Sukuna'nın sessizliği korkutucu... Dik dik bana bakıyor. Hala dışardayım ama daha çok avluya gezmeye çıkarılmış bir mahkum gibiyim.
Kaçmaya çalıştığım için sinirlenmiş olabilir. Neyse ama Koji neden Sukuna'nın arkasından bana bakıyor. İyice alay konusu olduk. Dik dik bakmayı kesin artık!
Artık canıma tak etti. Sinirle
Sukuna'nın yanına gittim. "Bir sorun mu var? Dik dik bakıp durmasana, sikik!" Sukuna ağzını açmadan Koji karşımda belirdi. Kolumdan tutup beni geri çekti. Kolumun morardığına eminim ..."Lordumuza saygılı davran!" Korktum çünkü Koji gibi kibar bir herifin bana bağırması ve kolumu cidden acıtması...
"Koji! Sana böyle birşey yapmanı emretmedim!"Sukuna'nın sesi acayip korkunç çıktı. Hahaha! Ağla Koji!
"Ama l-lordum-" Koji'nin sözünü kesti.
"Defol git artık!" Koji kolumu yavaşça bıraktı. Elindeki yelpazesini sıkarken eğilerek uzaklaştı.
"İyi misin?" Şaşkınlıktan konuşamadım. Sadece başımı sallaya bildim.
"Oi aptal! Kolun nasıl? Koji'yi sikicem!" Böyle diyince kahkaha atmaya başladım. Suratıma boş boş baktı.
" İyi ama bu kadar ileri gitmesen dahi iyi olurdu."Gülerek konuştum. Ama Koji cidden sinirlenmiş gibiydi. Hah! Koji'ye üzülmüyorum!
"Koji, fazla sadık. Ama nerde durucağını bilmeli." Koji cidden sadık.
"Sadık olması çok iyi birşey, değil mi?" Sukuna başını salladı. Bir süre sustu.
"Dışarı çıktığına göre kaçmak dışında herşeyi yapabilirsin."
"Aslında, başarıyordum ama neyse..."
Kendi kendine homurdandı."Dışarıda yeterince gezdin mi? Artık içeri girelim." Tam beni kapıya doğru sürüklerken bağırdım.
"Hayır! Daha o kadar çok olmadı ki! Daha çevreyi gezmedik!" Kolumu bıraktı.
"Gezmedik derken?" Sırıttı. Tek başıma Gezmediğime göre...
"Yani... Ben tek başımada gezebilirim sorun yok. Sen zahmet etme." bana göre uygun.
"Hayatta olmaz. Ama neden gezmek istiyorsun?" Sakin kal Y/N.
"Gezmek için... Boş ver Hadi gel o zaman!" Sukuna yanıma geldi.
"Bu saray benim köyüme yakın mı?" Bana bakmadan cevap verdi.
"Uzak." Ozok... Ne kadar uzak?!
"Uzak derken, ne kadar uzak?"
Uzun süre cevap vemedi."Uzak işte." Bu konuyu kurcalamak istemiyorum.
"Peki..." Yine ve yine sessizlik başladı.
Sarayın etrafında gezerken canım sıkıldı. Sukuna'yı geçerek yavaşça koşmaya başladım."Oi! Nereye gidiyorsun?!" Arkandan bağırdı.
"Kaçmıyorum! Sadece sıkıldım! Çok sıkıcısın!" Koşmayı bıraktım. Ve Sukuna'nın bana yetişmesini bekledim.
"Sıkıldın mı cidden?" Başımı salladım. Sukuna bana yerişti.
"Yok. Yürürken çok eğlendim!" Biraz cesaret aldım ve yerdeki kardan bir top alıp attım. Koluna denk geldi.
Kolundaki karı silkeleyip bana döndü."Ne yapıyorsun?! Aptal böcek!Çocuk gibi davranma!" Fena kızdı.
"Ooo! Sakin ol Sukuna! Alt tarafı kar!" Kaşlarını çatrak bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sukuna x Reader
Fanfiction''Bu kokuda ne?'' Gözlerim çığlık sesleriyle araladım bu şeyde ne? Neden heryer yanıyor? Rüya mı bu? Her zaman zayıf bir vücudum oldu. En ufak bir yere çarpmamla moraran tenim, Her mevsim hasta olabilmemi sağlayan muhteşem (!) bağışıklık sistemim vb...