Control Me - MewGulf 🔞

7. Son Karar

Bölüm öncesi küçük bir özür konuşması
:'(

Öncelikle bu kadar geciktiği için çok özür dilerim. En başından yoğun bir dönem geçireceğimi biliyordum ama bu kadar olacağını tahmin etmemiştim. Ödevlerden başımı kaldıramıyorum. Birkaç güne sınavlarım da başlıyor. Hiçbir şeyi yetiştiremiyorum. Resmen ortadan ikiye bölüneceğim çok az kaldı. Aklım bir yandan da burada kalıyor ama halletmem gereken sorumluluklarım varken kendimi tam anlamıyla vererek bir şeyler yazamıyorum. Sanki sırf bölüm paylaşmak için yazarsam çok baştan savma bir ürün çıkacak ve size saygısızlık olacak diye düşünüyorum. Sizi bu kadar bekletmeye hakkım olmadığını da biliyorum. Sonuçta güncel bir hikaye paylaşıyorum.
Son olarak tekrar özür diliyorum. Hikayemi yarım bırakmak istemediğim için bunu bir kısa hikaye yapmak istiyorum. Yani birkaç bölüm daha yazıp bitirmeyi düşünüyorum. Hiçbir şey anlamsız kalmayacak merak etmeyin. Ama önceki hikayelerim gibi 30 bölümlük bir hikaye de olmayacak. Umarım beni anlamışsınızdır. Şimdi aradan çekiliyorum. Keyifli okumalar ❤️😊
.
.
.
.
.

"Neredesin oğlum sen?!!"

Matthew telefon hoparlöründen gelen ciyaklama karşısında yüzünü buruşturdu.

"Evdeyim."

Karşı taraftan derin bir soluk alma sesi yükseldiğinde Matthew sağlığı için telefonu kulağından uzaklaştırdı.

"Evdeymiş!!! Ulan şerefsiz!! Tüm gece seni aradık. Herkese sorduk, tüm barı ve çevresini aradık. Bütün gece götümüzden ter aktı!!! Bir yandan da ablanla uğraştık. Yazık, kadın telaşlandı. Ama o ne yapsın? Puşt kardeşi o kadar insandan birisine bile mi haber vermez?!! Ama sonra ne oldu? Beyefendi hiçbir şey yok gibi çıkageldi!! Hem de evdeyim diye gevşek gevşek konuşuyor!! Orospu çocuğu, seni bir daha yanımıza alıyor muyuz gör bakalım!!! Hiçbir yere gelmiyorsun bundan sonra bizimle!!"

Matthew gömleğini ilikledikten sonra yatağın üstüne fırlattığı telefonunu aldı.

"Bitti mi?"

"Seni piç..!!!"

Tek eliyle ayna karşısında saçlarını düzeltirken Matthew ona edilen tüm küfürleri duymazdan geldi.

"Bu akşam yine canlı müzik yapılan o mekana gidelim."

Karşı tarafın sinirli kahkahaları patladı.

"Sen ne..?!? Tanrım!!! Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Az önce söylediğim onca şey o pislik beyninde hiç mi yer edinmedi?"

Matthew yakası açık gömleğinin içinde yakışıklı gözüktüğünün farkında olarak aynadaki görüntüsüne gülümsedi.

"Boş boş konuşmaya devam edeceğine git ve hazırlan Robert. Yarım saate çıkarız. Ayrıca diğerlerine de haber vermeyi unutma."

"Siktir gi-"

Robert'ın daha fazla konuşmasına izin vermeden aramayı sonlandırdı Matthew. Moralini bozacak hiçbir şey yoktu. Bu gece sahip olduğu özgürlüğü yeniden elde edecekti. İçinden gelen bir histi sadece ama Matthew ince vücudu dövme kaplı güzel çocuğun da onu beklediğini biliyordu.

Bir önceki geceyle yaklaşık olarak aynı saatlerde mekane giriş yaptılar. Matthew arkadaşları ile ufak çaplı bir tartışma yaşayıp onlardan azar işittikten sonra yine eski ilişkilerine dönmüşlerdi. Çünkü kimse sesli olarak itiraf edemese de Matthew'u başlarından atamayacakları bir sorumluluk olarak görüyorlardı. Kızıp bağırabilirlerdi ama hiçbir zaman onu yalnız bırakmazlardı.