Bölüm 53

154 15 14
                                    

Arkalarına bile bakmadan hızla kaçarlarken, Uğurböceği zar zor yetişiyordu Kara Kedi'ye. Onu daha önce böyle irkilmiş bir şekilde görmemişti.

"Bekle, Kara Kedi!! Nereye gidiyoruz? Neden kaçıyoruz?? Kalıp savaşmamız gerek!!"

Kara Kedi'yse acele ediyordu. İzini kaybettirmeliydi Hawk Moth'a karşı. İşte, her şeyi Uğurböceği'ne anlatmak için çok geç kaldığının bir kanıtıydı bu.

**

Biraz yavaşladı, Leydisinin ona yetişmesini bekledi ve çok geçmeden, henüz o neler olduğunu anlayamadan belinden tuttu, sopasıyla başka bir tarafa doğru yönelerek ortadan kayboldu.

Başarmıştı... Hawk Moth'a izini kaybettirmişti. O hâlâ onları ararken, biraz olsun zaman kazanmıştı şimdi. Kısaca anlatabilirdi olan biteni.

Ancak karşısındaki hiddetlenmiş bakışlarla göz göze gelince irkildi. Hangisinin daha kötü olduğunu düşündü: sonunun Hawk Moth tarafından olması mı, yoksa bunu leydisinin yapması mı?..

İki türlü de kurtuluşu yoktu. Ancak leydisine anlatırsa, bu işten kurtulabilirdi belki... Nefesleri düzeldiğinde konuşmaya başladı Uğurböceği:

"Bir açıklama yapmanı bekliyorum. Uzun zamandır yaptığın gibi saklayamazsın artık, sence de öyle değil mi?"

Ne diyebilirdi ki? Haklıydı. Lakin yine de her şeyi bir çırpıda anlatması hem kendisi için, hem de Uğurböceği için kolayca sindirilebilecek bir şey değildi...

"Leydim, biliyorum, bana kızgınsın. Ve üzgünsün de. Ama şuan hiç de sırası değil. Gerçekten."

"Öyle mi? Asıl şimdi tam sırası! Konuşmanı bekliyorum. Hani bir daha saldırmayacaktı Hawk Moth, hani emindin buna? Hepsi yalandı, benimle oyun oynadın değil mi? Bahse varım onun gizli kimliğini de biliyordun, ve haftalarca benden sakladın? Neden?! Ben bir hiç miydim? Hiç miydim de benden saklamaya lüzum gördün?!"

Bu sözler... bu sözler bir anda Kara Kedi'nin beynine ok gibi saplanmıştı. Büyük ihtimalle Hawk Moth'un kimliğini bildiğini sinirden ve anlık bir şey olarak söylemişti Uğurböceği, ama söylediği tüm şeyler yine de dokunmuştu ona. Buzdağının görünen yüzüne bakarak hüküm veriyordu. Ancak bu, şu anda düşünebileceği bir şey değildi. Bir an önce Hawk Moth'tan kurtulmalılardı.

"Sana her şeyi anlatacağım. Söz veriyorum... kedi sözü..."

demesine kalmadan saklandıkları duvarın üstünden Hawk Moth çıkagelmişti bile!

**

Hawk Moth ilk başta Uğurböceği'ne saldırmayı denedi, ancak onun karşısında çok olmasa da yine de güçsüz kalıyordu. Uğurböceği'ni sert bir darbeyle etkisiz bıraktıktan sonra Kara Kedi'ye yöneldi.

"er onun kendi öz oğlu olduğunu bilseydi, her şey iki taraf için de çok farklı olurdu..."

Kara Kedi kendine hakim olamıyordu. Onun suratını gördükçe deliye dönüyordu sanki. Hiddetle bağırdı:

"SÖYLE, SÖYLE NEDEN BURADASIN! NE İŞİN VAR BURADA?!"

Sopasıyla Kara Kedi'nin pençelerini geri çevirmeye çalıştı Hawk Moth. Güçlükle zaptedebiliyordu.

"İzin ver... izin ver ki.. açıklayayım..."

Kara Kedi'nin göz bebekleri küçülmüştü. Bir anlığına ona gerçekten inanmıştı. Gerçekten düzgünce anlatacağına...

Ama yanılmıştı.

Hawk Moth Kara Kedi'nin dikkatinin dağılmasını fırsat bilip bu sefer direkt Uğurböceği'ni hedef almıştı. Kara Kedi toparlanıp arkasından yetişene kadar çok geçti...

TuhafHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin