KÜÇÜK BİR NOT: BARTU ÖLDÜĞÜ ZAMAN ASEL 18. YAŞ GÜNÜNÜ KUTLUYORDU YANİ ŞUAN 19 YAŞINDA SAYILIR
BU BÖLÜMÜ _nehiirr_ cans3457 yaren_akgun_ EmineUsakliruggarolfan36 ece_ozenc İTHAF EDİYORUM...
BÖLÜM GEÇ GELDİĞİ İÇİN KUSURA BAKMAYIN...
İYİ OKUMALAR
BARTU'DAN
hepimiz asel'i arıyorduk. yoktu hiçbir yerde yoktu. bulamıyordum.
başına bir iş gelmesinden korkuyordum.
neredesin be kızım neredesin
her yere bakmıştık. eve hep gittiği parka, kafeye, şirkete her yere
karnımda ki yara acımaya başlamıştı. elim istemsizce yaranın üstüne gitti. şimdi değil şuan kızımı bulmalıydım.
ares elini omzuma koydu
"baba iyi misin?"
gözlerinde bir sürü duygu vardı
derin bir nefes alıp başımı salladım. nefes almakta bile zorlanıyordum. bütün kemiklerim ağrıyordu
yer ayaklarımın altından kayıyormuş gibi hissediyordum. yere düşecekken ares ve çağlar beni tuttu
"bartu amca hiç iyi görünmüyorsun bir hastaneye gidelim"
çağlar'ın dediğiyle başımı hayır anlamında salladım
"önce asel'i bulmalıyız"
ares adamlarını yanımıza çağırdı
" baba sen şimdi hastaneye git sana söz veriyorum kardeşimi sapasağlam sana getireceğim"
ARES'DEN
babamı zorla hastaneye göndermiştim. çağlar ve doruk bana kaşları çatık bakıyordu
"ne"
Dedim bakışlarına daha fazla dayanamayarak
"kimsin sen"
sert ifademi hiç bozmadan ona cevap verdim
"daha sonra detaylı tanışırız"
ilerleyecekken kolumdan tuttu ve yürümemi engelledi. bu hareketine gülümsedim. Ailemi korumaya çalışıyorlardı
"kim olduğunu söylemediğin sürece asel'i aramana ve ona yaklaşmana izin vermem"
sevgilisini koruyordu aylardır yaptığı gibi. bu benim için iyi bir şeydi. ikizim mantıklı ve onu gerçekten seven biri ile sevgili olmuştu
ilk başlarda çok korkmuştum zibidinin biri ile sevgili diye
ama öyle değildi
yavaşça çağlar'a dönüp konuştum
"ben ares... ares yener asel'in ikiziyim"
ikisininde ağzı bir karış açıldı.
ben az önce yener mi demiştim?
babam beni nüfusuna alacağını o zamana kadar soyadına alışmamı söylemişti. sanırım ben buna çoktan alışmıştım
"nasıl ya ama asel'in bir ikizi--"
"asel'i bulunca her şeyi açıklayacağım ama önce onu bulalım"
"kendine bir şey yapmadan"
çağlar'ın sessiz söylediği şeyi dibinde olduğum için duymuştum. kaşlarım çatıldı
"ne demek o"
bakışlarını gözlerime dikti. gözlerinden geçmişe gittiğini gördüm
"asel bartu amca'nın ölümünden sonra bir çok kez intihara kalkıştı. en sonuncusunda az kalsın başarıyordu son anda kurtardık"
başımı hayır anlamında salladım. benim ikizim ölmek istemiş olamazdı
o yüzünde ki ifadeyi yumuşatıp elini omzuma koydu
"merak etme ona gerçekleri anlatınca, babasını görünce düzelecek"
umarım haklıdır...
ASEL'DEN
koşarak mezarlığa gelmiştim.
babam'ın mezarının önünde durdum. çöpe atılmış bir aynaya yumruk attığım için kanayan elimi umursamadan mezar taşını okşadım
"baba ben deliriyorum galiba... bugün törende seni gördüğümü düşündüm. baba ben deliriyor muyum? ama delirmek istemiyorum. senin emeklerini boşa çıkarmak istemiyorum sana layık olmak istiyorum."
başımı toprağa koydum. küçükken babamın kalp atışlarını dinlemeyi çok severdim şimdi de dinlemek istiyordum onun dışında duyduğum tek ses mezarlığın sessizliğinde dolanan rüzgar sesi ve benim hıçkırıklarımdı
"baba seni çok özledim"
sessiz mezarlıkta araba freni sesi duyuldu
başımı kaldırdığımda çağlar doruk ve yanlarında babamla bana çok benzeyen ama tanımadığım bir adam vardı
çağlar beni görünce koşarak yanıma geldi yere çöküp beni kendine çekti
"neredesin be güzelim çok korktum başına bir iş geldi diye"
ağlamalarımdan konuşamıyordum bile. biraz sonra ağlamalarımı durdurmayı başardım
"ç-çağlar ben deliriyor muyum?"
çağlar benden ayrılıp yüzümü büyük ve sıcak avuçlarının içine aldı
"hayır güzelim sen delirmiyorsun bartu amca yaşıyor gerçekten"
hızla ayağa kalktım ve bağırmaya başladım.
"hayır beni ümitlendirme babam yaşamıyor onu ben gömdüm... YAŞASA GELİRDİ BENİM ONSUZ YAŞAYAMAYACAĞIMI GÖRÜR GELİRDİ"
birisi arkamdan sarılıp kollarımı tuttu. çağlar değildi doruk değildi kimdi bu ve ben neden kendimi tamamlanmış gibi hissediyorum
"sakin ol asel lütfen"
bu ses... rüyalarımda benimle oyunlar oynayan o çocuğun sesi
"seni babana götüreceğim tamam mı? baban yaşıyor her şeyi anlatacağız ama lütfen sakin ol ikiz"
ne dedi o?
"i-ikiz mi?"
"söz her şeyi anlatacağım ama önce seni babana götürelim olur mu?"
gerçek miydi yani babam yaşıyor muydu?
gerçekten bu adam beni babama götürecek miydi?
ya bu bir rüyaysa hayır değildi rüya olamazdı. olsaydı çoktan uyanırdım
tanımadığım adam beni kucağına aldığında ellerimi boynuna sardım.
çok güzel kokuyordu okyanus gibi, parfüm gibi değildi kendi kokusu gibiydi
kokusu beni mayıştırıyordu
gözlerimi kapattım son hatırladığım bir arabaya bindirilişim.
SONNNN
NASILDI?
EN SEVDİĞİNİZ SAHNE?
İKİZLERİ SEVDİNİZ Mİ?
BUNDAN SONRA NE OLSUN?
BİR SONRA Kİ BÖLÜMDE DUYGUSAL BİR KAVUŞMA SAHNESİ BİZİ BEKLİYOR....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Prens Ve Prenses
Chick-LitBen babamın kızıyım hikayesi devam ediyor... Babasının ölümünden sonra kendini toparlayamayan bir genç kız. Hayatın acı gerçekleri ile çok genç yaşında tanışmak zorunda kaldı. En sevdiğini kaybetti hayatta ki neşesini kaybetti. Artık hiçbir şey eski...