünden beri ona anlatılan bu şeylerden dolayı o da aynı düşünmüş vitaya ister istemez ilgi göstermişti.

Peki vitaya aşık mıydı?

Aşık olup olmadığını ileride çok güzel bir şekilde deneyimleyecekti.

Jungkook için olaylar böyle iken vita içinde farksızdı. Ona da aynı şeyler dayatılmış ister istemez kendini deltaya ilgili hissetmek zorunda kalmıştı.

Şimdi ikiside evlenecek yaşlarına gelmişlerdi. Jungkook, Jeon sürüsünün başına geçmişti. Bu vesile ile de artık bir ailesi olup çocuk sahibi olmalıydı. Bu yüzden düğünleri konuşuluyordu.

En kısa sürede evlenmeleri isteniyordu. Onlar da aksini düşünmüyordu. Jungkook'ta Mi Re ile evlenmek istiyor, ailesini kurmak istiyordu. Mi Re de aynı şekildeydi.

İkisi her zaman olduğu gibi nehir kenarından ağaca yaslanmışlardı. Mi Re sırtını Jungkook'un göğsüne yaslamıştı. Jungkook Mi Re'nin saçlarını okşarken gülümsüyordu.

"Jungkook düğünümüz için heyecanlıyım. Sonunda yuvamızı kuracağız." dedi Mi Re.

"Evet güzelim sonunda evleniyoruz."

İkiside memnundu ama Jungkook'un içinde bir yerlerde aşkı hissedemiyordu. Mesela Mi Re'yi gördüğünden kalbi hızlanmıyordu, karnında kelebekler uçmuyordu, eli ayağı buz kesmiyordu. Bunları yaşamamıştı hiç. Mi Re güzel bir vitaydı onu görünce hissettiği tek şey koruma duygusuydu. Yine de başka bir çaresi yoktu. Kendine zaman vermeliydi. Alışırdı eşine zamanla, emindi.

"Jungkook annemle çarşıya gidecektim. Gitmem gerek bu yüzden."

Mi Re ayağa kalktı. Ardından Jungkook'ta kalktı.

"Tamam güzelim. Anneni bekletme sen. Yarın görüşürüz yine." dedi ve gülümsedi.

Mi Re, Jungkook'a yaklaşıp dudaklarına uzun bir öpücük kondurdu ve geri çekildi.

"Görüşürüz deltam." diyip koşarak uzaklaştı. Jungkook'ta evlerine gitti sakin adımlarla, babası ile sürü hakkında konuşmalıydı.

***

"Jungkook iyi ki geldin konuşmalıyız oğlum."

"Ne oldu baba?" Jungkook endişe ile babasının karşısına oturdu.

"Oğlum haber aldık. Düşman sürümüz batı sürüsü bize doğru yola çıkmış savaş için. Sürümüze gelmeden durdurmalıyız onları. Yoksa kaybımız büyük olur. Düğün arifesindeyken hiç olmasada elimizde olan bir şey değil bu. Yapmamız gereken şey ordumuz ile beraber yola çıkman ve ortak noktada onları engellemen."

"Merak etme baba. Yoongi'ye haber verip hazırlıklara başlayacağım ve yola koyulacağız. Onları durduracağız. Sürümüze kimse hiçbir şey yapamaz."