𝑻𝒉𝒓𝒆𝒆𝒔𝒐𝒎𝒆 ¦ AOT x reader

"Zambak"

Genç kız istemediğine karar vermişti. Eren'i istemiyordu. Ona yaklaştığında tekrardan oğlana bir şeyler hissettiğini fark ediyordu, bu hisler kızı yoruyordu.

En iyisi ise olabildiğince uzak durmaktı Y/n için. Yutkundu, gözlerini kaçırdı. "İstemiyorum, Eren. Üzgünüm." Annie arkadaşının çekingen tavrına iç çekti, kızı kolundan tutup çekerek sınıfına götürdü.

"İyi dersler Y/n."

"İyi dersler."

Kızlar ayrılırken Y/n'in aklında oluşan tek bir düşünce vardı. Armin. Aramamıştı, iyi olduğuna dair herhangi bir mesaj bile atmamıştı. Kız merak ediyordu, mantıken yanında şu an Levi var mıydı onu da bilmiyordu.

Defterini açıp ufak karalamalar yaparken kızın yanına Sasha oturdu. "Y/n! Yanında otursam sorun olur mu?" Y/n, yanındaki tatlı kıza gülümsedi. "Hiç sorun olmaz Sasha. Mutlu bile olurum." Sasha, kızın yanağından bir makas aldı ve sıraya kitabını koydu.

.

.

.

Teneffüs zili çaldığında genç kız rahat bir nefes almıştı, hiç sevmediği bir dersi dinlemek zorundaydı, matematik. Kim severdi ki bu dersi? Armin. Tüm ders boyunca genç kızın aklından çıkmıyordu, en ufak bir düşüncesi bile Armin'e kayıyordu.

Sasha, arkadaşının bu dalgın halini fark etmişti. "Y/n, iyi misin? Dalgın gördüm bugün seni. Açsan yemeğimden verebilirim." Y/n, Sasha'nın teklifine gülümseyip kafasını hayır anlamında salladı.

Kızlar bakışırken Connie ve Jean gelmişti. Connie, Y/n'e başıyla selam vererek Sasha'yı omzundan dürttü. Sasha arkadaşlarına katılıp kıza veda ederek gitti.

.

.

.

Y/n, kafasını sıraya koymuştu, birkaç gün içinde yaşadıklarını düşünüyordu. Ayağa kalktı, sınıftaki aynaya yaklaştı. Kendine bakarken üstüne çöken yorgunluktan gözlerini kapattı. Birkaç saniye sonra boynunda sıcak bir nefes hissetti.

Eren olduğunu düşünüp kızmaya hazırlanırken hafifçe gözlerini açtı, Levi'ydı. Sesini çıkaramadı. Levi'ın kendisine bu denli yaklaşmasına izin verdi sadece.

Levi, ellerini kızın saçlarına götürdü, saçlarını kokladı. Bir şey söylemedi, sadece kızı özlemişti. Hatırlamadığını bilse bile.

Sessizliği de Levi bozmuştu. "Hiç kuşkum yok; bu çekilen acılar
İleride konuşacağımız tatlı anılar olacak." Y/n kıkırdadı. "Romeo ve Juliet?" Oğlan derin bir iç çekti. "Senin için.."

Y/n tepki veremedi. Daha birkaç gün önce tanışmamış mıydı bu kişiyle? Yine de tanıdık hissettiriyordu. Fazlasıyla tanıdık hissettiriyordu, gerek kokusu gerek gözleri olsun.

Yine de doğru hissettirmiyordu, tanımadığı biri olarak Levi ile fazlasıyla vakit geçirmişti. Onu tanımadan devamını da istemiyordu. Boğazını temizledi, Levi ise birkaç adım geri attı.

Y/n gülümseyerek Annie'nin yanına gitti. Annie sadece el sallamakla yetindi. Y/n, yanına oturunca Annie iç çekti. Saçlarını açmış, küpe takmış ve hafif bir makyaj yapmıştı.

"Kimin için bu kadar süslendin?"

"Bertholdt."

"O süs püs ile ilgilenmiyordu diye biliyorum."

"Evet ama bu aralar Historia denen kıza gözü çok kaymaya başladı. Onun gibi olursam benimle ilgilenir belki."

"Sen beynini peynir ekmekle mi yedin? Bir erkek için kendini değiştirmeye çalışma, sen bunun için fazla iyisin Annie. Olduğun gibi mükemmelsin."

"Ama burnum onunki kadar güzel değil.."

"Annie, mal mısın yoksa rol mü yapıyorsun? Öncelikle burnun çok güzel. İkinci olarak bu senin özelliğin. Yüzüne de yakışıyor."

"Ama o diğer kızları çekici buluyor."

"Bulsun! Sana erkek mi yok şu dünyada?

"Sanırım haklısın. Kendimi fazla yoruyorum."

"Yola gel."

.

.

.

.

.

Eren, Armin ile bakışıyordu.

"Ona söyleyecek misin, Eren?"

"Evet. Senin ne bok olduğunu bilsin istiyorum, Armin."

"Ben neysem sen de tıpkısının aynısı olarak karşımdasın. Ne yaptıysam onu elde etmek için yaptım."

"Bana yalan söyledin, bu şekilde benim ona ihanet etmemi sağladın, Armin. Bu adil değil."

"İnanmasaydın o zaman. Ben sana ayrıl dedim, git başka bir kızla yat demedim."

"Gerçekten berbatsın, kendini öyle bir düşürüyorsun ki.."

"Öğrense bile bana hak verecek Eren, çabalama derim. Sen şansını çoktan kaybettin."

Yüzündeki sırıtışla ellerini cebine atan Armin, arkasını dönüp yürümeye başladı. Haklıydı da. Y/n'in Eren'i affetmesi çok zor olacaktı.

"Hastaneden taburcu oldun ama sanırım daha ona mesaj atmadın, Armin."

"İlk mesajı o atsın istiyorum. Ayrıca taburcu olmuş sayılmam. Daha bir günüm hastanede geçecek. Sen konuşalım diyince geldim."

"Dikkat et de Bir dahakine kan kusturmayayım sana."

"Bu sefer Y/n'i vahşiliğine şahit edeceğime emin olabilirsin, Eren."

Eren dişlerini sıktı. Armin'in bu kadar rahat olması sinirlerini bozuyordu. Sarışın oğlan, arkadaşına bakmadan gitti.

.

.

.

Y/n, okul çıkışında kütüphaneye gitmişti. Kitabını sakince okurken telefonuna gelen bildirim sesiyle, mesaja baktı.

Armin: Y/n, şu an hastanedeyim ve kimsem yok. Aşırı yalnız hissediyorum. Sorun etmezsen yanıma birkaç kitapla gelebilir misin?

Y/n iç çekti. Bugün Annie ile beraber olması gerekiyordu fakat Armin'i kırmak istememişti. İki yerde de aynı anda bulunabilse her şey çok kolay olacaktı sanki.

Armin'in yanına git.✓ ("Okyanus" bölümüne gidiniz.)
Annie'nin yanına git.✓ ("Nane" bölümüne gidiniz.)