İyi okumalar
"Bir insan nasıl olurda bir hafta boyunca asık suratla durabilir hala inanamıyorum" kapıya kadar eşlik ettiğim doktorun gidişinin ardından sırıtarak koltukta yayılmış Taehyung'un yanına gittim.
"Ne gülüyorsun Taehyung? Senin yüzünden bir hafta boyunca adam doğru düzgün nefes bile alamadı" koltuğa oturduğumda gülerek başını geriye attı ve bacaklarını biraz daha araladı. Gözüm bacaklarının arasındaki boşluğa kayınca gözlerimi kaçırdım hemen.
"Gel" eliyle daha biraz önce baktığım yeri -bacak arasını- gösterince ister istemez heyecanlanmıştım.
"Nerden çıktı şimdi?" gülerek bacak arasına bakarken cevapladığımda eliyle kolumu tutup beni çekti.
"Bir yerden çıkmadı. Gel" gözlerine bakıp ufak bir yutkunma faslından sonra kalkıp yavaşça arkamı dönerek bacakları arasında ki ufak yere oturdum. Ne kadar utansamda biraz daha geri gidip bedenlerimizi iyice birbirine yapıştırdım.
Eli bel boşluğumdan sürünerek karnıma geldiğinde birden baskı uygulayıp beni kendine çekince inlemiştim. Elimle ağzımı kapatıp gözlerimi kapattım.
"Jungkook, kendini tutma." hareketlenip dudaklarını kulağım arkasına sürtünce huylanıp omzularımı kaldırarak öpücüğünden kaçmaya çalıştım.
"Bu kadar utanman hiç hoşuma gitmiyor. Artık evliyiz ve birbirimizi memnun etmeliyiz Jungkook, bunun için yaptığımız ve yapacağımız hiçbir şey ayıp değil. Kendini aş ve içinde bir yerlerde yaşayan yanını gün yüzüne çıkar. Ya da benim çıkarmama izin ver. Bana kafa tutabilecek, arsız ve edepsiz Jungkook'u görmek istiyorum " her cümlesinde derinleşen sesi ile kasık bölgemde toplanan kanı hissediyordum resmen.
Belki de haklıydı. Bir zamanlar bana dokunmaya çalışan o adam yüzünden böyle olmuş ve cinsel olan hiçbir şey ile ilgilenmemiş ve kaçmıştım. O adamın ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim de yok. Sahi o değil de evi silahla basan adamlara ne olmuştu?
"Taehyung şey, bir şey sorabilir miyim?" başımı çevirip Taehyung'a baktım.
"Sor"
"Şey o seni vurup eve silahla gelen adamlara ne oldu?" çenesi gerilirken gözlerini yumdu bir süreliğine
"Öldürdüm hepsini "ayağa kalkacakken beni durduran el yüzünden yerimde kaldım.
"Öldürdün mü?"
"Evet. Bu konu kapandı artık" boynumu okşayan dudakları ile uyluklarını sıkıp bıraktım.
"Sen insan öldürüyor musun gerçekten?" başını boynumdan kaldırıp bana bakınca bende başımı ona doğru çevirdim.
"Ciddi misin?" sorduğum sorunun cevabını bir nevi alınca önüme döndüm. Aklımdan türlü türlü şeyler geçerken karnımdan aşağı kayan el dikkatimi dağıtmaya yetmişti.
"Taehyung şey-" elimi durması için elinin üzerine koyarken devamını nasıl getireceğini bilemediğim bir şeyler söylemiştim.
"Evet" elini kaldırıp kucağından kalktım ve Taehyung'a döndüm
"Bilirsin şey oldu biraz -" gözlerimi etrafta gezdirip bir bahane ararken birden parmaklarımı şıklattım.
"Hah! Bu yüzden biraz kirlendim ve anlarsın yıkanmam gerekiyor. Sen burada bekle ben hemen geliyorum" ellerimi Taehyung'a doğru uzatmış geri geri giderken Taehyung sırıtıp ayağa kalkınca arkamı döndüm.
