Ashes of Mine - Taekook

.46.

Saat 12'yi geçtiğine göre yeni bölüm atabilirim. Gündüz attığım diğer bölümü okuduğunuzdan emin olun.

Keyifli okumalar 😋

Seulgi'nin tüm avluda duyulan sesinden sonra avludakilerden onaylayan mırıltılar yükselmişti. Taehyung bir annesi ile sarılan bedene bir de onun üzerinden çekemedikleri bakışları ile avludaki ahaliye bakıyordu kocaman olmuş gözlerle.

Tanrım! Hepsi Jungkook'u sevgilim sanıyor!

Jungkook, Seulgi'yi duymamış gibiydi. Pek mümkün değildi aslında ama yine de dikkatini Bayan Kim'den çekmemişti henüz.

Orta yaşlı kadın önce uzun uzun sıkıca sarılmış, kollarını iri bedenden ayırınca da elleriyle evirip çevirmişti genç adamı

"Jungkook, nerden çıktın sen? Ne kadar da büyümüş, kocaman yakışıklı bir adam olmuşsun. Ne zaman döndün Kore'ye? Döndün değil mi? Annen. O nerede? O da döndü mü? Ah baban... Bay Jeon için çok üzüldük oğlum."

Jungkook'un yüzünden eksilmeyen ifadesine rağmen Taehyung hayretle ve biraz da endişeyle izliyordu onları, daha fazla dayanamamıştı her zaman ölçülü olan annesinin şu anda abartılı bulduğu heyecanı karşısında

"Anne! Yavaş çocuk bi nefes alsın. Ayrıca ben de buradayım! Hani öz oğlun... aylardır görmediğin... özlemek falan hı?"

"Sen sus TaeTae! Nasıl söylemezsin Jungkook ile geldiğini... hazırlık yapardım..." çatık kaşlarını oğluna yönelten kadın tekrar elleri arasındaki yüze döndüğünde yeniden gülümsemeye başlamıştı

"Jungkook oğlum hala tarçınlı kurabiyeleri seviyor musun? Dur bi dakika... ahjumma malzemeleri hazırla tarçınlı kurabiye yapacağım."

Kadının heyecanı giderek artıyordu, evin mutfak tarafında önünde mutfak önlüğü ile bekleyen yaşlıca yardımcıya seslenirken Jungkook ellerini kadının ellerine kapatmıştı

"Bayan Kim, lütfen zahmet etmeyin, yormayın kimseyi. Mahçup oluyorum."

"Bayan Kim mi aşk olsun ama Jungkook. Anne derdin bana şimdi Bayan mı oldum. Hem ne zahmeti, kaç yıl oldu görüşmeyeli."

Dialog daha da ısınarak evin içinde de devam etmişti. Bayan Kim oğlunun mavi tutamlarını karıştırarak hem hasret gidermiş hem de söylenmişti.

Taehyung, kuzenine ve yengesine sarılırken Jungkook'un sevgilisi olmadığını söyleme fırsatı bulabilmiş ancak bu sefer de Seulgi'nin Jungkook'u yeni oppası ilan etmesine maruz kalmıştı.

Seulgi Jungkook gibi kuzeninin bir çok lise arkadaşını tanıyordu ancak Jungkook'u sosyal medyadan da biliyordu. İlk verdiği tepkinin bu kadar büyük olması biraz da bu yüzdendi.

Akşam yemeğine kadar, evdeki çalışanların inceleyen bakışları devam etmişti. Taehyung ilk fırsatta annesine sevgili olmadıklarını söyleyip, çalışanları uyarmasını istemişti ama bu haberin ilki gibi kulaktan kulağa yayılması o kadar da hızlı olmamıştı.

İnsanlar inanmak istediklerine inanıyordu her zaman.

Annesi sevgili olup olmamalarını çok önemsememişti, eskiden beri çok yakın olduklarını biliyordu zaten ve kendisi de Jeon ailesi her zaman çok sevmişti. Ama diğerinin durumdan rahatsız olmaması için çalışanları nazik bir dille uyarmayı ihmal etmemişti.

"Tae yukarıdaki tek odayı hazırladım ama istersen sen benimle kalabilirsin Jungkook oğlum da rahat etsin."

"İnanmıyorum anne sana diğer odaya ne oldu?"