6🌹

23.8K 258 70
                                    

Naber lan

Gün doğumunu izliyordum. Yine bu odada kırmızı duvarlara düşen gölgeme bakarak saatler öncesini başa sarıp sarıp duruyor çığlıklarımız zihnimde yankılanıyordu. Arkasına bakmadan gidişi...o sert sesi benim aslında kim olduğumu hatırlamamı sağlamıştı.

Konsomatristim ben..benim gibi bir kadına değer vermesini beklemek saçmalık işiydi! Yakışıklı oluşundan ve hatta belki de varlıklı oluşundan etkilenmiş korpecik kalbimle birlikte beni sevmesini beklemiştim. Altına yattıktan sonra beni unutacağı belliydi. Bu ağır gelse de kafamı dik tutmaya çalıştım. Aslanlar içinde olabilirdim...ama kimseye kolay kolay av yapmayacaktım kendimi. Bir daha o herifinde bana dokunmasına izin vermeyecektim!!

Ayağa kalktım. Aynadan kendim bakıp biraz olsun çeki düzen verdim dış görünüşüme. Odayı araştırmıştım..çok güzel bir kız odasiydi. Kendimi ait hissetmiyordum. Hissetmem de gerek değil...biliyorum.
Ayakkabılarımı giymek yerine elime aldım. Ses çıkarmak istemiyordum.
Odadan sessizce çıkıp çıplak ayaklarımla bildiğim yolu indim.
Onu gece sevistigimiz koltukta otururken beklemiyordum.
Atlas..

Dün gece ki sahneler kesik kesik önümden gecerken onun kuytu gözleri beni buldu. Dudaklarında ki elini yavaşça kayarak koltuğa koydu ve kaşlarını çatarak bir bana bir ellerimde tuttuğum ayakkabılarıma baktı.
-Yolculuk nereye?
Alaylı sesi sinirlerimi gerdi. Sıkılı dişlerim arasindan konuştum.
-İşime!
Kendime bile meydan okuduğumun farkındaydım. Sıralı dişleri gözükecek şekilde sirittiginda onu öldürmek geçti içimden.
-Kim izin veriyor sana?!
Onunda sinirlendigini anladım. Hoşuma gitti.
-Birinden izin aldığımı kim söyledi?! Gitmek istiyorum!

Sinirle ayağa kalktı.
-Ben izin vermeden gidemezsin!!
Tırnaklarımı avcuma geçirdim.
-İşiniz bitti sanıyordum Atlas bey!
Çenesinin gerildigine, alnında ki damarın sistigine ve düğmeleri açık olan gömleğinden kızaran göğüsüne an be an şahit oldum. Ops fazla sinirlendirmis haddimi zorlamıştım.
Tanrım..neden bu kadar çok hata yapıyordum?!

Sert adımlarla yanıma gelip kolumu kavradı
-Ben bırakana kadar buradasın! Gitsen bile patronun seni alamaz!!
Şaşkınlıkla ona baktım. İstemsizce döküldü kelimeler dudaklarımdan
-Takıntılısın sen...
Mavi gözlerime diktiği gözleri biraz daha büyüdü
-Ne düşündüğün sikimde değil! Üstündekileri değiş ve aşağı gel! Burası pavyon değil!
Sinirle geriye çektim kendimi. Saçlarımı savurarak arkamı döndüm.
-Aksine...Kerhane gibi.
Ancak Atlas soylenmemi duymuştu. Önüme geçti.
-Ne dedin sen?

Pekala..geri dönüş yoktu.
-Kerhane gibi dedim! Evinde bir kadına ait oda var..bana ihtiyacının olduğunu düşünmüyorum!
Dudağının kenarı kıvrıldı
-Belki bir tanesi ile tatmin olmuyorum?!
Gerilen sinirlerim onun şaka yaptigini sanan salak saçma sözleri ile koptu ve yüzüne sağlam bir tokat indirdim. Evet evet..ben mafya olan bir adama tokat attım. Bedenim titremeye almıştı kendini.
Ancak bu herifi kim simartti bilmiyordum..haddini bildirmek bana düşmüş olmalıydı. Hiç kimse böyle kelamlar etmemeliydi.

Gözleri kapalı sinirden şişen damarları sayılacak derece büyümüştü. Korkuyla bir adım geriledim. Nefesimi tutmus ona bakarken kısık sesiyle konuştu. Zor duymuştum
-Odana çık...
Yutkundum.
-O.. orası benim odam deği-
Pencereleri titretecek şekilde bağırdı
-ODANA ÇIK CEYLAN!!!!
Hızla arkamı dönüp merdivenleri ikişer üçer atlayarak odaya girdim. Korkuyla gogusum hızlı hızlı inip kalkıyordu.
Bu adamı bir daha sinirlendirmemeyi aklımda tuttum. Görüntüsü büyüyor, canavara dönüşüyordu. Bu cesaret nereden geliyordu bilmiyorum. Bana neden zarar vermemişti anlamış degildim.

Daha fazla sinirlendirmemek için soyundum ve banyoya girdim.  Anlaşılan bu evde bir iki hafta kalacaktım. Daha önce görmüştüm. Varlıklı olan adamlar miktarını verip meyhaneden kız götürüyordu. Başıma ilk kez geldiği gerçekti.
Durulanip çıktım. Havluyu kendime doladım ve odaya geçtim. Odayı ilk kez görüyormuş gibi suzerken bir kez daha sinirlendigimi hissettim. Başka bir kadının olduğu odada kalmak sinirlendiriyordu beni. Oysa bu kadar gururlu olmak mesleğim için sağlıklı değildi biliyordum.

KONSOMATRİS (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin