Merhabalar, 👋Sizlere kaostan önce soft sayılabilecek bir bölümle geldim. Yazarken bazı kısımlarda gözlerim doldu ama feels geçirdiğim yerler de oldu. Bayağı karışık yani, ağlar mıyız güler miyiz bilemedim shsjshsjjsj
Bol bol yorum bekliyorummm 😘
Keyifli okumalar
Sizleri Driftwood Jungkook'un minik yıldızını sevdiği kadar çok seviyorummm ❤❤❤Ve bebişim doğum günün kutlu olsun ❤(sen kendini biliyorsun shsjsjsj)
***
Sırtıma taktığım çantamı iki yandan tuttum ve hızlı adımlarla çıktım okuldan. Yüzümde tavşan dişlerimi gösteren kocaman gülümseyle beni bekleyen arabaya bendim. Bugün okulda olanları anneme anlatmak için sabırsızlanıyordum.
Heyecanla bindiğim arabanın şoförümüz dışında boş olduğunu gördüğümde dudak büzdüm. Annem neredeydi ki? Annem her zaman şoförle beni okuldan almaya gelirdi ama bu gün yoktu.
Arabaya bindim ve şoförümüz olan yaşlı amcaya baktım. "Annem beni almaya gelmedi mi?" Diye sordum. Dikiz aynasından yüzüme baktı bir süre. Başını iki yana salladı cevap vermeden. Daha fazla bir şey sormadım. Arkama yaslandım ve eve ulaşmayı bekledim. Annem bu gün gelmediyse evde beni bekliyor olmalıydı.
Sekiz yaşındayım ve anneme anlatacak çok şeyim vardı.
Biraz sonra evimize geldiğimizde büyük bahçemizin demir sürgülü kapısı otomatik olarak açılmış ve araba içeri girmişti. Araba durduğunda kapıyı açtım ve çantamı da alıp zıplayarak indim arabadan. "Anne!" Diye bağırarak evin kapısına koşturdum.
Kapıyı evdeki hizmetli teyze açtı. Bana üzgün gözleriyle baktığında çantamı ona bırakıp içeri girmiştim. "Annem nerede Soohye teyze?" Diye sordum. Soohye teyze cevap vermeden mutfağa geçmişti. Bir şey anlamıştım. Düşünmeden merdivenlere ilerledim.
Babam bu saatlerde evde olmazdı genelde. Çok çalıştığı için eve hep geç gelirdi. Bu yüzden annem ve ben yalnız olurduk. Annem geceleri bana masallar anlatır ve kitaplar okurdu. Ben de ona hayallerimi anlatırdım. Büyüyüp çok başarılı olacağımı, hayatımın aşkıyla tanışıp çok mutlu olacağımı söylerdim. Yüzünde güzel bir tebessümle beni dinler ve saçlarımı okşardı. Hep annem gibi güzel elleriyle saçlarımı onun gibi okşayacak birini isterdim.
Merdivenler bittiğinde anne ve babamın odasına ilerledim küçük adımlarla. Odanın kapısını bir iki kere tıklattım ve içeri girdim ama annem yine yoktu. Onun yerine babam içerideydi ve yatakta elinde tuttuğu bir kağıtla oturuyordu.
Beni gördüğünde başını kaldırdı ve anlamadığım bir ifadeyle baktı yüzüme. "Baba." Dedim kapının kulbunu tutan elimi çekmeden. "Annem nerede?" Annem hiçbir yerde yoktu ve kimse benimle konuşmuyordu.
Babam elindeki kağıdı yatağın üstüne bıraktı ve ayağa kalktı. Yanıma gelip önümde dizleri üzerine çöktü ve benimle aynı boya geldi. Gözleri üzgün bakıyordu şimdi. "Oğlum," dedi eli saçlarıma uzanırken. "Annen gitti. Bizi bıraktı."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Driftwood | Taekook
Fanfic"Sen bende eksiktin..." Ceo Jungkook Sekreter Taehyung Driftwood: Suların sürüklediği ağaç dalları. ~22.06.2021