*Akutagawa'nın Gözünden*
Alarmım çaldığı gibi kalkıp üstümü giyindim. Ardından yemek yemeden çıktım. Zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. Sınıfıma varır varmaz sırama oturdum ve "onu" beklemeye başladım. Açık pencereden süzülen yapraklar sırama savrulmuştu ama bu sorun değildi çünkü gerçekten rahat hissettiriyordu. Ama sıkıcıydı çünkü hala gelmemişti. Derken bir kişi kapıyı açtı ve içeriye doğru 2 kişi girdi.
Tam geldi diye kapıya doğru baktım fakat Dazai-san burda, Jinko yok. İçeri gelen kişiler Kenji ve Dazai'ydi. Dazaiye sormadan önce telefonumu açtım ve Atsushi'nin son görülmesine baktım. Son görülme 4 dakika önce hmm ne yapıyor bu aptal geç kalacak. Ona mesaj attım ve nerde olduğunu sordum. Revirdeyim diye cevap verince siktir... diye geçirdim içimden. Neden revirde olduğunu sordum ve bayılma taklidi yaptığını söyledi derse girmemek için. Şu aptal... Endişelendiğimden değil ama yani dersi asıyor çok saçma.
Ders çoktan başlamıştı zaten. Telefonumu kapatıp dersi dinleyip not alıyordum. Kunikida erken bırakmıştı çünkü işleyeceği yerleri işlemişti. Fırsat bu fırsat hadi göreyim seni koçum. Kunikida'nın yanına gittim ve revire gitmemin gerektiğini söyledim. Hemen kabul edince aşağı indim ve sola döndüm. İçeri girmeden önce elimi ağzıma götürüp öksürdüm. Derin bir nefes aldıktan sonra içeri girdim.
Ardından kapıyı kapattım içerisi gerçekten sessizdi. Tek tek bütün perdeleri çekmiştim. EE nerde bu mal aq? diye düşünürken en sondaki pencere tarafını açmamıştım. Fark edince gittim ve orayı da açtım. Ve karşımda uyuyan bir Jinko gördüm. Tamam kabul etmeliyim ki gerçekten tatlı ama bu çok sinir bozucu... Camdan gelen yapraklar onun çarşafına dökülmüştü. Ortam baya estetik duruyordu. Ona yakından bakmak istemiştim.
Arkamdan perdeyi kapattım ve yüzüne doğru yaklaştım. Onu inceledikten sonra geri çekilecektim ki yanda olan sandalyeye ayağım takıldı ve onun üstüne düştüm -bir elimle tam değmemek için kolumu yastığının yanına dayadım- LAN HASSİKTİR NE OLUY- derken onun dudağına öpücük bıraktım. AMA BU TAMAMEN BİR TESADÜF BU BENİM İSTEĞİM DIŞINDA OLDU UMARIM UYANMAZ! Derken hemen geri çekildim ve dudağımı silerek revirden hızlı adımlarla çıktım.
*Atsushi'nin Gözünden*
HASSİKTİR LAN AZ ÖNCE NE OLDU AMINA KOYAYIM?!- OHA OHA KALP ATIŞLARIM DURMUYOR İMKANSIZI FALAN MI BAŞARDIM?! Ellerimi yanaklarıma gelecek şekilde koydum ve çimdiklemeye başladım. Rüya değil- RÜYA DEĞİL TAMAM SAKİN OLMALIYIM! ŞİMDİ NE DİCEM NASIL KONUŞUCAM ŞEY Mİ DESEM?!
"Ulan piç AKUTAGAWA beni nasıl öpersin haHh?"
"Hayır bu olmaz- Öpüştük dimi? mi desem."
"hayır bu daha da kötü... Biz şimdi neyiz?"
"OF HEPSİ BİRBİRİNDEN KÖTÜ NE YAPICAM?!?!"
Derken Yosano hoca perdeyi çekti ve bana bakmaya başladı. Yüzünde pis bir sırıtma vardı.
"Atsushi-kun Akutagawa derken ne oldu tam olarak anlat bakalım~"
"H-HOCAM NE AKUTAGAWASI O KİM KEDİMİN ADI DA AKUTAGAWA BENİM BU SİYAH BEYAZ EMO ODUN HASTALIK HASTASINDAN BAHSETMİYORUM KE-KEKKE-KESİNLİKLE GÖRÜŞÜRÜZ!"
Derken ayaklarım götüme çarpa çarpa revirden çıktım ve sınıfa doğru koştum. Sınıfa geldim ve normal bir şekilde sırama oturdum. Ardından tüm okul saati boyunca mala bağlamış gibiydim. Akutagawa'nın silgisi yere düşmüştü. Onun için almamı istediğinde bile robot gibiydim. Fakat o hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu. Herkesle böyle oynuyor mu yoksa... B-ben onun için böyle olabiliyorken o hiçbir şey olmamış gibi. BUNDAN NEFRET EDİYORUM! Moralim 0 bir şekilde okulu bitirdim ve gitmek için Dazai'yi bekledim fakat o Chuuya-san ile gideceğini söyledi ardından göz kırptı. Onun için kolay olacaksa tabii ki yalnız bırakacaktım. FAKAT ŞU AN AKUTAGAWA İLE YALNIZIM! İŞLER NASIL BU HALE GELDİ?! Ondan nefret ediyorum benim kalbimle böyle oynadığı halde kendisi HİÇBİR İFADE YAPMIYOR! Bana baktı.
"Hadi gidelim."
"Bensiz git, gelmeyeceğim."
"Yine ne oldu?"
"SEN DÜŞÜN!"
Hızlıca ve sinirlice çantamı topladıktan sonra okuldan çıktım. Ve arka bahçeden ön bahçeye geçecekken bir elin beni yakaladığını hissettim. Arkamı dönüp baktım ve karşımda dimdik duran Akutagawa'yı gördüm. Ne oluyor lan-
"JİNKO NEYİN VAR?! BİR ÖPÜCÜK YÜZÜNDEN BÖYLE DAVRANIYORSUN EĞER RAHATSIZ EDİCİ OLDUYSA ÖZÜR DİLERİM AMA YANLIŞLIKLA OLMUŞTU VE PİŞMAN DEĞİLİM!"
"NE DİYORSUN?! O ÖPÜCÜKTEN SONRA HİÇBİR İFADE TAKINMADIN SANIRIM BÖYLE ŞEYLER SENİN İÇİN ÇOK NORMAL!"
"SAÇMALAMAYI KES HİÇBİR ŞEY Mİ BENİ GÜLDÜRME JİNKO! ...Sadece ifademi dışarıya vurmaktan nefret ediyorum. Dışarıdan pek belli etmesem bile içimde savaş veriyorum, APTAL!"
"Ö-öyle mi... özür dilerim çok yanlış anlamışız o zaman."
"Evet..."
Önünde başımı eğdim, özür dilerim anlamında ve o kafamı sevdi. ŞU SALAK BÖYLE ŞEYLERİ ANİDEN YAPMASA MI ACABA?! Yüzüm kızardı ve o bunu anlamış gibi görünüyordu bu yüzden bunu dalgaya vurmuştu. Yol boyunca konuştuk ve evlerimize dağıldık.
--
--
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek kusurun, kusursuzsun | Shin Soukoku/Soukoku
RastgeleAçıklama ne yazsam bilmiyorum ama ful dalgasına yazılı bu kitap- Shin Soukoku/Soukoku için yazılmış bir kitap -AKUTAGAWA SENİ DOMUZ?!?! +Ölmek mi istiyorsun jinko?