Wrong Love -Kooktae-

Seni Seviyorum

İyi okumalar💜💜💜

Taehyung'un ağzından;

Jungkook gittikten sonra içeri geçtiğimde Jin Hyung hemen yanıma geldi.

"Taehyung hadi kalk. Çarşıya gidiyoruz. Cuma günü için bir şeyler almalıyız."

"Hyung a-"

"İtiraz yok. Hadi bakalım. Namjoonie~ biz çıkıyoruz hayatım."

"Tamam güzelim."

Ayakkabılarımızı giyip dışarı çıktık.

"Şimdi ilk sana güzel bir elbise alacağız. Şöyle mini, kırmızı ve saten kumaş. Mükemmel olacaksın ardından etrafı süslemek için bir şeyler alalım. Yemekler için malzemeler alalım. Hah şu dükkana girelim. "

Giediğimiz dükkan elbiseler satıyordu. Hyung hemen askılara bakmaya başladı.

"Efendim nasıl bir şey bakıyorsunuz?"

"Saten kumaş mini bir elbise kırmızı olacak. Bu güzel omega için."

"Tamam hemen getiriyorum."

Omega kadın bizden uzaklaşıp ilerideki askılardan üç elbise aldı ve yanımıza geldi.

"Şu ortadakini dene Taehyung. Çok yakışacak."

"H-hyung b-"

"Şş itiraz yok. Hadi bakalım."

Bu elbise çok kısa ve abartılıydı ancak Hyung'un dediğini yaptım. Elbiseyi alıp kabinde giydim ve çıktım.

"Hii mükemmelsin. Taehyung kesinlikle bunu alıyoruz. Şöyle bir dön bakayım?"

Etrafımda dönüp tekrar ona baktım.

"Harika bunun altına gri parlak bir topuklu istiyoruz. Hah şu olur." diyip raftaki ayakkabıyı gösterdi.

Ayakkabı güzeldi. Bilekten bağlamalı açıktı. Üstünde minik taşlar vardı. Çok zarifti.

"Tamam bu ikisini alıyoruz. Taehyung hadi giyin canım."

Kabine girip tekrar giyindim. Elbise ile beraber çıktım.

Poşetlerş aldıktan sonra Hyung ödemeyi yaptı. Her ne kadar ben yapmak istesemde. İki gündür fırına da gidememiştim gerçi ama birikmiş param vardı.

Oradan çıktıktan sonra birkaç süs malzemesi ve et ile tatlı malzemesi aldıktan sonra eve geldik.

"Bunları yerleştirelim. Bugün çarşamba. Yarın temizlik yaparız. "

"T-tamam H-hyung. B-bu a-arada t-teşekkürler b-ben s-sana ö-öde-"

"Hayır ödemekten bahsetme. Bak Taehyung sen benim yıllardır aradıüım kıymetlimsin. Her şey için geç kalmış iken bari izin verde bunu yapayım senin için."

"P-peki H-hyung i-iyi k-ki v-varsın. İ-iyi k-ki b-beni b-buldun. A-ailem o-oldunuz ç-çünkü b-ben ç-çok y-yalnızdım. Ç-çok s-seviyorum s-sizi." diyip sıkıca sarıldım ona. O da bana.

İyi ki varlardı...

***

Cuma günü...

Evde yoğun bir hazırlık vardı ve hepsinin benim için olması beni mutlu ediyordu. Hoseok ve Namjoon Hyung salonu süslüyordu. Birkaç çiçek asmışlardı etrafa. Çok güzel duruyordu. Jin Hyung bunun bizim nişanımız olduğunu söylemişti ve her şeyi özenli yapmak istemişti.