"Aslında haklısın ve ben de baya kirlendim. Bu da demek oluyor ki birlikte yıka-"
"Hayır! Ne? Hah ne alaka? Olmaz Taehyung!" Taehyung gözlerini kısıp bana yaklaştı
"Neden olmaz?" sert sesi yavaş yavaş sinirlendiğini belli ederken ufak bir adım attım Taehyung'a doğru ve yakasını düzelttim
"Çünkü ben şey, anlarsın utanıyorum" yüzüm ısınınca bir elimle yüzüme hava yapmaya çalıştım.
"Utanmak mı? Bu da nereden çıktı?" kaşlarını çatıp kolumdan tutarak beni kendine çekince bedenine çarpıp biraz geri gittim.
"Utanıyorum işte" fısıldayarak söylediğim şey ile derin bir nefes aldı, kolumu bırakıp kolunu belime doladı ve bedenlerimiz arasındaki ufak mesafeyi sıfıra indirdi. Tepkisine bakmak için başımı kaldırınca yüzlerimizin yakınlığından dolayı burnum yanağına değmişti.
"Bu seferlik bir şey demeyeceğim. Bir daha bu kelimeyi duyarsam Jungkook -" dudağımın kenarını ve yanağımı dişleri arasına alıp ısırdıktan sonra dişlerini çekip diliyle yaladı
"-seni çok sert severim" anında başımla onaylayıp elimi ısırdığı yere götürdüm ve arkamı dönüp yukarı koştum. Arkamdan güldüğünü duysam bile dediği şeylerden sonra dönüp arkama bile bakamadım.
"Çıldırmış bu! Şimdiye kadar beni öldürmediği için çok şanslıyım. Bundan sonra daha dikkatli olmalısın Jungkook kendine gel ölemezsin, çok gençsin daha" söylediğim şeyleri bitirince kendime tokat attım birden
"Ne saçmalıyorsun sen salak! Sen onun eşisin. Öldürmez seni...herhalde" her ihtimali göz önünde bulundurarak duşa doğru ilerledim.
Kısa ve serin bir duş alıp çıktım. Üzerimi hızlıca giyinip odadan çıktım
"Sonunda. Bir an hiç çıkmayacaksın sandım, diğer banyo da yıkandım ve yine de senden önce çıktım" arkamdan gelen ses ile gülümseyerek arkamı döndüm.
Arkamı döndüğüm gibi tekrar önüme dönmüştüm çığlıklarım eşliğinde. Ellerimle gözlerimi kapatıp, daha şimdi kapattığım odanın kapısını açmaya çalıştım.
"Sen - sen deli misin?! Evin içinde ö-öyle çıplak şey edilmez!" kapı kolunu kavrayıp aşağı indirdiğim gibi içeri girdim. Gözlerimi açmadan kapıyı kapatacakken Taehyung'un ayak seslerini duyup parmaklarımı araladım.
Görüş açıma giren çıplak göğsü ile tekrar çığlık atıp kapıdan uzaklaştım ve parmaklarımı tekrar kapattım
"Evde eşimle beraberim ve başka kimse yok. Ayrıca odadan kıyafetlerimi almaya geliyordum. Tabii istersen giy-" birden elimi indirip arkamı döndüm
"Hayır! Hayır sen giyinikken daha hoşsun. Böyle de fena de-ahh ne diyorum ben. Kendine gel Jungkook! Taehyung! Sen hala çıplaksın! Aaa, git ve giyin" tekrar arkamı dönüp alev alan yüzümü rahatlatmak için pencereye doğru gidecekken belime dolanan kol beni geriye çekmişti.
Tek uyluğuma ve kalçama değen penis ile ağzım açık kalırken nefes almaya çalıştım.
"Kırmızı olmak sana çok yakışıyor Jungkook. Bu ifadeyi yatakta altımdayken görmeyi ne çok istiyorum bir bilsen. Bence bunu bu gece benim için yapabilirsin"
"Taehyung" inlediğimi fark ettiğimde elimle ağzıma vurdum
"Hah! Bak sen şuna. Birileri fazla hassas. Bunu evet olarak kabul ediyorum Jungkook."
Arkamı dönüp Taehyung'a baktım. Her ne kadar korksam bile birkaç kere yaptığımız o baştan çıkartıcı şeyleri tekrar yapmak istiyordum.
Taehyung sırıtıp dudağımı öptü ve baş parmağı ile okşadı
"Çok eğleneceğiz bebeğim"
Hoşçakalın diğer bölümde görüşmek üzere...👋
