Yorum ve oyları unutmayalım lütfen 😢
Birde cumartesi günü ligim başlıyor o yüzden bölümler daha seyrek gelecek maalesef..
İyi okumalar
Kızgın mıydım? Evet
Kırgın mıydım? FazlasıylaBerat'ın böyle bir şey yapacağı aklımın ucundan dahi geçmemişti. Gerçe daha aklımdan geçmeyen neler yapmıştı orası ayrı bir meseleydi.
Gece saat 1 i geçerken hala otelin bahçesinde oturmuş gelmelerini bekliyordum. Ömer abi ikimize de çay almak için içeri girmişti. Bense esen havaya rağmen üzerimde incecik bir tişört ile bankta ayaklarımı sallıyordum.
Telefonumdan Twitter'a girip önce Berat'ın ismini arattım. Taraftarlar delirmişti. Videolar sosyal medyada yayılınca haliyle şampiyonluk yolunda bu kadar önemli bir maça çıkacak Trabzon taraftarı sinirlerine pek hakim olamamıştı. Videodaki 4 kişiyi kadro dışı bırakmak bile yazılmıştı. Haksız sayılmazlardı.
Asıl sinirli olmam gereken kişi Batuhan'dı. İçimde bütün sinirimi ona yoğunlaştırmaya çalışırken bahçeye giren taksi ile oturduğum yerden kalktım. Ömer abi yanımda olmadığı için kendimi yanlız hissediyordum.
Mahşerin dört atlısı taksiden indiğinde yanlarında çakmak çaksanız alev alacak vaziyeteydiler. Dördü birden beni görünce birbirlerine bakmış ve -1 futbolcu iqları ile plan yapmaya çalışmışlardı.
"Batuhan buraya gel."
Sesimi olabildiğince otoriter tutmalıydım çünkü bu klüpteki tek görevim bu çocuğa gözkulak olmaktı. Onu bile becerememiştim.
"He biz gelmeyelim yani" Berat bana doğru konuşurken sarhoş olduğu için onu kale almam yanlıştı.
Batu suç işlemiş küçük bir çocuk gibi yanıma geldiğinde gözümün içine bakamıyordu.
"Sana yazıklar olsun."
Eskiden babamın yaptığı şeyi yapmıştım ben de. Çok işe yarayan bir taktikti.
"Sevda abla bir dinle ama ya."
"Evet dinliyorum."
Bir süre susmuş sonra tekrar bana bakmıştı. Bir açıklaması yoktu tabiki. Bu sırada geri kalan üçlü de yanımıza gelmişti.
"Sadece Batuya değil hepinize yazıklar olsun. Burada gecenin birinde sizi beklediğim Halime bakın. Bakıcılık yapıyoruz sanki. Yarın maç var farkındasınızdır umarım. Gerçe formayı rüyanızda bile göremezsiniz orası ayrı."
Herkesin gözünde bir pişmanlık ve üzgünlük varken bir tek Berat gülmeye devam ediyordu. Çok içmişti.
"Gidin şimdi. Yarın sabah hocaya verirsiniz hesabı."
Teker teker yanımdan ayrılırken Berat gitmiyordu.
"Senin yüzünden bu haldeyim biliyorsun dimi?"
"Suç benim oldu yanı? Gecenin bir yarısı ufacık çocukları topla pavyona götür orada için bir dünya. Kadın da vardır yanınızda ama soran olursa suç Sevda. O kadına da benim yüzümden yazmışsındır."
"Ya kızım eski diyorum neden anlamıyorsun sen. Al şu siktiğim telefonuna bak."
Telefonu çıkarıp yere atarken yere cam parçaları saçılmıştı.
"Yere fırlatmasaydın bakardım Berat."
"Hay kafamı sikeyim. O gün köprüye gelen kafamı sikeyim."
Söylediği içimde fırtınalar koparırken daha önce hiç bu kadar canım yanmamıştı. Babamdan dayak yerken bile bu kadar çaresiz hissettiğim olmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ölümün kıyısında/ Berat Ayberk Özdemir
Fanfic"Bak başına her ne geldiyse bu hayat inan bana yaşamaya değer. Lütfen kendine zarar verme. Bir sorunun olursa da lütfen ulaş bana. Zaten tanıyorsundur." "Birincisi kim olduğun hakkında hiç bir fikrim yok. İkincisi de inan bana yaşadığım hayatı görse...