Bölüm biraz kısa oldu arkadaşlar. Bu gece devamını yazmayı düşünüyorum
Oylarınızı bekliyorum Keyifli okumalar🌸🌸🌸🌸🌸
Sohpet koyu bir şekilde devam ederken günün nasıl geçtiğini fark etmediler bile.
Yağız ufaktan acıkmaya başlamıştı." kanka akşam olmuş fark etmedik ya"
" yemek siparişi verelim, acıktım ben"
" olmaz kanka. Yasin'in annesi kesin talimat verdi akşam yemeğine yetişmem için"
" hadi yaa. Neyse o zaman sen geç eve bende birşeyler yiyim, etrafı toplar yanına gelirim"
" olur. Tamam o zaman ben çıkıyım"
Konuşması biter bitmez sehpada Duran telefonunu alıp cebine sıkıştırdı. Akşam çöktüğü için hava gündüze göre daha soğuktu.
Kapının girişinde gördüğü Berk'in hırkasını alıp üstüne çekti. Nede olsa akşam yanına gelecekti. Ayakkabılarını giydikten sonra kapının dışına çıktı.
" haydi kanka Allaha emanet. Akşam ararsın zaten"
" tamamdır hadi görüşürüz"
Asansör ile inmek yerine merdivene yöneldi.
Binadan çıktığı zaman etrafına bakındı. Hangi yoldan gelmişti ki?
:
:
:
:
:
:
:
Rohat erzakları dağıtacağı son caddeye sürdü. Neredeyse gün bitmişti ama işler bitmemişti. İki genç yorgun argın işlerine devam ediyorlardı. Neyseki çalacak son bir kapı kalmıştı. Rohat frene basıp el frenini çekti. O esnada Yasin, Yağız'a nerde olduğuna dair konum atarken telefonu cebine sıkıştırdı tekrar.Rohat araçtan inerken derin bir nefes aldı. Uzun süredir sigara içmemişti. Vicudunun nikotine ihtiyacı vardı. O bunları düşünürken arka tarafta ona seslenen Yasin ile düşüncelerinden ayrıldı ve arkadaşına döndü.
" keke son eşyaları da dağıtalım da bize geçelim. Anam aradı az önce yemek hazırlayacaklarmış bizi bekliyorlar."
" tamam bra sen eşyaları kasadan indir bende ön taraftaki oyuncakları çıkartayım."
Eşyaları vereceği aile babasız bir aileydi. Evin Babası 2 yıl önce gittiği görevde şehit düşmüştü. Arkasında ise bir yar, 4 de ufak yavrucak bırakıp gitmişti. Bu yüzden bu aile üzerinde daha sıkı duruyorlardı. Daha fazla erzak, daha fazla oyuncak hatta bazen extradan elbise getiriyorlardı.
Rohat eline aldığı içi oyuncak ve kıyafet dolu çuvalı sırtlarken Yasin ise arka kasadaki erzak kolileirini almıştı. İkili arka arkaya evin bahçesinden girerken, bahçedeki küçük taburelere oturmuş kendi halinde oyun oynayan dört çocuk Hızla onlara doğru koştmuştu. Rohat elindeki çuvalı yere bırakırken aralarında ki en küçüğü, Narin'i kucağına almıştı. Evin babası şehit düştüğünde Narin henüz 2 yaşındaydı. Babasını doğru düzgün görmemişti bile.
Rohat başını önüne eğince en büyük abi olan Memo'tu gördü. kel kafasına yavaş bir şaplak attı. Çocuklar henüz Türkçeyi tam bilmediği için kürtçe konuştu.
" Dayika te li kûderê ye?"
(annen nerede)"Bisekine bira ez bangî wî bıktım"
( bekle Abi çağırayım onu)Çocuğun cümlesi biter bitmez yırtık terlikleri ile olabildiğince koşarak içeri doğru gitti. Kısa bir süre sonra orta yaşlarda bir kadın kapının önüne çıktı.
Kadın onları gördüğüne mutlu olmuş bir şekilde gülümseyerek onlara doğru ilerledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Gönül Davası
Fiksi Remajaİki farklı hayat, iki farklı kültür.. Doğu - Batı arasında kalan iki genç ve kaderin cilvesi Ana çiftler: Rohat-Yağız, Azad-Berk