MİSTİK ŞEHİR

1/6

Ecem'den

Okul çıkışı kanalım için bazı düzenlemeler yapmak istediğimi Görkem'e söyledim, onunla birlikte hallettik.

Görkem:"Bugün video çekecek misin ?"

Ecem:"Hayır, yarın çekeceğim"

Beni kafasıyla onayladı ve zilin sesini duymasıyla ayağa kalktı.

Elinde bir kutu ile salona girdi:

"Kapıda sadece bu vardı. Ne alaka anlamadım"

Kutuyu birkaç kez salladı ve masaya koydu. Kutuyu açtığında bir not ve küçük bir kutu daha vardı

Ecem:"Okusana notu aşırı merak ettim."

Görkem:"Tamam."*dedi ve kağıda baktıktan sonra bana döndü:

"Bir adres var."

Ecem:"Adres mı ? Bu şehirde mı ?"

Görkem:"Evet ama bir köyünde."

Küçük kutuyu açtı:

Görkem:"İçi boş bir yüzük kutusu ? Bunun ne anlama geldiğini anlamak zor değil."

Parmağında ki yüzüğe baktı

Görkem:"Yani bu yüzük kutusundan çalınmış mı ? Yüzük bana verilmeden önce, kutusun da saklandığını söylendi."

Ecem:"Kutuyu kim bıraktı acaba ya. Kağıdı verir misin ?"

Adrese daha dikkatlice baktığımda bizim köye yakın bir yer olduğunu anladım:

"Çok uzak bir yer değil. Gidecek misin ?"

Görkem:"Evet, belki kutunun kimden geldiğini anlarız. Yarından sonra haftasonu, o zaman gideceğim."

...

(Ertesi gün, okulda)

Ecem:"Evet arkadaşlar Berk çok sinirli, Berk ?"

Berk, suyla oynar...

Ecem:"İşte bu kadar, tamam çok iyi oldu."

Berk:"İşin içinde ben olunca, mümkün olmuyor değil. Kanalının ismi ne ?"

...

Talha:"Tek elinle sıkıca kavraman gerek. Yapabilirsin."

Ayberk:"Merve çok zor değil zaten hadi."

Merve:"Ağır olması zorluyor ama. Neyse biz kazanacağız zaten hiç şüphen olmasın."

Elif:"Göreceğiz onu. Ayrıca zaten sen beni gecemezsin de hani belki eşit kalma durumumuz olur. Erkeklerden de Talha'nın kazanacağı gayet belli ve açık yani."

Ayberk:"Sanmakta güzel bir şey ama bir yere kadar."

Talha:"Bunu kendin için de söyleyebilirsin Ayberk. Hadi Merve at artık şunu."

Merve bowling topunu alır ve kolunu arkaya doğru uzatır, topu atar.
Top, sola doğru kayar ve boşluğa doğru düşer.

Ayberk:"Ne yaptın ya. Bana kaldı her şey. Bir dahakine de yapamazsan artık ne diyeyim. "

Merve:"Ne yapalım Ayberk şansım yokmuş."

Talha:"Kesin şanstır o. Neyse azıcık bakın da öğrenin nasıl oynanıyormuş."

Elif sıradaki topu alır ve atışı yapar, neredeyse labutların hepsi düşer.

Elif:"Kimin kazanacağı baştan belliydi zaten. Fazla ümitlenmeyin bence."

Talha:"Hadi bakalım Ayberk"

Ayberk:"İlk önce besmeleyle başlamayı unutmuyoruz. Merve'nin yapmadığı gibi."

Bu turu da Elif ve Talha kazanır...

Merve:"Bana laf ediyorsun, kendin çok iyi yapıyormuş gibi."

Ayberk:"O kadar da iman ile başlamıştım ama olmadı."

Talha:"Çok iyi çift oldunuz ya siz. Ortak yönleriniz falan var ondan diyorum. Mesela ikinizde bowling oynayamıyorsunuz."

...

Görkem:"Gidebiliriz değil mi ?"

Talha:"Gideriz gitmesine de babama ve anneme ne diyeceğiz ? 'Biz kapıda bir kutu bulduk, onda yazan adrese gideceğiz, çünkü bir meraklı aksiyon severleriz' mı ?"

Görkem:"Bilmiyorum abi lütfen ikna et bir şekilde. Yaparsın sen yaparsın."

Talha:"Sana bu yüzüğü alma dedim en başından beri. Başımıza dert açmaktan başka bir işe yaramıyor."

Görkem:"Yine de seviyorum yüzüğü. Sen bana yardım etmeyecek misin şimdi ?"

Talha:"Edeceğim işte. Ama ters bir şey olursa sen sorumlusun."

Görkem:"Off tamam tamam"

...

Talha:"Karar verin, Ecem sen mı geleceksin Oktay mı ?"

Elif:"Onlar neden geliyor ki ?"

Görkem:"Oraları bizden daha iyi biliyorlar çünkü"

Ayberk:"Bence Ecem gelsin."

Oktay:"Benim zaten anneme yardım etmem gerek, Ecem sen git."

Ecem:"Benim için farketmez."

Talha:"Bu da hallolduğuna göre yarın saat 14.00'da, bizim evin önündeki parkta buluşuyoruz."

...

(Cumartesi günü)

Ayberk:"Geldik sayılır. Görünüyor zaten."

Elif:"Şimdi o adresin olduğu yere gideceğiz, ama ya adresi yazanın bir tuzağıysa ? Söylediklerine göre yüzüğün kutusunu da göndermiş. Bence yapmaları gereken şey yüzüğü kutusuna koyup, o adrese göndermekti."

Ayberk:"Bir yandan haklısın ama Görkem yüzüğü vermeyecekmiş."

Elif:"Kısacası boku yiyeceğiz"

Parka gelirler, bir banka oturup beklemeye başlarlar...

Ayberk:"3 dakika var, birazdan burada olurlar herhalde."

Talha:"Geldiğinize göre gidebiliriz artık"

...

Ecem:"Buradan yaklaşık 2km sonra yol ayrımı var sola döneceğiz. Döndükten 3 veya 4km sonra gideceğimiz yer karşımıza çıkıyor."

Görkem:"Küçük bir yer zaten. Hemen döneriz"

...

Talha:"İçeride kimse yoksa geri arabaya döneceğiz tamam mı ?"

Ayberk:"O kadar yolu boşuna gelmiş oluruz ama."

Elif:"İçeride ne olduğunu bilmiyoruz ama içeri girmeyelim."

Önlerinde eski bir ev görürler...

~Bölüm Sonu~

Aklımda bir şeyler var ama inş tahmin ettiğim gibi olur