Tek kusurun, kusursuzsun | Shin Soukoku/Soukoku

17

*Dazai'nin Gözünden*

Akutagawa o delici bakışları yaptıktan hemen sonra Chuuya'yı kaptığım gibi onun evinden çıktık. Şu emoya bak götü kalkmış amk sushisi iki verdi diye. Neyse neyse en azından Atsushi mutlu diye düşünüp ona biraz sempati duyabilirim. Bu düşüncelere dalarken aniden aşağıdan savrulan tekme ile çeneme ZaNk diye vuruldu. Çenemi tutarak kendimi geri attım. Önümde sırıtan Chuuya'yı gördüm. ŞU PİÇ... YOK YA YER CÜCESİNDEN DE TEKME YEDİM YA BRAVO CİDDEN! Yüzümü hafif bir sırıtma kapladı ve gelmesi için ona işaret yaptım. Fakat Chuuya hiçbir tepki göstermedi.

"Ne oldu lan cüce korktun mu gelmeye?"

"Ne korkucam arkadaşım sen de çocuksun ben de çocuğum ama sen bir-"

"Orospu çocuğusun."

"NE DİYORSUN LAN GEL BAKAYIM O TEKME YETMEMİŞ SANA?!?!"

"Yo~"

"Neyse piç Dazai onu bunu bırakta bana köpeği gösterecektin."

"HeE o mU?"

"EVET O! BANA YALAN SÖYLEDİĞİNİ SÖYLEME SENİ PİŞMAN EDERİM!"

Derin bir iç çektim fakat bu ve bunun kısa boyundan kurtulmak için köpek bulmam lazım. Derken Chuuya ile birlikte 2 ara sokak gezdik. ULAN HER ZAMAN OLURSUNUZ ŞİMDİ Mİ YOKSUNUZ?! Umutsuzca arkamı döndüm ve kafamı eğip Chuuya'ya baktım. Tam bir şeyler uyduracakken onun arkasında duran köpeği gördüm. 

"AAAAAA BAK CHUUYAA FYO-KUN ORADAAA~"

"Fyo-kun?"

Chuuya arkasına döndü ve işaret ettiğim siyah-beyaz olan köpeğe baktı. Sanki şapka takıyormuş gibi görünüyordu. Çünkü başındaki beyaz kısımlarının şapkaya benzer bir tarafı vardı. Bu idare eder diye düşündüm. Chuuya'yı uzaktan izliyordum. Köpeğin yanına gitti ve bana baktı.

"Sen git artık gerek kalmadı sana."

"NEEEEEEEE?! HERKESE KÖPEK FETİŞİNİN OLDUĞUNU SÖYLEYECEĞİM!!"

"HADİ LAN ORDAN DAZAİ YOK ÖYLE BİR ŞEY!"

"O zaman neden şu an köpeği kucaklayıp sırıtıyorsun?"

"Bir arkadaşım köpek yemeyi seviyor."

"Yalanını sikeyim- bu arada daha da kötü bu."

"Öyleyse ne olmuş Dazai? Hem bir köpeğim olsaydı onu her zaman biftekle beslerdim."

Dostum sen köpek sahibi olma- Biftek fikri kötü değil. Ceketimin ceplerini karıştırdıktan hemen sonra maskemi buldum. Köpek ağzı vardı maskede. OLAMAZ MI LAN TAŞIYAMAM MI YANIMDA?! Her neyse arkamı dönüp maskeyi taktım ve "Fyo'nun" az önceye kadar durduğu kutunun içine oturdum ve bir elimi hava kaldırarak "hAv" dedim. Chuuya tek kaşı havada bana bakıyordu.

"Dazai taşak mı geçiyorsun..."

"Biftek olursa ben kabulüm. Köpekler hakkında en ufak fikrin yok. Biftekle beslenir mi hayvan lan? Git *Nasıl Köpek Bakılır* adlı kitabı oku."

"Seni dinleyecek miyim? HAAAAA?!?!"

"Doğru dinlemeyeceksin."

Aslında dinleyecek hatta yarın okulda o kitabı okuduğunu görmezsem ben de bir şey bilmiyorum. Derin bir iç çektikten hemen sonra maskemi çıkardım ve tekrar ait olduğu cebime koydum. Chuuya ise Fyo'yu bırakıp yanıma geldi. Kalkmam için elini uzattı.

"OH CHUUYAAAA SENİN HER ZAMAN NAZİK BİRİ OLDUĞUNU BİLİYORDUMM~"

Tam elini tutup kalkacakken şapkasından düşen çiçeği almak için uzandığını fark ettim. ŞU KÜÇÜK PİÇ!!

"Ne oyalanıyorsun Dazai kalk gidelim."

Aniden ayağa kalktım ve kısa boyun şapkasını elime aldım. Buna oldukça sinirlenen Chuuya delici bakışlarıyla bana bakıyordu. Onunla böyle uğraşmak oldukça eğlenceliydi aslında. Şapkasını almak için zıplıyordu fakat yetersizdi. Şapkayı tutan elimi havaya kaldırdım ve yakalaması için bekledim. En sonunda Chuuya emanete vurunca elimden düşürüp acı içinde yere serildim. Ardından şapkasını düzeltip kafasına taktı. Beni burda tek başıma bıraktı. BÖYLE ÖLÜNMEZ AMA YANİ ÖLÜMÜN DE BİR SAYGISI VAR! Acı hafifleyince güzel kadınlara -içten- veda ettim ve kendi evime gittim.

--

--

Fyodoru da köpek yaparım nolmuş