SANA DAİR

".10."

Yeni bölümün bunun gibi geç gelmesini istemiyorsanız şimdiden söyleyeyim bol bol yorum yapın lütfen.

Yorum yapın ki yeni bölümü yazma isteğim gelsin. ♥️

~~~

Ne yapıp da kurtulabilirdik diye düşünürken kapının kilitlendiğini duydum.

Tarık komutana baktığımda onun henüz fark etmediğini anladım.

Yaman ve yanındaki kişi yukarıdan aşağıya doğru geliyor ve bize de gittikçe yaklaşıyorlardı.

Aklıma gelen fikirle dinleyiciyi aktifleştiren cihazı teması kesmeyecek şekilde gizledim bir yere.

Daha sonra bunu burdan almam ve Taylan'dan da dinleyiciyi çıkarmam gerekecekti. Ama sonraya bıraktım onları.

Tarık komutan bana bakarken "Aklımda bir fikir var. Ve anlatacak zamanım yok. O yüzden hemen uygulamaya geçeceğiz." dedim.

"Tamam." yanıtını aldıktan sonra da "Şimdi beni kucağına al." dedim.

"Ne?"

"Hadisene! Gelmek üzereler..."

Sessiz bir 'off' çekip dediğimi yaptı.

Ses tonumu ayarlayıp "Kimse yok mu? Biri bizi kurtarsın artık..." diye seslendim.

Gelenler adımlarını hızlandırıp hemen dibimizde bittiler.

Şaşırmış gibi yapıp "Ah sonunda birileri geldi. Kurtulduk aşkım." dedim Tarık komutana bakarken.

"Ne oluyor? Siz kimsiniz, ne işiniz var burda?" dedi Yaman şüpheyle.

Bir nefes alsaydın ya, hemen tutuştu bir yerlerin...

"Ben lavaboyu ararken kayboldum. Sonra bir görevli bana burayı tarif etti. Geldim içeri, kapı ardımdan kapandı.

Kapı kapanınca da her yer karanlık oldu. Sonra ben de düştüm ve malesef ki ayağım burkuldu.

İnanır mısınız ayağımın ağrısından kalkıp çıkamadım da. Sonra telefonumdan erkek arkadaşımı aradım gelip beni alsın diye.

Geldi o da, ayağıma bakarken bir baktık ki kapıyı üstümüze kilitlediler.

Onun telefonu da yanında değildi, benimkinin de şarjı bitince kimseye haber de veremedik.

Neyse ki sizler geldiniz..." dedim çarçabuk. Bilerek lafı uzatmıştım ki soru sorup durmasın.

Şakaklarını ovup, "Anladım hanımefendi, ben şimdi ilgileneceğim." diyip telefonunu çıkardı Yaman.

Çenemle herifin başını şişirmeyi de başarmıştım neyse ki...

Teşekkür edip gözlerimi Tarık komutana çevirdim. Bana hayretle bakıyordu.

Bir anda nasıl bunu bulduğuma mı şaşırdı, yoksa neden bu kadar çok konuştuğuma mı? Karar veremedim.

Bu yüzden ben de aldırış etmeyip sadece sırıttım.

Sonra yine Tarık komutana baktığımda ise Yaman'ın yanındaki adamı süzdüğünü gördüm.

Ben de dikkatli baktığımda ise çok tanıdık geldiğini fark ettim.
Biraz düşündükten sonra da kim olduğunu buldum.

Bu bu Sarp'tı. Hain Sarp... Karakolumuzda askerimizi gözümün önünde vuran Sarp'tı.

Melik vurulunca kimin, nerden ateş ettiğini görmedim. Ama görmüş olsam bu herif şu an kanlı canlı karşımda duruyor olamazdı.