5

474 54 89
                                        

Yoongi:

Sabah kolumdan dürtülmesiyle sağıma döndüm. Gözlerimi kırpıştırıp Hoseok'a baktım. Sabah sabah ne olmuştu ki?

"Hyung menajer geldi aşağıda konuşmak istiyormuş."

"Ne işi varmış sabah sabah?"

Kaşlarım çatılmıştı. Ne yani ben bu yüzden mi uyandım.

"Hyung öğle oldu yalnız ve konuşmaya gelmiş dedim ya."

"Tamam tamam sen git geliyorum ben."

Kafasını sallayıp odadan çıktı. Kendime gelip banyoya gittim. Elimi yüzümü yıkayıp aşağı indim.

"Ooo yoongi bey sonunda gelebildiniz."

"Dinliyorum."

"Tamam uzatmaya gerek yok şimdi sen şarkı üzerinde çalışıyorsun zaten ilk önce senin şarkını çıkartcaz sonra Hoseok gelişi üzerine bir şarkı çıkartıcak bu süre içerisinde tabii dinleneceksiniz. Sonra ikiniz bir şarkı çıkartıcaksınız sonra size bir plan hazırladık tatil yapmaya gideceksiniz kameraların olmadığı ve birkaç gün dinlenin. Hoseok daha dün hastaneden çıktı çok önemli bir şeyi olmasa bile dinlenmekte fayda var. Yoongi sende şarkını bitir ve sonra şu süreci de atlatalım ve biraz ara verin. Ay çok konuştum. Neyse bir iki gün daha dinlenin bu süre içerisinde isterseniz şarkılarınız üzerinde çalışabilirsiniz."

"Tamam."

"Ve Hoseok sahne ismi bulman lazım. Birde ikinizin bir grup ismi olup olmaması gerektiğine siz karar vereceksiniz. Evettt. Benden bu kadar bunları düşünün ben sonra yine size uğricam."

"Tamamdır."

Ah daha yeni kalkmıştım bu kadar bilgi bana yeter. Şimdi bunları sindirip yemek yemem lazım. Menajer Hoseok ile biraz daha konuştuktan sonra gitti.

"Hyung. Dün akşam seni birisi aradı."

"Kim?"

Beni kim arayabilirdi ki? Namjoon dışında ama Namjoon'un da aradığını düşünmüyorum. Lütfen düşündüğüm kişi olmasın.

"Annen."

Hoseok'un dediğiyle dona kalmıştım. Yine ne istiyorlardı ki benden? Yine babam saçma işlere bulaşıp benden para isteyecek kesin. Artık uğraşamam onlar beni gram ilgilendirmiyor. Kendime gelip Hoseok'a döndüm. Endişeli bir şekilde bana bakıyordu. 'Sorun yok' dercesine kafamı sallayıp mutfağa girdim. Dolapta bulduğum kahvaltılıkları çıkartıp kahve yaptım.

Yemeğimi yiyip etrafı topladım. Hoseok salonda telefon ile konuşuyordu. Odama çıkıp üzerimi değiştirip aşağı indim. Şirkete gidip çalışsam iyi olacak. Hoseok'un bana seslenmesiyle ona baktım.

"Hyung şey bu akşam arkadaşlarım gelebilir mi?"

Dedi, dudaklarını büzerek.

"Sıkılıyor musun?"

"Biraz."

"Biraz olduğuna inanmıyorum ama neyse çağırabilirisin benim için sorun yok. Hem Jungkook ile tanışırım."

"Hyung sıkıcı değilsin sadece-

"Boşver Hoseok ben kendimi biliyorum benim yanımda eğlenemezsin. O yüzden istediğini yap. Ben şirkete gidiyorum."

Tabiki de benim yanımda sıkılırdı çok eğlenceli biri değilim. Tek işim uyumak. Ayakkabılarımı giyip dışarı çıkıp arabaya bindim.

Şirkete gelmiştim. Şoförün kapıyı açmasıyla arabadan indim. Ne kadar kapıyı açmasına gerek olmadığını söylesemde hiçbir zaman beni dinlemiyordu. Stüdyoya girip kendimi sandeleyeye attım. Notlarım masanın üzerinde duruyordu. Ne? Nasıl ya? Ben her yerde aradım bunları şimdi burada mı? Ah cidden! Telefonumu sessize alıp bir kenara bıraktım., kimsenin beni rahatsız etmesini istemiyordum. Kulaklığımı takıp şarkı üzerinde çalışmaya başladım.

Gitarist Or Dancer | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin