Mareşal / Changlix \

8. Bölüm

Keyifli Okumalar...

(Bu bölümde hafif rahatsız olacağınız bir yer var eğer okumak istemezseniz sadece birazcık aşağıya kaydırın)

"Bebek? Bebek kim? Kimle konuşuyorsun sen?"

Duyduğum sesle yerimden sıçramıştım. Tanrı bir gün belamı çok güzel verecekti ama ne zaman? Korku tüm vücudumu eline geçirdiğinde arkama dönünce elinde tepsiyle tek kaşı havada olan mareşalla göz göze gelmiştim.

"Ödümü kopartanız!"

"Kimle konuşuyordun?"

"K..kimseyle. Öyle kendi kendime."

Elindeki iki sıcak çikolatayla yanıma gelince kuşkulu siyah irisleri üzerimde hüküm sürmeye devam ediyordu. Dik bakan gözleri sonunda beni yutkundurmayı başarmıştı.

"Kendi kendine bebek diyip gene kendi kendine soru sorarak cevap mı bekliyorsun...işte bu çok ilginç."

"Teşekürler...ve evet aynen öyle."

Elindeki tepsiden kenarda duran sıcak çikolatayı donmuş ellerimin arasına alınca kafamı eğip teşekkür etmiştim. Onun buraya geleceği aklımın ucundan bile geçmezdi. Neden gelmişti ki? Oysaki yorgun gözüküyordu.

"Çok tuhafsın asker. Şuana kadar tanıdığım askerler arasından en tuhafısın. Bu hoşuma gidiyor."

"Ney? Tanıdığınız askerler arasında tuhaf olduğum için mi hoşunuza gidiyor?"

"Hem öyle hemde değil."

"O nasıl oluyor komutanım?"

"Sana sormalı Lix, kendi kendine soru sorup cevap beklemekle aynı gibi."

Lix? Kalbimin böyle atması normal mıydı?

Zekasını konuşturup benim ağzımın payını verince dumanı tüten sıcak çikolataya üfleyip bir yudum almıştım. Sıcacık içecek yemek borumdan geçtiği zaman diliminde değdiği her yeri sıcak etmişti. Bu durum hoşuma gitmişti.

"Ee görüşmeyeli nasılsın?"

"Bıraktığınız gibi, değişen bir şey yok. Siz? Siz nasılsınız? Yorgun gözüküyorsunuz askeriyeyle alakalı kötü bir durum mu var? O yüzden mi acil başkente gittiniz?"

"Askeriyeyle değil ailevi bir konu yüzündendi."

"Ohh anladım."

Ailevi ise anlatmak isteyeceğini pek sanmıyordum. Kim astına ailesini anlatırdı ki? Ben daha Jisung ve Seungmin'e ailemi anlatmamıştım kalmıştı ki koskoca mareşalın bana ailesini anlatması.

Evli miydi acaba?

Gözüm yüzük parmağına gidince orada bir şey görememiştim. Bu beni mutlu etmişti. Yanlış olduğunun farkındayım ama evli olmaması gerçekten de beni mutlu etmişti.