LİVE (ASKER YARENİ)

8. Bölüm~ Kıskanç Elfida🕊

İyi Okumalarr

🤎🕊

"Cisem git başımdan." Kulaklarım bağıran Yavuzu sağır kesilmişti sanki. Senden başkalarına gider diyen Günay haklı olabilir miydi?

Olmazdı. Yavuz söz vermişti. Vatan aşkına bi de sen karıştın nasıl vazgeçeyim demişti. Vatana sahip çıktı gibi çıkardı bana.

"Bahçenin ortasında çıplak dolaşmaman gerektiğini söylüyorum sen bana kızıyorsun? Kimle konuşuyosun bakım sen? Mesajlarıma da cevap vermedin merak ettim seni." birkaç cızırtı ardından ince ses duyuldu kulağıma. "Selam ben Cisem Yavuz'un konuştu ve muhtemelen evleneceği tek kızım." deyip güldüğün de gözlerim tekrar dolmuştu.

Erkek milleti değil mi hepsi aynı bok!

İç sesime ne kadar hak vermek istemesem de dedikleri doğruydu. Ne demişti kız evleneceği tek kız benim. İçimde oluşan hisse anlam veremeyerek "Bunu nişanlasına söylemen ne kadar mantıklı Cisem?" gülen Yavuzu duydum da Kaşlarım catıldı. "Ya da ikimizi birden idare etmeye çalışan mı demeliyim?" O sıra da Yavuzun hayvan gibi Ne diye böğürmesini dinlemeyerek suratına kapattım.

Arka arkaya aramalarına cevap vermeyip meşgule attım. Biraz anlasın suçu olsa da olmasa da. Bu durum da ben olsaydım burnumdan getirirdi.

Telefondan İlkay'ı aradım. Bana napacağımı söyleyebilirdi. Ben daha önce bu durum da hiç kalmadım ki.

"He." diye homurdanan İlkay'a gözlerimi devirdim. Konuşmak istemedi her halinden belliydi ama akıl vermek zorundaydı. "Yavuz Karargahın bahçesinde yarı çıplakmış. Biz telefonla konuşurken kız gelip buna Yavuzcum, evleneceği tek kız benim deyip durdu. Bende nişanlasına söylemen ne kadar mantıklı dedim üstüne  ikimizi birden idare etmeye çalışan mı demeliyim dedim. Of bilmiyorum İlkay." direk konuya girişim ile susmadan konuşmamla oflamış sonra da sinirlenmiş olmalı ki. "Bu ne böyle ya. Şuan aradığın da acıyosun umursamaz cevaplar veriyosun sinirini bozuyorsun. Kıskandığını belli etme." ve ikimiz plan yapmaya başladık.

♥︎♡♥︎♡♥︎

"Yavuz ne diyosun sen ya?" diye sorduğum da oflayarak tekrar anlatmaya koyuldu. "Bak şimdi kız Teğmen bizim arkadaşımız." cümlesini kesip "Ha sen iş arkadaşınla evlenmeyi düşünüyorsun." Kırılan bişey duydum da amacıma ulaşmış şekilde güldüm.

Yavuzu delirtmek✔

Başarılı.

"Onla evlenmeyi düşünseydim yüzük senin elinde olmazdı, kızım." böğüren sesine gülüp "ikimizle beraber de düşünebilirsin Kamutanım." iğneleyici sesim cıldırtmayı başarmıştı.

"Elfida güzelim yapma. Kız orda demek istedi benden başka kız görmüyor. O yüzden mecbur benimle evlenmek zorunda. Yani ondan başka kız görmedim için ne diyorum lan ben."

"Yok canım doğruları konuşuyosun. Benim parmağımda fazlalık var şuan sanki. Geleceğin zaman haber et ki fazlalığı çıkarıp vereyim." suratına telefonu kapattım. Her gün gördüm kız diyor ya. Onu gördüğü için evlenmek hakkıymış.

Öyle bisey demedi.

Benim için dedi. Gitsin evlensin. Kendisini bulunmaz hint kumaşı mı zahnediyor?  Telefonum tekrar çaldığın da oflayarak açtı.