6. Bölüm

179 20 9
                                    

3 Ay Sonra

"Af yok!" Karşımda dikilmiş tüm bu adamların, şaşkınlık dolu bakışlarını izliyordum. Şaşırmış olmaları beni daha çok şaşırtmıştı.

"Siz gelip benim mekanım da... Benim mekanım da benim adıma leke sürecek şekilde haraketlerde bulunup sonra yırtarcağınızı mı düşündünüz!? Bu kadar salak mısınız siz!?" Hızlı adımlarla yanlarına yürümüştüm. Karşımda ki adamlara birer tane tokat atarken hepsi sendelemişti. Derin bir nefes aldım ve ellerimi saçlarıma geçirdim. Diğerlerinden ayrı tuttuğum bir çocuğa doğru döndüm. 12 yaşındaydı ve bu işi isteyerek yapmadığı çok belli oluyordu. "Hey... Şimdi sana bir kaç soru sorucsm eğer bana dürüst olursan hepinizin hayatını bağışlar ve sizi korurum. Benim korumam altında olursanız kimse... Hiç kimse size zarar veremez tamam mı?" Çocuk arkamda olan üç kişiye doğru baktı. Belli ki korkuyordu ama benim o cevaplara hemen erişmem lazımdı.

"Adın ne senin?" Yumuşak bir ses tonuyla konuşmam onu az da olsa, biraz rahatlamasını sağlamıştı.

"Enes. Enes efendim." Güldüm.

"Ben bir efendi değilim Enes'cim. Ben sadece uyuşturucudan çok fazla nefret eden bir kadınım. Ve eminim ki, kulübüm de bunun satışını istememem haklarımdan biri. Değil mi?" Kafa sallamıştı. Belli ki sadece kurtulmak istiyordu.

"Eee Enes? Emri kimden aldınız? Size bu malı veren kim?" Arkamdakilere bakmasına engel olmak için, omzundan tutup, odadan çıkarmıştım. Müziğin sesi rahatsız etse de konuşmamıza engel olacak tarzda değildi. "Konuş." Oradan çıkar çıkmaz rahatlamıştı. Korktuğu ben değildim.

"Şey... Beni öldürmelerine engel olacaksın değil mi?" Yürüyüşümüzü durdurup ellerinden tutup onun boyuna yetişmek için eğilmiştim.

"Enes, hakkımda ne duydun bilmiyorum. Büyük ihtimalle çoğu doğrudur ama ben asla tek bir şeye izin vermedim. Çocuklara asla zarar verdirmedim. Vermedim. Tek bir kuralım var o da bu. Bana o yanında olduğun adamlardan daha çok güvenebilirsin. Güvenliğini bizzat ben sağlayacağım." Gözünden bir kaç damla yaş aksa da toparlamıştı.

"Ceylan lakaplı bir adam var. Ben bir tek onu biliyorum valla adını bilmiyorum. Yemin ederim." Memnun bir şekilde gülümsedim. "Emin ol bu kadarı yeterli Enes. Kim olduğunu çoktan anladım. Şimdi ben birini çağıracağım ve çok güvendiğim biridir. Seni bir yere götürecek ve emin ol çok güvenli bir yer. Tamam mı?" Sadece kafa sallamıştı.  Yanımda çalışan ve sürekli benim korumalığımı yapan Cenk'i çağırdım.

"Çiftlik evime götür, yaşına uygun hocalar tut. Evden eğitim görsün. Biraz daha büyüdüğünde bizden biri olacak. Ona göre eğitin." Cenk lafımı ikiletmeden çocuğu alıp gitmişti. İçeri tekrar girmiştim. Herkes yine tek bir lafıma bakıyordu.

"Demek uyuşturucu satışı gibi gösterip, ajanlık yapıyordunuz. Küçük beyinlerinizle büyük oyunlar oynuyorsunuz. Şunların serçe parmaklarını kesin. Eğer bir daha böyle bir şey yaptıklarını yakalarsanız benden size izin, gördüğünüz yerde öldürün. Benim hiçbir mülküme yaklaşmayacaklar bile."  Korkudan altına eden üç kişiye doğru bakışlarımı çevirdim. Bu gün iyi günümde olduğum için şanslılardı.

Odamdam çıkar çıkmaz, yüksek müziğe ve içki kokusuna aldırmadan otoparka arabama doğru gittim ve tek başıma arabaya bindim. Adamlarım da diğerlerine binmiş beni takip etmeye hazırlardı. 

Bu bir kaç hafta da tekrar eski ben olmanın huzurunu yaşasam da, içimde olan o tek pişmanlık duygumun gölgesinde olduğumu biliyordum. Engel olmaya çalışsam da biliyordum.

Çok geçmeden Ceylan'nın oteline gelmiştim. O hep burada olur ve buradan ancak eğlenmek için çıkardı. İçeriye girer girmez, herkes kim olduğumu belirten bakışlar attı. Kimseye aldırmadan otelin restoranına doğru ilerledim. En baş köşede yemek yiyordu. Burada olduğumu fark eder etmez direk gözlerimin içine, en cüretkar şekilde bakmıştı. Aynı şekilde karşılık vererek, masasına doğru ilerledim. İzin almadan oturdum.

EDEN [GxG] DÜZENLENECEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin