Bir Gönül Davası

Rüya Mı? Gerçek Mi?

Oy vermeyi unutmayın
İyi okumalar 💙🌸

Berk ve Yağız sabah uyanınca kendileri için kahvaltı hazırlamışlardı. Kahvaltı faslı bittikten sonra Yağız onlar için kahve yapmış ve balkondaki sehpaya koymuştu.

" Berk! Hadi kardeşim gel". Balkondan ona seslenen Yağız'la birlikte balkona adımladı. Hemen Yağız'ın yanına oturunca yanındaki delikanlı tek bacağını altına çekip tamamen ona döndü.

" Ee kardeşim anlat artık. Dün ne oldu?"  Berk dünki olayı hatırlayınca aptal sırıtışını tutamadı.

" oğlum bir şey olmadı ya. Biraz tansiyon yükseldi o kadar" Yağız tek kaşını kaldırıp sorgulayıcı bakışlarını karşısında ki adama yöneltti.

" hayırdır lan ne tansiyonu?". Berk elindeki kahve fincanını sehpaya bıraktı.

" dalga geçmek yok ama?". Yağız ayıplar gbi nıçladıktan sonra cevap verdi.

" ayıptır sana ya. Niye dalga geçeyim?"

Berk dalga geçilmeyeceğinden emin olduktan sonra herşeyi baştan sona anlattı. Yağız duyduklarıyla şok geçirirken ne diyeceğini bilemedi.

" Abi bildiğin çocuğa taciz etmişsin"  cümlesi biter bitmez ikili kahkaha attı. Berk biraz utandığı için başını eğdi.

" oğlum deme lan öyle. Yaşadığım o ufacık temas var ya, Yemin ederim son yıllarda yaşadığım en güzel histi. Bir de ilerisi olsa aklımı kaçırırım." Berk yavaş yavaş onun zehrine kapılıyordu, duyguları her geçen gün ağırlaşıyordu. Yağız bunu arkadaşının gözlerinden anlamıştı. Onun hakkında konuşurken bile gözlerinin içi parlıyordu.

" Ee kardeşim sonra ne oldu? " Berk devamını anlatmasını isteyen arkadaşına oflayarak yanıt verdi.

"off off, yine sıçtı herşeye pezevenk. Neyse kardeşim çıktık kahveden yürüyoruz tamam mı, bir baktım bunların sokağını geçtik. Bende sokağı geçtik falan diyince seninle yürüycem dedi" Yağız duyduklarıyla şaşkın şaşkın bakarken Berk'in lafını böldü.

" Ee kardeşim ne güzel işte. Niye dertlendim? " Berk başını salladı. Sigara paketine uzanıp bir dal çıkarırken yanıt verdi.

" aynen kanka çok güzel. Bir de devamını dinlesen" sigarasının ucunu yakıp derin bir nefes çekti içine.

" neyse işte geldik binanın kapısına baktım saat geç olmuş bende dedim ki geç oldu gel bizde kal."  Yağız hala problemi anlamamışken sorgulayıcı bakışlarla izledi genç adamı.

" ne dese iyidir?" Yağız dikkatle dinlerken kendine yöneltilen soruya yanıt verdi.

" ne dedi oğlum? "

" ne gerek var Berk? Her sabah geliyorsun dibimize zaten "

Yağız kocaman açtığı gözleriyle karşısındaki adama baktı.
" şaka yapıyorum de?" Berk başını eğdi. Gerçek biraz kırıcı olsada hala gerçekti. Bunun değişmeyeceğinin bilincinde olarak kabullendi acı gerçeği.

" Malesef kardeşim. Gerçek "  Yağız elindeki  fincanı bir kenara bıraktı.
"harbiden de hanzonun teki bu adam" Berk dayanamayıp gülerken telefonunu çıkartıp saate baktı.

" hırçın yarim ya. Kessin hala uyuyor"  Yağız işittiği şeyle  dayanamayıp güldü.

" ulan Berk, ne olacak lan bizim bu halimiz. İki arkadaş, iki  hanzo kardeşten çekiyoruz"  Berk de gülmeye başlayınca ortam neşelenmişti.

" ne yapalım gülüm kaderimiz bu" Yağız başını aşağı yukarı sallayarak onayladı.

" ne güzel bir kader ama. Kuvaşamasak da güzel işte. Birini sevmek, birine tutulmak güzel şey kardeşim"